Kars'ın Yaban Hayatı KAÜ'de!

Kars'ın Yaban Hayatı KAÜ'de!

-İÇİ DOLDURULAN TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK BOZ AYISI KARS’TA SERGİLENDİ

Kars’ın Sarıkamış İlçesi’nde 2011 yılında çöplükte öldürülen 2.5 metre boyunda, 300 kilo ağırlığındaki dev boz ayı, İstanbul’da içi doldurulduktan (tahnit) sonra Kars Kafkas Üniversitesi’nde sergilenmeye başladı. Ayının yanında, yine içi doldurulan kurt, şahin ve puhu kuşu da Yaban Hayatı Sergisi’ndeki yerini aldı.

2011 yılı Ekim ayında Kars’ın Sarıkamış İlçesi’nin çöplüğünde tüfekle öldürülmüş olarak bulunan boz ayı, Kafkas Üniversitesi’nde tek parça halinde derisi çıkarılarak İstanbul’da tek lisanslı tahnitçisi İsmail Yey’e gönderildi. İsmail Yey 7 ayda mumyaladığı ayıyı geçen yıl kargoyla Kars’a gönderdi. Mumya ayı yine aynı şekilde tahnit edilen kurt, şahin ve puhu kuşu ile birlikte KAÜ Prof. Dr. Necdet Leloğlu Salonu’nda sergilendi. Üniversitenin 2013-2014 Akademik yılı açılış törenlerinin de yapıldığı salonda Yaban Hayatı Sergisi büyük dikkat çekti. Programa gelen daire amirleri, öğrenciler ve akademik personel ilgiyle inceledikleri sergide içi doldurulan yaban hayatıyla bol bol hatıra fotoğrafları çektirdiler.

ÖĞRENCİLER MEMNUN

Öğrenciler, “Şuan da ilk defa görüyoruz biz bunların maketini. Yöremize özgü hayvanlar olduğunu öğrendik. Şurada ki çok çekiciydi ve ürkütücü bir hayvan. Genellikle ilgi bu tarafa oldu. Bayan arkadaşlarımız olsun, erkek arkadaşlarımız olsun buna yönelip fotoğraf çekildi. Kafkas üniversitemizin yaptığı en iyi sergilerden bir tanesi olduğunu düşünüyorum ben kendi adıma öğrenci olarak. Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesinin yapmış olduğu bu güzel sergiden dolayı ilk başta teşekkür ediyorum hocalarımıza ve öğrenci arkadaşlarımıza. Kurtlar iyi oldu. Çünkü ilk defa maketini canlı canlı görüyoruz. Yöremize ait oluğunu öğrendiğimizde birazda şaşırtıcı oldu. Genellikle fotoğraflarla ve videolarla ilgi çekici bir konuma geldi.” dediler. 

KARS YABAN HAYATI

Kars Valisi Eyüp Tepe, “Bugün Kafkas Üniversitemiz akademik yılını açıyoruz beraber. Yaklaşık 16 bin 500 öğrencisiyle inşallah eğitim-öğretim yılına ve Kars’ın geleceği için çok önemli bir yıla başlıyoruz. Tabi bu münasebetle buradayken sizlerle beraber bizimde gördüğümüz Kars yaban hayatının birkaç tane doldurulmuş örnekleri ile karşılaştık. Tabi Kars yaban hayatı Türkiye’de çok ender yaban hayatına sahip bölgelerimizden birisidir Kars. Özellikle Sarıkamış Milli Parkı içerisinde şuanda ülkemizde ve dünya da sayıları azalmakta olan pek çok canlı türünü barındırmaktadır Sarıkamış Milli Parkımız. Bunların başında tabi ki boz ayı, vaşak, kurt gibi yaban hayatı hayvanları var. Tabi bunlardan birer örneğin üniversitemiz bünyesinde olması şu manada önem arz ediyor. Bizim burada Türkiye’nin dört bir coğrafyasından gelmiş 16 bin 500 tane öğrencimiz var. Bu öğrencilerimize tabiri caizse her birine dağda ki boz ayıyla, kurtla, tanıştırma şansımız yok. Ama onların bu coğrafyada yaşadığını, bu coğrafyada bulunduğunu onlar vasıtasıyla da onların annelerine, babalarına, memleketlerine bir bakıma duyurabilirsek Kars için bizim için kazanç olur. Arkadaşlarımız faydalı bir iş yapmışlar. Emeği geçenleri tebrik ediyorum.” diye konuştu.

KARS’IN YABAN HAYATI POTASİYELİ

Kars Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş da, ““Kafkas Üniversitemizin 2013 ve 2014 eğitim öğretiminin ilimize, ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyoruz. Tabi artık şunu net görebiliyoruz. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler sadece yer altı zenginlik kaynakları ile değil yetişmiş insan unsuruyla gelişmeyi yakalayabiliyorlar. Bu anlam içerisinde üniversitelerimiz bizim için çok çok önemlidir. Yetişmiş insan açısından. Bunun içinde Kafkas Üniversitemizde başta Veteriner Fakültesi olmak üzere iyi bir ivme kazandırıldığını görüyoruz. Burada ki yaban hayvanlarımızla ilgili bir standın olduğunu görüyoruz. Veteriner Fakültesinin bünyesinde böyle bir bölümün açılması, yaban hayvanlarının bu şekilde sergilenmesi, Kafkas Üniversitesinin de burada bu tür yaban hayvan konusuna da eğilim gösterdiğini Veteriner Fakültesinin de bu anlamda bir çalışma yaptığına şahit oluyoruz. Dışarıdan gelen öğrencilerimizin de, misafirlerimizin de demek ki Kars’ta böyle bir potansiyelin var olduğunu, böylesine bir dinamitlerin var olduğunu görsünler ve bilsinler. Sadece kültür varlılarımızla, Anı Ören yeriyle, Çıldır Gölüyle, kış turizmiyle değil aynı zamanda Sarıkamış ormanları olsun buna benzer bölgelerimizde de yaban hayvanlarında bu bölgede barındığını ve iyi bir noktada olduğunu görmek anlamında bu sergininde önemli olduğunu vurgulamak istiyorum. Ve 2013–2014 akademik yılının ilimize, ülkemize tekrar hayırlı olmasını temenni ediyorum.” şeklinde konuştu.

KÜLTÜR KONGRE MERKEZİ YAPILACAK

Rektör Prof. Dr. Sami Özcan ise, “2013-2014 eğitim –öğretim yılı hepimize tabi üniversitemiz başta olmak üzere, ülkemize, Karsımıza hayırlı olsun. Tabi her geçen gün üniversitemiz büyüyerek gelişimini sürdürüyor. 10 fakültemiz, 3 yüksek okul,  7 meslek yüksek okulu, 17 araştırma merkezi ve üç enstitü birde bağımsız bölümümüzle faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Yaklaşık 300 üzerinde öğretim üyesi sayımız var. Geçen yıla göre öğrenci sayımızda 200 civarında öğrenci artışımız oldu. Bu yıl yeni gelen öğrencilerimizle 4 bin 585 öğrenci üniversitemize kayıt yaptırdı. Ek yerleşmede dâhil inşallah 16 bin 500 civarında bir öğrenci potansiyelimiz var. İnşallah 2014–2015 öğretim yılında da daha da artarak gelişmeye devam edecek. Gördüğünüz mekân ise bizim 17 araştırma mekânımızdan bir tanesi de yabani hayatı koruma tedavi rehabilitasyon merkezlerimizden bir tanesi. O arkadaşların emmeğiyle bunlar yapıldı. Sarıkamış’ta kaza sonucu vurulmuş olan hayvanlar tahnit yoluyla buraya getirildi. Bizim en eski fakültelerimizden bir tanesidir Veteriner Fakültesi. Dolayısıyla tabi hayvan seven öğrenciler burayı tercih edecek, buraya gelecek. Bunların da belki de onlara cazip olması açısından buraya getirdik.  İnşallah bir kültür kongre merkezimiz yapılırsa burayı oraya taşıyıp herkesinde daha gözü önünde bulunan bir yerde sergilemeyi düşünüyoruz.

BU SERGİ DOĞAL YAŞAMI BELİRTİYOR

Öğrencilerden Özge Millioğulları, “Eğitim Fakültesinde sınıf öğretmenliği bölümünde okuyorum. Burada bir sunum görevimiz vardı. Onun için geldik. Kars için en uygun yer bence. En azından doğal yaşamı belirtiyor. Güzel olmuş. Tilkiye karşılaştım. Cansız olduğu sürece bir sıkıntı yok. Her üniversite açısından bulunduğu bölgede ki ünlü ya da hayvan olur, bitki olur bu tarz şeylerin bu şekilde gösterilmesi, sergilenmesi bence öğrencinin kültürel gelişimi aşısından çok iyi. İyi bir aşama kaydediyoruz üniversite olarak kurulduğu yıldan beri. Özellikle son üç yıldır benim bu arada okuduğu zamandan bu yana çok fazla çalışma gösteriyorlar. Memnunuz.” dedi.

GÜZEL BİR STANT OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ

Öğrencilerden Esra Müyken de, :”Sınıf öğretmenliği öğrencisiyim. Kars’ın hayvanlarını yansıttığı için çok iyi bulduk. Güzel bir stant olduğunu düşünüyoruz. Tilkiyle karşılaşmıştık. Ama ayıyla falan karşılaşmadık. Bu şekilde görmüş bulunduk. Biraz ürkütücü. Çok hoş olduğunu düşünüyorum.” diye konuştu.

TÜRKİYE’NİN BİLİNEN EN BÜYÜK TAHNİT AYISI

Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesi İç Hastalıkları Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erdoğan Uzlu ise şunları söyledi:

“Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesinde iç hastalıkları öğretim üyesiyim. Aynı zamanda üniversitemizin yaban hayatı rehabilitasyon merkezinde görevliyim. Arkamda görmüş olduğunuz hayvanlarda bizim daha önce ki çalışmalarımızda doğada kaybettiğimiz ama görsellik için kazandırdığımız hayvanlardan bir kaçıdır. Şuanda yöremizde en sık bulunanlardan bir kutrumuz var burada. Erişkin bir erkek kurdumuz var. bir adette boz ayımız var. Boz ayımız yaklaşık 2 sene önce kaçak avcılar tarafından vurularak gelmişti bize. Profesyonel bir tahnitten geçirildikten sonra şuanda sergide. Türkiye’nin bilinen en büyük tahnit edilmiş ayısıdır bu görmüş olduğunuz ayı. Boğazında beyaz kolyesiyle bir nişanesi de var. Kurdumuzda aynı şekilde kaçak avcılar tarafından vurularak bize geldi. Onu da doldurduktan sonra profesyonel tahnitten sonra üniversitemizde umarım gelecekte yapmayı düşündüğümüz yaban hayatı müzesi için bu tahnitlerden faydalanmak amacıyla yapıldı. Buraya konuldu. Değişik kuş türlerimizde var. Bunların eks olarak maalesef doğadan bize gelen yaban hayvanlar oldukça doldurup bu şekilde en azından sergi amaçlı bir merkez oluşturmak amacıyla kullanıyoruz. Türkiye’nin bilinen en büyük tahnit ayısı biz çalışmalarımızda da bundan daha büyük ayılarda canlı olarak yakalayıp tasmaladıktan sonra doğaya saldık. Bu ayı yaklaşık olarak 280 kilo civarındaydı. Ayağa kalktığı zaman 2.30’unüzerinde tabandan enseye kadar olan boyu. Geçen sene yakaladığımız canlı olarak doğada hayatı devam ettiren bir ayımız var. 370 kilo canlı ağırlığa sahipti. Bizimde herhalde şuana kadar gördüğümüz en büyük ayıda sanırım Türkiye de var olan en büyük ayılar arasındadır. Sizinle beraber bu ayıyla ilgili birçok ulusal kanala röportaj verdik. Bu Kars’ın, Üniversitenin, bölgemiz yaban hayatının anlatılması, tanıtılması için çok büyük bir malzeme oldu bize. Tabi hikâyesi üzücü. Ama hizmet ettiği amaç bu açıdan bence çok önemli. Çocukları özelikle bilinçlendirmek için, gençlerimizi bilinçlendirmek için, öğrencilerimin yaban hayatına ilgisini arttırmak için bu tür demonstrasyonlar gerçek anlamda çok iyi birer malzeme. Biz bunu bu amaçla kullanıyoruz.”

“TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK BOZ AYISI”

Kuzey Doğa Derneği Başkanı Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu, Sarıkamış Belediyesi’ne ait çöplüğe kapı takılmadığı için geçtiğimiz 1 Ekim 2011’de boz ayının vurularak öldürüldüğünü belirtti. Şekercioğlu, “Ayıyı vuranlar zaten avcı değil. Veteriner Fakültesi’nde uzmanlar, tek parça halinde deriyi çıkardı ve tuzlayarak Türkiye’nin tek diplomalı tahnitçisi İhsan Yey’e gönderdi. Türkiye’nin en büyük boz ayısı olarak kayıtlara geçen hayvan ile yine ölü olarak ele geçirilen bir kurdun içi 7 ayda dolduruldu. Bu sayede Kafkas Üniversitesi belki de Türkiye’de ilk kez içi doldurulmuş bir boz ayı ve kurda sahip oldu” dedi.

“SERGİLENDİ”

Çağan Şekercioğlu, böylece üniversitede öğrencilerin bölgedeki yaban hayatı çok yakından tanıyacağını ifade ederek, “Biyoloji ve veteriner öğrencilerin eğitimi için çok önemli bir durum. İhsan Yey de çok muhteşem bir işi başarmış. 2012’nin çevrecisi olarak seçtiğimiz KAÜ Rektörü Prof. Dr. Sami Özcan’a böylesine bir çalışma için verdiği destekten dolayı teşekkür ediyoruz.” diye konuştu.

“ÖNEMLİ KAYIP”

Doğu Karadeniz bölgesinde araştırılmak için yakalanan boz ayıların 70 ile 160 kilo arasında değiştiğini anımsatan Doç. Dr. Şekercioğlu, Sarıkamış’ta vurulan boz ayının 2 metre 40 santimetre boyunda ve 300 kilo ağırlığında olduğunu kaydederek, “Kuzey Amerika’da görülen çok daha büyük boz ayı türü olan Urtusarctos horribilis yani Grizzly dediğimiz ayının boyutlarına tam olarak uyuyor. Normalde Türkiye’de gördüğümüz ayılar, genelde yarısı hatta dörtte biri ağırlığında olur. O yüzden bu muazzam bir ayı. Bunda Sarıkamış çöplüğünde beslenmesinin çok büyük rolü var. 15-20 yaşlarında, bu kadar büyük bir erkek ayının kaybedilmesi önemli kayıptır. Üniversiteye kazandırmamız en azından acımızı biraz hafifletiyor. Ülkemizde kayıtlara geçen en büyük ayı. Lisanslı tahnitçi İhsan Yey de bunu teyit etti. O yüzden İhsan Yey boz ayının içini doldurmak için ‘Grizzly bear’ kalıbını kullandı” dedi.