KAÜ'de Bir İlk!
Kars Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Veteriner Fakültesi Öğrencileri Doğal Kuş Bahçesi kurdu.
Kars Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Veteriner Fakültesinde okuyan, idealist Üniversiteliler Topluluğu üyelerinin; Kafes Kuşları ve Akvaryum Balıkları üretim odaları ile başlayan serüvenleri, Fakülte Dekanlığı ve üniversite Rektörlüğünün de destekleriyle Doğal Kuş Bahçesi haline dönüştü. Yaban Hayatı Tahnit Müzesinin yanında açılan Doğal Kuş Bahçesi açılışının yapılmasıyla ziyaretçi akınına uğradı.
Tamamen üniversite öğrencilerinin bakım ve kontrolü ile yürütülen balık ve kuş yetiştirme ve sergileme odaları Türkiye’de bir ilki temsil etmekte. Veteriner fakültesinde okuyan öğrencilerin sadece çiftlik hayvanları değil aynı zamanda egzotik hayvanlar üzerine de tecrübelenmelerinin hızlanması adına kurulan odalarda şuan itibarı ile Muhabbet kuşları (çek, İngiliz, jumbo melezi), Kanarya, sultan papağanı, Hint bülbülü üretiminin yanı sıra Akvaryum balıklarının üretimini de başlatmış bulunmakta.
Canlı doğuran ailesinde lepistes, moli, kılıçkuyruk olarak bilinen balıkların yanı sıra çiklet (chiclid) olarak bilinen sarı, mavi ve beyaz prenses türleri, kafalı yunus üretimi ve görselliği ile ön plana çıkan papağan, astronot ve Japon balıkları görsel sunumda havuz ve akvaryumlarımızda yerlerini almış bulunmakta.
700 lt ile 60 lt arasında oluşan akvaryumların bulunduğu Üretim hanesinde küçüklü büyüklü 18 canlıyla hizmet verilmekte.
Kars’ın iklim koşullarına bakıldığında Türkiye’de tek olarak görülen 35 metrekarelik alan içerisinde salma olarak görsellikle üretimin bir arada olduğu kuş bahçesinde dekor havuz ve şelalelerin yanında Bonsai minyatürleri gibi canlı bitkiler de mevcut.
Havalandırmasından yemliğine, ısıtmasından aydınlatmasına kadar tamamen otomatik olan kuş bahçesinde şuanda 30 muhabbet kuşu bulunuyor. İleriki zamanlarda yine muhabbet kuşu ile aynı ortamda uyum sağlayabilen çeşitli papağan türlerinin üretimine de başlanacak.
Doğal Kuş Bahçesinin yanında bölgede yaşayan yaban hayatı müzesi de büyük ilgi görüyor.
Proje ekibi sorumlusu Ahmet Arvasi Günel, KAÜ Rektörü Prof. Dr. Sami Özcan’a ve Fakültede Dekanı Prof. Dr. Gürsoy Aksoy’a ekibi adına teşekkürlerini bildirdi.
Veteriner Fakültesi öğrencileri aynı zamanda da açılış öncesinde konuklara bir de mini konser verdi. Veterinerlik öğrencilerinin mesleklerinin dışında sosyal ve kültürel etkinliklerde de ne kadar verimli oldukları gözlerden kaçmadı.
Kafes Kuşları ve Akvaryum Balıkları Üretim Odaları, Doğal Kuş Bahçesi ve resim sergisinin açılışı KAÜ Rektörü Prof. Dr. Sami Özcan ve Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gürsoy Aksoy tarafından açıldı.
KAÜ Rektörü Prof. Dr. Sami Özcan, “Ülkemizde veterinerlik biraz geri planda kalmakta ve yeteri kadar önemi anlaşılmamaktadır. Ama veteriner hekimliğin biraz olsun içerisine girerseniz hayvan sağlığı olmadan insan sağlığının korunamayacağını anlayacaksınız. Tükettiğimiz bitkisel besin maddeleri dışında olan diğer gıda maddelerinin hepsi veteriner hekimler sayesinde bizim soframıza gelmektedir. Toplum olarak veteriner hekimlik mesleğine toplum olarak biraz daha eğilmemiz gerekiyor. Avrupa’nın gelişmiş ülkeleri bunları uzun yıllar önce özümsemişler ve ortaya çıkarmışlar ama biz henüz bunun farkında değiliz. İnşallah bu yıl başlangıç olur ve bundan sonra veteriner hekimlik mesleğinin önemini daha fazla anlamış oluruz.” dedi.
Yaban hayatı müzesiyle ilgili da açıklama yapan Özcan, “Doğada koruyamayacağımız bazı hayvanları burada tahnit yöntemiyle hiç olmazsa insanlara onların ismini öğretme ve hatırlatma amacıyla yapılmış olan alandır. Hemen sol tarafta muhabbet kuşları, akvaryumlar şimdi bir başlangıç. İnşallah ilerleyen günlerde daha iyi olacaktır. Veteriner fakültesi dekanına ve öğrencilerine ben çok teşekkür ediyorum. Böyle güzel otantik bir ortam çıkardıkları için. Şimdi aslında bir boz ayımız da vardı buraya özgü olan bir hayvandı. Ama çevre bakanlığının bir sergisine gönderildiği için şimdilik burada değil. İnşallah ilerleyen günlerde gelecek. Bu yörede yaşayan öz hayvanlar, kanatlılar diğer hayvanlar, kurtlar kanatlılar, kartal, kaya kartalı, kurt, çengel boynuzlu dağ keçisi dediğimiz hayvanlarda mevcut.”
Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gürsoy Aksoy da, “Çok yönlü öğrencilere ihtiyacımız var. Türkiye Cumhuriyeti 2023 vizyonu koymuştur, bu vizyon için çok yönlü öğrencilere ihtiyacımız her zaman olmakta. İlla ki veteriner hekim değil diplomanızda veteriner hekim yazabilir ancak tüm teknolojik verileri takip etmek zorundasınız, çok yönlü olmamız lazım. 41 bin fitin üzerine çıkmamız lazım. Sadece havayolları bu rakamın üzerine çıkmıştır ama biz ülke olarak kısıtlı imkanlarla da çok daha mükemmel olabiliriz diye düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
Veteriner hekimlik mesleğinin sadece hayvan hastalıklarını teşhis ve tedavi etmekle kalmadığını belirten Aksoy, “Hayvan sağlığından ziyade doğrudan doğruya insan sağlığıyla da alakalı bir meslek. Bu anlamda donanımlı, bilgi sahibi veteriner hekimleri mezun edebilmek açısından çok dahi mükemmel ve fiziki ortamlarda eğitim vermek durumundayız. Bu etkinlik münasebetiyle biz öğrenci arkadaşlarımızı ön plana çıkarmaya çalıştık. Öğrenciler bize bu teklifi verdi bizde kendilerine izleyecekleri yolu gösterdik, kendilerine teknik bilgileri sunduk, nasıl yapmaları gerektiği konusunda bilgilerimizi aktardık. Öğrenci arkadaşlar sürekli korktular en başta yapabilir miyiz diye. Biz önemli değil dedik siz yeter ki hata yapın hata yapa yapa doğruyu bulacaksınız. Çünkü ülkenin bu tür gençliğe ihtiyacı var. Hata yapmayan gençlik olamaz hata yapacak muhakkak ki mükemmeli bulacak. Karşıda da yaban hayvanlarının sergilendiği bir oda olarak şekillendirdik. Burası akvaryum, kuş hayatı ve yaban hayatı. Özellikle o odayı yapmamızın sebebi yaban hayatı ile ilgili dikkat çekmek. Bu anlamda bilinçsizce öldürülen bu hayvanların neden öldükleri araştırılmakta, otopsileri yapılmakta neden öldüklerine dair rapor hazırlandıktan sonra biz ne yapabiliriz diye düşündük ve böyle bir şey yapıp dikkat çekmeye çalıştık ve yapabildiğimize de inanıyorum ben. Çünkü bu hayvanlarında yaşamaya ihtiyaçları var, doğal ortamda dolaşmaya ihtiyaçları var. Onların yaşadıkları ortamları biz ortadan kaldırdığımız zaman insan olarak bizim yaşama ortamı bulmamız zaten mümkün değil. Ekolojik dengenin sağlanması lazım. Biz burasını yaklaşık 7-8 ay içerisinde bu hale getirebildik. 7-8 öğrencinin de emekleri var. Bu yörede olan hayvanlar bu yörede yaşayıp da bilinçsizce öldürülen hayvanların tahnitidir. Zaten bizim sloganımız vardır camlara da yazdık. “ Canlıydık, özgürdük, doğal alanda yaşamak varken neden buradayız?” diye bir sloganımız vardı. Cümlelerle doğal hayat üzerine dikkatleri çekmeye çalıştık. Doğada ki bütün canlıların yaşama hakları vardır dolayısıyla onlara saygı göstermek zorundayız.” dedi.
Proje ekibi sorumlusu Ahmet Arvasi Günel ise şunları söyledi:
“Bu projeye yaklaşık 3 ay önce fakültemi dekanı ve ekip arkadaşlarımızla birlikte başladık. Burada ki amacımız veteriner fakültesi öğrencilerini sadece sahada yani kedi, köpek ve sığır hayvancılığı olmadığı yönünde aynı zamanda egzotik hayvanlarında hastalıkları ve beslenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizdi. Ve bunu aşağıda üretim odamız var ve burada da sergilemeyi amaçladık. Salonda muhabbet kuşlarımız ve ilerleyen aşamalarda da papağanlarımız falan gelecek. Oda ısısı daim olarak 23 derece. Kuşların doğal yaşamıyla burada ki ortamı özdeşleştirmeye çalıştık. Şelalemiz de etkinlik günlerinde daima akaktadır. Bu tarafta da yine Japon balıkları, ciklet türlerinden ve papağan türlerinden balıklar var. Yine ilerde farklı türlerde eklemeyi düşünüyoruz. Ne kadar üretebilirsek o kadar üretmeyi düşünüyoruz. İlk aşamada çok eleştiri aldık uygun olmadığı yönünde. Kars iklim olarak soğuk bir memleket biliyorsunuz uygun olmadığı yönünde eleştiriler aldık. Ama yaptıktan sonra hem arkadaşlarımızdan hem de akademisyen hocalarımızdan çok olumlu geri dönüşümler aldık. Bu geri dönüşler bizi daha da motive etti ve biz de bunu daha fazla nasıl ilerletebiliriz onun düşüncesi içerisine girdik. Normalde egzotik hayvanlar sıcak ortamları seven hayvanlar bizler de ısıtıcılarla bu ortamı onlara sağlamaya çalışıyoruz.”