İSTANBUL (AA) - Sanofi ve GSK, yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) mücadeleye destek hedefiyle Kovid-19'a karşı aşı geliştirmek için niyet mektubu imzaladı.
Sanofi açıklamasına göre, Sanofi'nin GSK ile yapılan iş birliğine katkısı, rekombinant DNA teknolojisine dayanan Protein-S COVID-19 antijeni olacak.
Bu teknoloji sayesinde virüsün yüzeyinde bulunan proteinlerle tam bir genetik eşleşme sağlandı ve Sanofi'nin ABD'deki lisanslı rekombinant influenza aşısının temeli olan baculovirüs ekspresyon platformunun DNA'sı ile bu antijeni kodlayan DNA dizisi birleştirildi.
GSK ise adjuvan pandemi teknolojisi ile bu iş birliğine katkı sağlayacak.
Adjuvan kullanımı, doz başına gereken aşı proteini miktarını azaltabileceğinden daha fazla dozda aşı üretilmesine ve dolayısıyla daha fazla insanın korunmasına katkıda bulunabilir ve bu yönüyle salgın gibi durumlarda önem taşıyabilir.
- "Yeteneklerimizi birleştirerek aşı geliştirmeye yönelik çabayı hızlandıracağız"
Açıklamada görüşlerine yer verilen Sanofi İcra Kurulu Başkanı Paul Hudson, dünyanın karşı karşıya kaldığı bu küresel sağlık krizine karşı hiç kimsenin tek başına yol alamayacağının açık olduğunu belirterek, "Sanofi olarak bu virüsü durdurmaya yardımcı olacak miktarda aşı üretme ve tedarik etme hedefiyle, uzmanlığımızı ve kaynaklarımızı GSK gibi emsal şirketlerle birleştirmeye devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
GSK İcra Kurulu Başkanı Emma Walmsley de bu iş birliğinin dünyanın en büyük aşı şirketlerinden ikisini bir araya getirdiğini aktararak, "Bilimsel uzmanlığımızı, teknolojilerimizi ve yeteneklerimizi birleştirerek, mümkün olduğunca çok sayıda insanı Kovid-19'a karşı korumak için aşı geliştirmeye yönelik küresel çabayı hızlandırabileceğimize inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Protein bazlı bir antijenin adjuvan ile kombinasyonu, halen kullanımda olan olan bazı aşılarda kullanılıyor. Bazı aşılara bağışıklık yanıtını artırmak için adjuvan eklendiğinde, enfeksiyonlara karşı tek başına aşıdan daha güçlü ve daha uzun süreli bir bağışıklık oluşturduğu gösterildi.
Bu yöntem ayrıca, yüksek miktarlarda üretilebilecek etkili bir aşı sunma olasılığını da artırabilir.
- "Aşı endüstrisinin liderleri arasında stratejik ittifaklar kurulması gerekiyor"
Sanofi ve GSK, "Faz I klinik Çalışmaları" 2020 yılının ikinci yarısında başlatmayı planlıyor.
Başarılı olunması halinde, aşının kullanılabilir hale gelmesi için gerekli geliştirme sürecinin, ruhsatlandırma koşullarına bağlı olarak, 2021 yılının ikinci yarısında tamamlanması hedefleniyor.
Rekombinant bazlı Kovid-19 aşısı adayı geliştirme çalışmaları, ABD Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Acil Durumlara Hazırlık ve Müdahale Müsteşarlığı bünyesindeki Biyomedikal İleri Araştırma ve Geliştirme Kurumu (BARDA) fonları ve iş birliği ile destekleniyor.
Şirketler, küresel erişime öncelik veren diğer devletler ve küresel kurumlarla finansman desteğini görüşmeyi planlıyor.
BARDA Direktörü Dr. Rick A. Bright ise şunları kaydetti:
"Koronavirüs aşısının mümkün olan en kısa sürede kullanıma hazır hale gelmesi için aşı endüstrisinin liderleri arasında stratejik ittifaklar kurulması gerekli. Adjuvantlı rekombinant bazlı Kovid-19 aşı adayının geliştirilmesi, aşının dozunu azaltarak daha çok insana aşı tedarik etmek suretiyle bu salgını sona erdirme potansiyeline sahip; ayrıca dünyanın gelecekteki koronavirüs salgınlarına karşı daha hazırlıklı olmasına, hatta salgınların önlenmesine yardımcı olabilir."
- Şirketler arasında Materyal Transfer Anlaşması imzalandı
İki şirket, Sanofi Global Aşılar İş Kolu Başkanı David Loew ve GSK Aşılar Bölümü Başkanı Roger Connor'ın ortak başkanlık edeceği bir ortak çalışma ekibi kurdu. Çalışma ekibi, aday aşının gelişimini hızlandırmak için her türlü fırsatı değerlendirmek amacıyla her iki şirketin kaynaklarını seferber edecek.
Sanofi ve GSK, Kovid-19 aşısına küresel erişimin bir öncelik olduğu düşüncesiyle, bu iş birliği tarafından geliştirilen tüm aşıların kamuoyu için uygun fiyatlı olacağını ve bütün ülkelerdeki insanların adilce erişebileceği mekanizmalar aracılığıyla sunulacağını taahhüt ediyor.
Sanofi ve GSK, birlikte çalışmaya başlayabilmek amacıyla Materyal Transfer Anlaşması imzaladı.
İş birliğinin kesin şartlarının birkaç hafta içerisinde kesinleşmesi bekleniyor.