HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş şehitler diyarı Sarıkamış’ta
HAS Parti Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, yeni Anayasa sürecinde halkın taleplerini dinlemek üzere iki gün önce geldiği Kars'taki programlarının ardından şehitler diyarı Sarıkamış İlçesine giderek gezi ve ziyaretlerde bulundu.
Sarıkamış Belediye Başkanı İlhan Özbilen’i makamında ziyaret eden Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, şehitler diyarı ve turizm cenneti olan Sarıkamış’ta bulunmaktan dolayı mutlu olduğunu ifade etti ve “Sarıkamış, en zor şartlarda ayağında giyecek ayakkabısı, sırtında giyecek parkası olmayan ve sayıları giderek azalmış olan insanımızın ya ‘Allah’ diyerek, ayağa kalktığı, düşmana karşı dinini, imanını, vatanını ve namusunu korumak için canını verdiği bir alandır.” dedi.
SARIKAMIŞ ŞEHİTLERİNİ SADECE BİR ANMA OLARAK BIRAKMA DEĞİL, SARIKAMIŞ ŞEHİTLERİNDEN ALACAĞIMIZ DERSİN GENÇ NESİLLERE AKTARILMASI GEREKİR
Kurtulmuş, “Sarıkamış, büyük bir direniş destanı, imanın, azmin zaferidir. Sarıkamış’ta ortaya koyulan fedakarlık tarihin ötesine geçen bir şeydir. Vatan savunması için o zamanki topraklarımızın her tarafından insanlar buraya gelerek burayı savunmuştur. Balkanlar, Yemen, Kudüs’ten ve Türkiye’nin dört bir yerinden gelenler her biri ortak gayeyle bir araya gelmiştir. Sarıkamış şehitlerini sadece bir anma olarak bırakma değil, Sarıkamış şehitlerinden alacağımız dersin genç nesillere aktarılması gerekir. Bu ülkenin sosyal genetiğini oluşturan en şey en zor şartlarda inancın etrafında birlik olabilmeyi başarabilmesidir” diye konuştu.
TÜRKİYE’NİN BİR ESENLİK YURDU HALİNE GELMESİNİ TEMENNİ EDİYORUM
Kurtulmuş ayrıca, “Ayrıca bugün bu vesileyle Sarıkamış şehitlerini hatırlamışken, dün şehit olan Türk Silahlı Kuvvetlerimizin değerli mensuplarını da rahmetle, minnetle anıyorum. Allah mekanlarını cennet eylesin, şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine sabırlar diliyorum. Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına ve bütün milletimize başsağlığı diliyorum. İnşallah biran evvel Türkiye’de bu fitne tamamıyla ortadan kaldırılır. Türkiye’de Türklerin, Kürtlerin, Çerkezlerin, Lazların, farklı etnik yapıya sahip olanların hepsinin, nasıl geçmişte Sarıkamış ve Çanakkale müdafaasında bütünleştilerse, yeniden aynı bütünlük içerisinde bütün halkımızın birleşmesini ve Türkiye’nin bir esenlik yurdu haline gelmesini temenni ediyorum. Bu çerçevede terörün en kısa sürede sona ermesini temenni ediyorum. Bir kez daha bu vesileyle 3 şehidimizin bu sıcak acısını taşıdığımız bu gün birkere daha ifade ediyorum ki, bu sorunun çözümü ne dağdadır, ne sokaklardadır nede Genel Kurmay Karargâhındadır. Türkiye’de bu sorunun, Kürt sorununun çözümü TBMM’ndedir. Eğer öyle olsaydı, 30 senedir bu sorun çözülürdü. 30 yıldır bu sorun çözülemediğine göre bu sorunun çözüm adresi siyasetin merkezi olan, milletin iradesinin tecelli ettiği TBMM’dir. Bütün siyasi partilere büyük sorumluluk düşüyor. Herkes başını ellerinin arasına almalı bu sorunu samimi bir şekilde çözecek her türlü programı ortaya koymalıdır. Ayrıca yeni Anayasa çalışmaları Türkiye’de Kürt sorununun çözümü için fevkalade önemli bir zemin oluşturmaktadır. Bu zeminden de istifade etmek gerekiyor. Böylece tekrar bu memlekette tam manasıyla barış ve kardeşliğin sağlanmasını ortaya koymamız gerekiyor” şeklinde konuştu.
90 BİN EVLADIMIZ BU DAĞLARDA, KİMİ RUSLARLA SAVAŞARAK, KİMİ KAR ALTINDA DONARAK ŞEHİT OLMUŞ ŞAHADETE ERMİŞTİR
Sarıkamış şehitlerinin ve ilçede yapılması planlanan şehitliğin bilgilerini aktararak sözlerine başlayan Sarıkamış Belediye Başkanı İlhan Özbilen de, “22 Aralık 1914 ile 15 Ocak 1915 tarihleri arasında, 40 yıl Rus esaretinde kalmış olan ilçemizin kuruluşu için Ruslarla yapılan savaşta maalesef 90 bin evladımız bu dağlarda, kimi Ruslarla savaşarak, kimi kar altında donarak şehit olmuş şahadete ermiştir.” dedi.
SARIKAMIŞ ŞEHİTLİK ABİDESİ PROJELENDİRİLDİ
Özbilen daha sonra şöyle konuştu:
“Tabi bu olaydan ders çıkarmamız lazımdır. Bugün Anzaklar Çanakkale’ye halen gelmektedir, o uğurda ölen insanlarını hiçbir zaman unutmamışlardır. 2004 yılında göreve geldiğimde 26 kişilik bir grubu Çanakkale’ye gönderdim ve 26 Sarıçam fidanını Çanakkale ormanına diktirdim. 2004 yılından bu tarafa gerek Kültür Bakanlığı, gerek Valilik, gerek Kaymakamlık, gerekse Belediye olarak tüm birimler bu konuda seferber olmuştur. Bugün Çanakkale’ye gidildiği zaman Şehit Abideleri var. Vatandaş gidip o abideleri geziyor ve bu abidelerden ders çıkarıyor. Biz 3 sene, 7 üniversiteyle Sarıkamış Şehitlik Abidesi projesi için çalıştık ve bir yol haritası belirledik. Sarıkamış Şehitlik Abidesi projelendirildi. Kültür Bakanlığı bu projeye 100 bin TL ödül verdi. Bu projenin hayata geçmesi için Başbakanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan talimat verdi. İnşallah 2014 yılında bu projeler tamamlanacak. Bu inançla, bu ruhla, bu güzellikle Türkiye’nin önünün çok açık olduğunu kesinlikle görüyoruz. Bazı sıkıntılar yaşadık, geçmişe artık bir sünger çekme zamanının geldiğini düşünüyorum. Hatalar olmuştur, fakat mühim olan hataların bundan sonra olmamasıdır. Şehitler diyarı Sarıkamış’ın birçok güzelliği var. Sarıkamış Türkiye’nin önemli kayak merkezlerindendir. Sarıkamış turizm vizyonuyla kalkınacak, kentsel dönüşüm projesi ile modern bir şehir kimliğine kavuşacaktır. Sarıkamış’ta inanç turizmi ve kış turizmini öne çıkardığımız zaman bölgede göçün tamamen duracağını inanıyoruz. Bizim amacımız Çanakkale’den Sarıkamış’a, Sarıkamış’tan Çanakkale’ye inanç turizmini hayata geçirmektir”
Konuşmaların ardından Başkan Özbilen, Sarıkamış Şehitleri anısına Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’a şilt verdi.
SARIKAMIŞ’IN ÜLKENİN SEMBOL İLÇELERİNDEN BİRİSİDİR
Kurtulmuş daha sonra Gaziler Meydanında toplanan halka hitaben yaptığı konuşmada, Sarıkamış’ın ülkenin sembol ilçelerinden birisi olduğunu söyledi ve Sarıkamış’ın sadece doğasının, insanının güzellikleriyle değil aynı zamanda Sarıkamış şehitlerinden öğrendiklerimizle ve öğreneceklerimizle önemli bir ilçe olduğunu vurguladı.
SARIKAMIŞ ASLINDA ÇANAKKALE’NİN BİR DEVAMI GİBİDİR
Sarıkamış’ın aslında Çanakkale’nin bir devamı gibi olduğunu da belirten Kurtulmuş, “Çanakkale’de de aynı şey oldu, 72 millete karşı dünyanın tüm güçlü ordularına karşı, kazması, küreğiyle bu millet ayağa kalktı ya Allah diyerek Çanakkale’yi kazandı. Bizi birleştiren asıl değer bizim inancımız, bizim düşüncelerimiz ve bizim değerlerimizdir. Şimdi bu milletin çocukları yeniden bu birliği ve beraberliği sağlayacak. Bu toprakların üzerinde yaşayan hiçbir Allah’ın kulunun bir diğerinden üstün yada aşağıda olmadığı, herkesin eşit ve özgür yurttaşlar olduğu yeni bir Türkiye’yi hep beraber inşallah kuracağız. Hakkari’nin Yüksekovası’ndaki çoban kardeşimizle, Sarıkamış’ın parkındaki işsiz kardeşimizle, Ankara Çankaya’daki Cumhurbaşkanımızın sadece laf üzerinde, kağıt üzerinde değil gerçekten eşit olduğu bir Türkiye’yi inşallah hep beraber inşa edeceğiz. Bunun yolu adaletten geçiyor, bunun yolu barıştan geçiyor, bunun yolu kardeşlikten geçiyor. Hep beraber nasıl ortak bir geçmişe sahipsek, ortak bir geleceği hep beraber kuracağız.” dedi.
IRKLARIN VE DİLLERİN FARKLILIĞI ALLAH’IN VARLIĞININ, BİRLİĞİNİN AYETLERİNDEN BİRİSİDİR
Kurtulmuş daha sonra şöyle konuştu:
“Bu memleketin insanları arasında Türklerin, Kürtlerin, Çerkezlerin, Lazların, Gürcülerin hiç birisinin diğerinden farkı yoktur. Hiçbir Allah kulu bir diğerinden üstün yada aşağı değildir. Irkların ve dillerin farklılığı Allah’ın varlığının, birliğinin ayetlerinden birisidir. Bu millet geçmişte nasıl bu ruhla bir araya geldiyse, inşallah gelecekte de bu ruhla bir araya gelecek bundan sonraki Türkiye’yi de böyle kuracaktır. Türkiye’nin yeni bir Türkiye kurması gerekiyor. Türkiye’nin yeni Türkiye’yi kurması için eski Türkiye’den kurtulması lazım. Eski Türkiye nedir; eski Türkiye 62 yıllık çok partili siyasi hayatında 5 tane askeri ihtilal bulunan Türkiye’dir. İkide bir canı sıkılanın askeri ihtilal yaptığı, merhum Başbakan Menderes’i astığı, 5 kere askeri ihtilal yaptığı, siyasete müdahale yaptığı bir Türkiye’dir. Böyle bir Türkiye’nin olmasından hiçbirimiz memnun değiliz. Bir daha böyle bir Türkiye’nin olmamasını istiyoruz. Eski Türkiye nedir; bu milletin insanlarının sağcı ve solcu diye bir takım karanlık odalarla birbirine düşürüldüğü Türkiye’dir. Erzurum sağ, Kars sol idi, ilçeler bölünmüştü, üniversiteler bölünmüştü. Bu memleketin sokaklarında 10 bine yakın insan öldürüldü.
FAİLLERİ BULUNMUŞ AMA ESAS MÜSEBBİPLERİ BULUNMAYAN BİR SÜRÜ CİNAYET VARDIR
İşte eski Türkiye’nin bu karışıklıklarına son vermek, bu karanlık noktaların ortadan kaldırılmasını sağlamak yeni Türkiye’nin vazifesidir. Eski Türkiye’de ne vardı; Çorum olayları, Maraş olayları, Sivas olayları ve Gazi olayları gibi bir takım karanlık noktalar vardır. Eski Türkiye’de ne vardı; bir takım soru işareti olan ölümler vardır. Merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun helikopter kazası, merhum Recep Yazıcıoğlu’nun trafik kazası, merhum Bedri İncetahtacı’nın trafik kazası, merhum Başbakan Turgut Özal’ın şüpheli ölümü, merhum Aydın Menderes’in trafik kazası gibi bir sürü soru işaretleri vardır. İşte bütün bunlardan kurtulmak zorundayız. Ayrıca failleri bulunmuş ama esas müsebbipleri bulunmayan bir sürü cinayet vardır. Uğur Mumcu cinayeti gibi, Hırant Dink cinayeti gibi onlarca cinayet vardır. Bütün bunlardan kurtulmamız lazım. Bütün bunları ortadan kaldırmamız lazım. Ayrıca eski Türkiye’de ne var; Fırat’ın doğusunda 10 bine yakın faili meçhul cinayet var, işkenceler var, katliamlar var, boşaltılan köyler var, inançlarına müdahale edilen insanlar var, başörtüsü yüzünden üniversitelere sokulmayanlar var. İşte bütün bunlardan kurtulmak Türkiye’nin vazifesidir. Bunu niçin yapmak zorundayız. Bizim derdimiz Ahmet bey, Mehmet bey değil. Felanca Paşa, felanca üniversite hocası değil, bizim derdimiz şuradaki ufacık çocuklarımızdır. İstiyoruz ki, Türkiye dönüp bakıpta 27 Mayıs’ta ne olmuştu, 28 Şubat’ta ne olmuştu diye düşünmesin. Türkiye 2050 yılını nasıl kuracak, 2100 yılını nasıl kuracak, nasıl büyük bir Türkiye olacak bunun hesabını yapsın, çocuklarımıza aydınlık bir Türkiye bırakılsın. Bunun için istiyoruz ki, yeni bir Anayasa’yla, yeni Türkiye’yi kurmamız lazım.
YENİ ANAYASA’NIN ÖNEMİ
Bugünlerde Türkiye’nin en temel meselelerinin başında yeni Anayasa geliyor. Özgür ve eşit yurttaşlığı, herkesin barış içerisinde yaşadığı bir Türkiye’yi, geçmişin karanlık işlerinin olmadığı yeni bir Türkiye’yi kurmanın, bu kapıyı açmanın, yeni Türkiye’nin yolunu açmanın ilk adımı yeni bir Anayasa yapmaktır. Sizde yeni bir Anayasa yapmak istediğinizi ortaya koydunuz. 2010 yılındaki referandumda evet oyu verdi bütün Türkiye, Sarıkamış’ta evet oyu verdi. Şimdi bu evetin takipçisi olması lazım. Hükümetin ve parlamentodaki partilerin yeni Anayasa yapmaktan geri durmasına mani olmamız lazım. Laf yerini bulsun, birkaç tane rutuş olsun diye 3-5 maddenin düzeltilmesini istemiyoruz. Böyle bir Anayasa yapacaklarsa hiç yapmasınlar. Siz ne istiyorsunuz; yeni Türkiye kurulsun istiyorsunuz. Esenlik içinde yaşamak istiyorsunuz, Türkiye’nin geleceğine umutla bakmak istiyorsunuz bunun yollarının ilk adımı da diyorsunuz ki, yeni Anaysa. İşte bunu takip edeceksiniz. Bunu yapmak için hükümete arkadan güç vereceksiniz, baskı yapacaksınız. Bir takım korkular, bir takım günü gün etme çabalarıyla bu iş olmamasının önüne geçeceksiniz. Bazen parlemento partilerinden şöyle sözler geliyor; ne yazık ki, meclis başkanımızda bu sözü 2 kere söyledi sonra biz üstüne gittik vazgeçti. Dediler ki, efendim yeni Anayasa yapmanın iklimi yok. Bizde şunu söyledik; yeni Anayasa yapmanın iklimi var. Bu milletin yeni Anayasa yapılsın iklimi var. Eğer yeni Anayasa yapılsın mı, yapılmasın mı diye bir referandumu bu Pazar günü yaparsanız, Sarıkamış geçmişten daha fazla Evet oyu vererek yeni Anayasa ister. Anayasa yapmakta iklimi bozuk olan millet değil, iklimi bozuk olan parlemento partileridir. Dolayısıyla parlemento partileri bu Anayasayı yapmakta sorumludur, yükümlüdür söz sırası sizdedir inşallah bu sözü en güçlü şekilde söyleyeceksiniz.”
Kurtulmuş, konuşmasının ardından 1877-1878 yıllarında Osmanlı-Rus Savaşı’nın ardından 40 yıl Rusların işgali altında kalan Sarıkamış’ta, dönemin Rus Çarı 2. Nikola tarafından yaptırılan 114 yıllık tarihi av köşkü’nü gezdi. Buradan Yukarı Sarıkamış Şehitliği’ne ve Allah-u Ekber Dağı Şehitliğine geçen Kurtulmuş, tüm şehitler için dua ederek, şehitliğe çiçek bıraktı. Daha sonra Kurtulmuş Ankara’ya dönmek üzere Kars’a hareket etti.
kha