Toraman CHP Kars İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında gazetecilere açıklamada bulunarak Kafkas Üniversitesi Tıp Fakültesinde görevli Genel Cerrah Barlas Sülü’nün arkasında olduklarını dile getirdi. Başkan Toraman “Prof. Dr. Barlas hoca bizimdir. Prof. Dr. Barlas hoca cesurdur. Prof. Dr. Barlas hoca Kars'lıdır, Kars'ın evladıdır. Esas provokatörlük gündem saptırmaktır.” dedi.
CHP İl Başkan Yardımcısı Selahattin Özşahin ve Merkez İlçe Başkanı Yusuf Kanbay ile birlikte açıklama yapan Toraman, CHP’nin aracının ses sistemini kullandığını ileri süren Çalkın’ın sözlerinin gerçeği yansıtmadığını belirterek ispat etmesi durumunda istifa edeceğini söyledi. Aksi takdirde kendisinin istifa etmesi gerektiğine de dikkat çeken Başkan Toraman, il başkanlarının şehri gerecek açıklamalardan kaçınması önersinde bulundu.
AK Parti Kars İl Başkanı Çalkın’ın düzenlediği basın toplantısında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na hakaret etmesine bir son vermesini de isteyen Toraman her zaman olduğu gibi bundan sonra da Kars’ta yaşanacak her türlü olumsuzluğun üzerine giderek mücadele vereceklerini de söyledi.
Haksızlığın ve adaletsizliğin olduğu her yerde karşı durmaya devam edeceklerine de vurgu yapan CHP Kars İl Başkanı Taner Toraman gazetecilere yaptığı açıklamada, “Zaman zaman ülkemiz genelinde basın yayın haberlerinden duyuyoruz, sağlık emekçisi, doktor, hemşire, teknisyen, temizlik elemanı bu ülkede öldürülüyor, dövülüyor, hakarete uğruyor. Niye oluyor bunlar, kimler yol açtı bu duruma:
Biz inanıyoruz ki sağlık hizmetleri parası olanların değil, bu topraklarda yaşayan her bir vatandaşın temel hakkıdır. Bu hak satılamaz. Ancak mevcut iktidar ülkemizde Cumhuriyetin bütün kazanımlarını özelleştirip sattığı gibi sağlık hizmetlerini de özelleştirerek alınıp satılır hale getirdi. Yap boz haline gelmiş sağlık hizmetleri artık kamu hizmetinden çıkıp iktidarın arkasına sığınmış özel hastanelerde veya yerleşim yerlerinden uzak, hasta garantili şehir hastanelerinde verilir hale geldi.
Sonuçta: Bir tarafta müşteri gözüyle bakılan, parası yoksa 40’a yakın bölümün olmadığı Kars Kafkas Üniversitesi Araştırma Hastanesinde veya Harakani Devlet hastanesinde 5 dakikalık muayene için aylar sonrasına randevu alınıyor. Poliklinikler önünde saatlerce sırada bekleyen, ameliyat için aylarca sırada bekleyen, ilacını bile cebinden karşılayan, doktor olmadığından dolayı Erzurum, İstanbul, Elazığ, Van, Ankara‘da ki hastanelerde çözüm arayan, bir taraftan da ağır ekonomik koşullarla yaşam mücadelesi veren işsiz, asgari ücretli, emekli ve çalışanlar. Bir tarafta ise ölümü göze alarak çalışan sağlık çalışanları. Kamu hastanelerinde, idarenin aymazlığı veya baskılarıyla karşı karşıya kalan, birçok tıbbi cihaz ve eleman eksikliğine karşı insanca yaşayacağı ücreti almadan gece gündüz çalışanlar. Özel hastanelerde ise hekimlerin giderek işçileştiği, istenildiği zaman kapı önüne konulduğu, diğer sağlık çalışanlarının ise şirketlerin insafına bırakıldığı sağlık emekçileri.
Oysa tüm sağlık çalışanları ile hasta ve hasta yakınları aslında aynı taraftadır. Çünkü sağlık çalışanları, bu ülkenin emekçileridir. Onlar, sağlık hizmetinin parası olanların değil, bir vatandaşlık hakkı olduğunu savunanlardır. Sağlıktaki sorunları sağlık emekçilerinin üzerine yıkarak sağlıktaki şiddeti yaratıyor ve tırmandırıyor demek yetmez.
Öyleyse yağma yok; sağlıktaki sorunların nedeni öldürülen, darp edilen, hakarete uğrayan sağlık emekçileri değil, sağlık hizmetini bir hak olmaktan çıkarıp özelleştiren, şirketlere teslim eden sizlersiniz. Sağlıktaki şiddetin nedeni de sizsiniz. Sağlıkçılar öldürülse de, darp edilse de, giderse gitsinler deseler de onlar yılmayacak, kalmaya, çalışmaya devam edecekler. Kars halkının sağlık sorunlarının çözümü için olanakları ne olursa olsun ellerinden geldiğince hizmet verecekler. Çünkü Onlar bu ülkeyi, Kars'ı ve Kars'lıları çok seviyorlar. Bir doktorun yaralanması, sağlık emekçilerinin ve vatandaşlarımızın hak arayışı etkinliğinde, CHP provokasyon yapıyor diyor AKP il başkanı. CHP Kars İl Örgütü Kars’ın bütün sorunlarıyla ilgili olduğu gibi, şehrimizin en büyük sorunu olan sağlık sorunuyla da yakından ilgilenmektedir. Bundan önce gerçekleşen Doktorların iş bırakma (grev) eylemleri sırasında Harakani Devlet Hastanesinde yapılan basın açıklamalarının hepsine şahsım ve örgütüm katılmış ve destek vermiştir. İl Başkanı Adem Çalkı’nın bu desteklerde sessiz kalması, Araştırma Hastanesindekine tepki göstermesi manidardır. Aslında kendisi provokasyon yaparak doktorları işten çıkarma ve hedef göstererek işten çıkarılması talimatı veriyor birilerine. Devlet benim diyerek tehdit ediyor. Kimin hangi mesleği yapacağına karar vermek, hele hele doktorluk mesleğini sorgulamak hiç kimsenin haddi olmadığı gibi, üniversiteye ancak siyaset sayesinde ziyaretçi olarak girebilmiş il başkanının hiç haddi değildir. Akademisyenler, Profesörler hem çalışırlar hem de siyaset yaparlar onların doğal hakkı olduğunu anlamaktan uzak AKP il başkanı Adem Çalkın başkasını acemi kendini usta siyasetçi zannetmektedir. Gerçek siyasetçi olsa sağlıkta özelleştirmenin binaların satılması değil, verilen hizmetin özelleştirilmesi, şirketler aracılığıyla verilmesinin kastedildiğini anlardı. Bugün OECD raporuna göre Türkiye sağlığa en az bütçe ayıran ülkelerden biri. AKP iktidarı döneminde devlet hastanesi sayısı yüzde 15, devlet hastanelerindeki yatak sayısı yüzde 33 artarken, bu dönemde özel hastane sayısı %112, özelde yatak sayısı ise %178 artış göstermiştir. ABD de milli gelirin yüzde 17si, bizi kıskanan Almanya'da %12 si halkın sağlığına harcanırken, bu oran ülkemizde ise yalnızca %4,3 dür. Yani ülkemizde kamucu sağlık hizmetleri ortadan kalkmış, ne kadar paran varsa o kadar sağlık alırsın dönemi başlamıştır. İşte bu durumun adı sağlıkta özelleştirmedir. Kendini siyasette usta sayan İl başkanının anlamadığı budur.
Adem Çalkının tehdit içeren açıklamasında tam donanımlı, tam teşekküllü verilen hizmetten bahsetmektedir. Herhalde doktor olmadığından koca şehirde 3-4 aydır toplanamayan sağlık kurulundan, yıllarca doktor olmadığından hizmet veremeyen Onkoloji, Çocuk Cerrahisi, Cildiye, Göğüs Cerrahisi, Enfeksiyon hastalıkları, Psikiyatri, Nöroloji gibi branşlardan haberi yok. Örneğin Araştırma hastanesinde Nöroloji 2 yıl, Cildiye 4 yıldır hizmet vermemekte. İl Başkanının bunlardan haberi var mı, varsa bu sorunların çözümü için hangi gayreti göstermiştir. Adem Çalkın sık sık basına demeç vermekten fırsat bulabilirse doktorlarını tehdit ettiği hastane hakkında bilgi almasını öneririz.Kafkas Üniversitesi hastanesindeki yapılan ek binanın durumu ne durumdadır.
Kars Çayında halen devam eden kanalizasyon kokusu şehrin büyük bölümünü etkiliyor Arıtma tesisinin yapılacağı 1,5 yıldan beri söyleniyor ne oldu? Şehir içerisinde kayyum belediyeciliği milyonlarca lira harcayarak asfalt attı. Ne oldu şimdi aynı yollar yeniden kazılarak yamalarla kapatılma yoluna gidiliyor. Bizim belediyelerimize uyduruk soruşturmalar açıyorsunuz. Kars ve diğer AKP'li belediyelerde yapılan bu işlemlerle ilgili hangi soruşturmalar açıldı. Bunlardan haberdar mısın? Kurumlar bu yaptığınız uyduruk işlerden ne kadar Kamu zararı oluşmuştur? Yada kendisinin de köyünün olduğu grup köyler asfalt yapılırken Hacıhalil köyü hangi gerekçeyle kaderine terk edildi. Akyaka ilçemizde belde kadar büyük olan Ergine köyü yolları neden yapılmadı. Bunlar bir iki örnek.
Önerimiz AKP il başkanı 870 trilyon kaynak sözü aldık önümüzdeki yılda ilimize yatırım müjdesi verildi diyor. İçi boş söylemleri kullanma yerine halkımızın hizmetinde olan doktorumuza dil uzatacağına kafasını ilimizin toplumsal hizmet eksikliklerinin giderilmesine yorsun. Bizlerden de yardim istesin, ilimizin yaşanabilir bir kent olmasına katkı sağlayalım. Tam teşekküllü hastanelerimizde vatandaşlarımız ücretsiz muayene oluyor, ancak siz bunun farkında değilsiniz. Bunu kalkıp başka bir yolla yalan ve iftira siyasetinizin Genel Başkanınızın uygulamalarını Kars şehrinde de yaparak insanları yanıltıyorsunuz, kandırıyorsunuz, diyor. Bu nasıl bir ahlak insan biraz haddini bilerek hareket eder. Önce sen dön kendi partinin içindeki vatandaşın gözünün içine baka baka her gün yalan konuşarak gündem değiştirenleri konuş. Mazotun neden 28.20 tl, benzinin neden 28.82 tl olduğunu, vatandaşın sırtına bildirdiğiniz zamları konuş. Esas provokatörlük gündem saptırmaktır. Bu konuda da üstüne yok maharetlisin. Allah ıslah etsin ne diyelim...”dedi.