Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna'nın ateşkes için (Rusya'nın Ukrayna'dan ilhak ettiği bölgeler) Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya'dan çekilmesi ve NATO üyeliği hedefinden vazgeçmesi gerektiğini ifade etti. Putin ayrıca teklifin reddedilmesi durumunda barış şartlarının değişeceğini söyledi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya Dışişleri Bakanlığı yönetim kadrosuyla bir araya geldi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un da hazır bulunduğu toplantıda konuşan Putin, "Dünya hızla değişiyor. Küresel siyasette, ekonomide, teknolojik rekabette artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Artık egemenliğini, kendi kendine yeterliğini, ulusal ve kültürel kimliğini güçlendirmek isteyen ülkelerin sayısı giderek artıyor. Günümüzde yeni siyasi ve ekonomik gerçeklik temelinde çok kutuplu ve çok taraflı dünya düzen inşa ediliyor. Bu objektif bir süreç. Tüm yapay birleşme çabalarına rağmen insanın doğasında organik bir şekilde var olan kültür ve medeniyet çeşitliliğini yansıtıyor" ifadelerini kullandı.
"BRICS çok kutuplu dünya düzeninin temel düzenleyici kurumlarından biri haline gelecek"
Geleceğe dair bu görüntünün, dünyadaki ülkelerin büyük çoğunluğunun istekleriyle uyumlu olduğunu söyleyen Putin, "Bunu diğer unsurların yanı sıra BRICS gibi özel bir güvene dayalı diyalog kültürüne, katılımcıların egemen eşitliğine ve birbirlerine saygıya dayanan evrensel bir oluşumun çalışmalarına artan ilgide görüyoruz. Bu yıl Rusya başkanlığı çerçevesinde yeni üyelerin çalışmalara dahil edilmesini kolaylaştıracağız. Genel olarak BRICS'in eninde sonunda çok kutuplu dünya düzeninin temel düzenleyici kurumlarından biri haline geleceğine inanıyorum" diye konuştu.
"ABD öncülüğündeki Batı, Soğuk Savaşı kazandığını sandı"
Batılı ülkelerin Soğuk Savaş'ın ardından yanlış çıkarımlar yaptığını işaret eden Putin, "ABD'nin önderlik ettiği Batılı güçler, Soğuk Savaş'ı kazandıklarına ve dünyanın nasıl organize edilmesi gerektiğine bağımsız olarak karar verme hakkına sahip olduklarına inandı. Bu dünya görüşünün pratikteki yansıması, NATO bloğunun toprak ve zaman bakımından sınırsız genişlemesini öngören projeydi. Ancak elbette Avrupa'da güvenliğin nasıl sağlanacağına dair başka fikirler de vardı. Adil sorularımıza kimsenin Rusya'ya saldırmayacağı ve NATO'nun genişlemesinin Rusya'ya yönelik olmadığı gibi bahanelerle cevap verildi" dedi.
"Bize verilen sözler sessizce unutuldu"
"80'lerin sonu ve 90'ların başında Sovyetler Birliği'ne, ardından da Rusya'ya, NATO'ya yeni üyelerin dahil edilmemesi konusunda verilen sözler sessizce unutuldu" diyen Putin, "Biz 90'lı yıllarda ve sonrasında Batılı elitlerin izlediği yolun yanlış olduğuna her zaman dikkat çektik. Sadece eleştirmek ve uyarmakla kalmadık, seçenekler, yapıcı çözümler önerdik, Avrupa ve dünyanın güvenliği için herkese uygun mekanizmalar geliştirmenin önemini vurguladık. Ancak muhataplarımızla akıl yürütmeye yönelik tüm girişimlerimiz ve sayamayacağımız kadar çok sayıdaki girişimlerimiz, uyarılarımız, önerilerimiz ve taleplerimiz karşılık bulmadı" şeklinde konuştu.
"Avrupa - Atlantik sisteminin çöküşüne tanıklık ediyoruz, yenisini inşa etmemiz gerekiyor"
Dünya toplumunun güvenilir, adil bir güvenlik sistemi inşa etmek için eşsiz bir şansa sahip olduğuna vurgu yapan Putin, "Bunun için çok fazla şey gerekmiyordu, ilgili tüm tarafların görüşlerini dinleme becerisi ve bunları dikkate alma konusunda karşılıklı isteklilik. Ülkemiz, bu yapıcı çalışmaya olumlu bakıyordu. Ancak farklı bir yaklaşım hakim oldu. ABD'nin önderlik ettiği Batılı güçler, Soğuk Savaş'ı kazandıklarına ve dünyanın nasıl inşa edilmesi gerektiğine bağımsız olarak karar verme hakkına sahip olduklarına inandılar. Avrupa'da ve dünyada güvenlik ve refahın sağlanması için tek doğru plan olarak ilan edilen plan işe yaramadı" ifadelerini kullandı.
Rusya'nın en büyük nükleer güç olduğuna dikkat çekerek Batılı ülkelerin Rusya'yı stratejik yenilgiye düşürmek gibi bir maceraya giriştiğini öne süren Putin, "Batılı devletlerin bencilliği ve kibri, mevcut son derece tehlikeli duruma yol açtı. Geri dönüşü olmayan noktaya kabul edilemeyecek kadar yaklaştık. En büyük nükleer silah deposuna sahip olan Rusya'yı stratejik yenilgiye uğratma çağrıları, Batılı politikacıların aşırı maceraperestliğini ortaya koyuyor. Ya kendilerinin oluşturduğu tehdidin boyutunu anlamıyorlar ya da sadece kendi cezasızlıklarına ve kendi ayrıcalıklarına olan inanç konusunda takıntılılar. Bunların her ikisi de trajediyle sonuçlanabilir. Batılıların bu tavrı nedeniyle Avrupa-Atlantik güvenlik sistemi çöktüğüne tanıklık ediyoruz. Yeniden bir güvenlik sistemi kurmamız ve Avrasya'da yeni güvenlik çevrimi oluşturmamız gerekiyor. Avrasya'nın kolektif güvenliğine yönelik ikili ve çok taraflı garantileri konuşmanın vakti geldi" diye konuştu.
Avrasya'nın güvenliği için de çözüm önerilerini sunan Putin, "Bununla birlikte dış güçlerin Avrasya bölgesindeki askeri varlığının kademeli olarak sona erdirilmesine yönelik çalışmalar yapılması gerekiyor" dedi.
"Ukrayna ateşkes için Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya'dan çekilmeli"
Konuşmasının büyük bir bölümünü Ukrayna savaşına ayıran Putin, yeni ateşkes şartlarını açıkladı. Bunun için öncelikle Ukrayna ordusunun, Rusya'nın kontrolündeki tüm topraklardan çekilmesi gerektiğine vurgu yapan Putin, "Müzakereler için Ukrayna'nın (Rusya'nın ilhak ettiği bölgeler) Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerinden tamamen çekilmesi gerekiyor. Dikkatinizi çekmek isterim. Bu bölgelerin Ukrayna'ya katıldıkları anda mevcut olan idari sınırları dahilindeki tüm topraklarından çekilmeliler. Kiev böyle bir kararı uygulamaya hazır olduklarını, birliklerini bu bölgelerden fiilen çekmeye başlayacaklarını açıkladığında ve NATO'ya üyelik planlarından vazgeçtiklerini resmen bildirdiklerinde derhal, tam olarak o anda ateşkes uygulama ve müzakerelere başlama talimatı verilecek. Tekrar ediyorum, biz bunu derhal yapacağız. En önemli hususun altını çizeyim. Teklifimizin özü, Batı'nın istediği gibi geçici bir ateşkes veya çatışmaların askıya alınması değil. Batılılar kayıplarını gidermek, Kiev rejimini yeniden silahlandırmak ve yeni bir saldırıya hazırlamak istiyor. Tekrar ediyorum, teklifimizde söz konusu olan çatışmanın dondurulması değil, nihai olarak sonlandırılmasıdır" ifadelerini kullandı.
"Kiev kabul etmezse şartlarımız değişir"
Ateşkes önerilerine Kiev tarafının olumlu yanıt vermemesi durumunda şartlarını değiştireceklerini vurgulayan Putin, "Eğer Kiev ve Batılı ülkeler, önceden de olduğu gibi yine reddederlerse en nihayetinde bu onların meselesi. Akan kanın devam etmesi konusundaki sorumluluk da onlara ait olacak. Sahadaki, kesişme hattındaki gerçekliğin Kiev'in lehine olmayan bir yönde değişeceği kesin ve müzakerelere başlama şartları da farklı olacak. Biz onlara (Kiev'e) Ukrayna'nın tarafsız, blok dışı, nükleer silahsız olmasını, silahsızlandırılmasını ve Nazilerden arındırılmasını talep ettiğimizi söyledik. Ukrayna krizinin barışçıl çözümüne yönelik temel anlaşmaların kayıt altına alınması gerekiyor ve doğal olarak Rusya karşıtı yaptırımların kaldırılması da öngörülüyor" şeklinde konuştu.
"Rus varlıklarının dondurulması cezasız kalmayacak"
Putin, Batı'daki Rus varlıklarının dondurulması ve bu varlıklardan elde edilecek olan gelirlerin Ukrayna'ya destek için kullanılması planını hedef alarak, "Batılı ülkeler Rus varlıklarını ve döviz rezervlerinin bir kısmını dondurdu. Şimdi bunları ele geçirmeyi nasıl yasallaştırabileceğini düşünüyorlar. Bu hilelere rağmen hırsızlık yine de hırsızlık olarak anılacak. Öte yandan bu cezasız kalmayacak. Batılılar, Rus varlıklarını çalarak kendi oluşturdukları sistemin yıkılmasına doğru bir adım daha atacaklar" ifadelerine yer verdi. Rus varlıklarının dondurulmasının diğer ülkeler için de güvensizlik oluşturduğuna dikkat çeken Putin, "Artık tüm ülkeler, şirketler ve devlet fonları için varlıklarının ve rezervlerinin hem hukuki hem de ekonomik anlamında güvenli olmaktan uzak olduğu anlaşılıyor. Bunun için sırada onlar var. ABD ve Batı için herkes hedef olabilir" şeklinde konuştu.
Büyükelçiler, Putin'in teklifini iletecek
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ardından söz alan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise Ukrayna'ya sundukları ateşkes önerilerini Rusya'da bulunan diğer ülkelerin büyükelçilikleri üzerinden hükümetlere de ileteceklerini söyledi.