Kars’ta soğuk bir Sonbahar akşamında tarihi otantik bir kafenin bahçesinde, sıcak şarap eşliğinde siyasetin Kars’a uzak misafirleri vardı.
Misafirlerin ortak paydası siyasi hedeflerinin aynı doğrultuda olmasıydı.
Derin HDP’liler, derin CHP’liler ve çok derin AK Parti’li gibi gözüken AKP’liler, bu masada AK Parti’nin hangi adayla Kars’ta seçimi nasıl kaybedebileceğinin hesabını yapıyorlardı.
Bunlardan birisi de malum Gazeteci Hadi …
Hadi’yi belki tanımazsınız (Bana kendisi bu şekilde hitap ettiği için bende bu şekilde hitap ediyorum, okuyucularımdan özür diliyorum.) kendisiyle hemen hemen aynı dönemde internet gazeteciliği sektörünün içine girmişizdir.
Benim şansızlığım, bu işi karından, soğuğundan ve yaşam koşullarından ötürü terk etmediğim, vatan savunması yaptığım, doğup-büyüdüğüm memleketim Kars’ta yapmış olmam ve Kars kadar küçülmem!
Onun şanslılığı da, bu işi aynı dönemde yaşam koşullarının zoruluklarını bahane ederek kaçıp gittiği Ankara’da yapması ve Ankara kadar büyümesi oldu.
Hadi, her seçim dönemi olduğu gibi bu seçimde de yine Kars’a gelmiş ve kendince geçmişte ağır eleştiriler yaparak yıpratmaya çalıştığı abisinin talimatları doğrultusunda halkın nabzını tutmaya çalışmış, Kars’ı analiz etmiş, çözmüş ve AK Parti nasıl kaybeder diye bir de rapor hazırlamış!
Bu raporda, belediye başkan adayının mutlaka ‘Kürt’ olması gerektiğini vurgulayarak, bu naif milletin arasına bir de etnik dinamit koyarak, büyük bir fitne ortaya atmıştır.
Hadi, Kars’ta yaşamadığı için nüfusun yüzde 65’inin Türk ve yüzde 35’inin de Kürt olduğunu bilmiyor.
Ve yine Hadi,
Kars’ta asla ve asla Türk – Kürt ayrımcılığının olmadığını da bilmiyor.
Öyle ki; yüzde 65’i Türk olan bu vefalı halkın verdiği oyla, iki milletvekili Kürt, iktidar partisinin il başkanı Kürt,Kafkas Üniversitesi Rektörü Kürt,il genel meclis başkanı Kürt,Gençlik kolları Başkanı Kürt,il genel ve belediye meclis üyelerinin yüzde 70’i Kürt, çok sayıda kurum amiri ve STK temsilcilerinin yüzde 70’i yine Kürt kökenli olmuştur.
Türk’ün Kürt’e, Kürt’ün de Türk’e hizmetkar olduğu bu asil milletin içine bir gazeteci olarak bu fitne kokan söylemleri sokan şahsa soruyorum;
Bu aziz ve birbirleriyle kenetlenen Kars halkının, sence Türk veya Kürt aday sorunu olabilir mi? Kaldı ki Kars Belediyesinin son 20 yılının yarısını Kürt kökenli bir belediye başkanı kalan diğer yarısını da Türk kökenli bir belediye başkanı yönetmiştir.
Sen ve senin gibi düşünen, Kars’ta beraber hareket ettiğiniz siyasetin eskimiş sahte yüzleri ve onlara çanak tutan küçük bir azınlık, sadece ve sadece etnik yapı üzerinden siyaset yaparak geçmişte olduğu gibi yeniden şehri ve siyaseti karıştırmaya çalışıyor. Ama başarılı olamayacaksınız.
Kars’ın iktidara ve iktidar belediyesine ihtiyacı var.
Yapmış olduğun değerlendirmelerin hemen hemen hepsi yanlış, gerek İYİ Parti’nin adayı gerekse CHP’nin adayı olsun hiç birinin iktidar belediyeciliği özlemi duyan Kars halkının yanında şansı yok.
Adayımız ister Kürt olsun, ister Türk olsun
Yeter ki; bu mahzun, yorgun ve harap şehir konumundaki Kars, iktidar belediyeciliği ile tekrar buluşsun.
Gönül isterdi ki; senin Kars’taki tüm belediye başkan aday adaylarını bir gazeteci gözüyle profillerini çizerek, liyakatlarına, eğitimlerine, kişiliklerine ve projelerine bakarak değerlendirip, eski bir Karslı olarak memleketine hangisinin daha iyi hizmet verebileceğini öngörseydin.
Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi; ‘Siyasetimiz birlik ve beraberlik siyasetidir’ sözünü şiar edinmeni tavsiye ediyorum.
Hariçten gazel okumak kolay, kar da yağdı Sarıkamış’a kayağa da bekleriz…