Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, İsviçre temasları çerçevesinde Cezayir Ulusal Halk Meclisi Başkanı Brahim Boughali ile bir araya geldi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, İsviçre'de düzenlenen Parlamentolar Arası Birlik (PAB) 149. Genel Kurulu çerçevesinde temaslarını sürdürüyor. Kurtulmuş, Cenevre Uluslararası Konferans Merkezi'nde Cezayir Ulusal Halk Meclisi Başkanı Brahim Boughali ile bir araya geldi. Kurtulmuş görüşmede, Cezayir'in İslam dünyası ve bölgede yaşanan meselelere karşı yaklaşımını takdirle karşıladıklarını, özellikle Filistin konusundaki tutumlarının İslam ümmeti bakımından iftihar vesilesi olduğunu söyledi.
Türkiye olarak Filistin meselesine başından bu yana büyük destek verdiklerini ifade eden Kurtulmuş, Türkiye ve Cezayir'in devlet ve milletiyle Filistin konusunda aynı çizgide duran ender ülkeler olduğunu vurguladı. Kurtulmuş, Türkiye ve Cezayir'in bu tutumunun sorumlulukları da artırdığını dile getirerek, her platformda İsrail'in saldırganlığına karşı durmak, Filistin meselesine bir çözüm bulabilmek için mücadeleyi sürdürdüklerini kaydetti.
İsrail'in saldırganlığının durdurulması konusunda ortak bir tutum vurgusu
Cezayir Ulusal Halk Meclisi ve Filistin Meclisi'nin PAB Genel Kurulu'na sunacağı Filistin halkının davasının savunulması ve İsrail'in saldırganlığının durdurulmasıyla ilgili acil gündem maddesi dolayısıyla tebriklerini ve teşekkürlerini dile getiren Kurtulmuş, yarın yapılacak oylamada bu kararın çıkarılması arzusunda olduklarını belirtti. Kurtulmuş, TBMM'den gelen milletvekillerinin de bu konuda diğer milletvekilleriyle görüşmeler yaptığını ve bu kararın alınması için mücadele verdiğini söyledi. İslam dünyasının birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmesi gerektiğinin altını çizen Kurtulmuş, aynı zamanda İslam dünyasının İsrail'in saldırganlığının durdurulması konusunda ortak bir tutum içerisinde olmasının önemini vurguladı.
"İsrail'in meselesi ne Araplarladır, ne Filistinlilerledir, ne Müslümanlarladır ne de Hristiyanlarladır"
İsrail'in bölgedeki amacına değinen Kurtulmuş, "Artık hepimizin gözünün içine soka soka anlatıyorlar ki, İsrail'in meselesi ne Araplarladır, ne Filistinlilerledir, ne Acemlerledir, ne Sünnilerlerdir, ne Şiilerledir, hatta ne Müslümanlarladır ne de Hristiyanlarladır. İsrail'in meselesi bu bölgedeki bütün halklara karşıdır. Ve arz-ı mevut gerçekleştirilene, bu halkların tamamı da kendi köleleri olana kadar bu saldırganlıklarını devam ettirmeye kararlılar" dedi.
Güney Afrika Cumhuriyeti'nin İsrail'e açtığı davaya değinen Kurtulmuş, "Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Uluslararası Adalet Divanı'nda açtığı dava ile birlikte hem İsrail için hem de Filistin davası için yeni bir dönemin başladığına inanıyorum. Bundan sonra belki 10 yıllar sürecek büyük bir mücadeleye hazır olmamız lazım. Bu mücadelede 3 temel noktaya özel önem vermemiz lazım. Birincisi İsrail'in uluslararası alanda yalnızlaştırılması, izole edilmesi, ikincisi İslam dünyasının birliğinin ve beraberliğinin sağlanması, bütün siyasi farklılıklarımızı rafa kaldırmamız lazım. Üçüncüsü ise, bütün dünyada başlamış olan, çok kuvvetli bir şekilde gelişen insanlık cephesini kuvvetlendirmektir" ifadelerini kullandı.