Bitlis Eren Üniversitesinde (BEÜ) görevli Prof. Dr. Adem Palabıyık, İsrail'in katliamlarına ses çıkarmayan isimlerin bir dönem Diyarbakır Annelerine de sessiz kaldıklarını belirterek, "Diyarbakır Annelerine destek vermeyen oyuncu ve sanatçılar, Gazze katliamına da sessiz kaldılar" dedi.
Gazze'ye destek eylemlerine ilişkin açıklama yapan Prof. Dr. Palabıyık, "Bütün dünyada İsrail'e destek veren markalara karşı önemli oranda protesto kültürü gelişiyor, insanlar günden güne bilinçleniyor lakin hala bir kesim var ki, seslerini hiç çıkarmadılar, dahası neredeyse İsrail'e destek verecek haldeler. Bunlar Diyarbakır Annelerine de sessiz kaldı" dedi.
"Sanatçılık değil amorfluk"
"7 Ekim'den itibaren başlayan kıyıma karşı sesimizi hep yüksek tuttuk ve bunu ekranda da dile getirdik" diyen Palabıyık, "Ülkemizde bir kesim var, bunların çoğu sözde sanatçılar ve sözde ünlülerden oluşuyor. Tabi bir de bu isimlerin takipçileri var, onlar da sözde ünlü kategorisine dahil edilebilir. Biliyorsunuz ki, Diyarbakır Anneleri, özellikle terör örgütünün psikolojik olarak çökertilmesinde önemli bir toplumsal işlev gördüler ve belirli dönemlerde anneler için destek istenilmesine rağmen destek vermediler. Elbette bu gönüllü bir meseledir lakin vatan sevgilerini belirli günlerde en üst perdeden dile getiren bazı isimlerin teröre karşı meydan okuyan Annelere sessiz kalışı, buna rağmen LGBT gibi sapkın tutumlara destek vermeleri anlaşılır gibi değil. Şimdi bakıyoruz, o gün Diyarbakır annelerinin onurlu mücadelelerine kimler sessiz kaldıysa bugün Gazze'de bebeklerin ölmesine de aynı isimler ses çıkarmıyor. Bu bir tesadüf mü?" ifadelerini kullandı.
"Teröre karşı direnişe sessiz kaldılar, İsrail katliamına da ses çıkarmadılar"
PKK terör örgütüne karşı direnen Diyarbakır Annelerinin destek bulamadığı ve şimdiye kadar ziyaret etmeyen isimlerin İsrail aleyhine tek bir paylaşım yapmadıklarını belirten Palabıyık, sözlerine şöyle devam etti:
"Kültürel İktidar olarak tanımlanabilecek kategori içinde yer alan bu kesimin, ne ile kültürlendiklerini de merak ediyorum doğrusu. Çünkü milli ve yerli kültürel kaynaklardan beslenen herkesin Diyarbakır Annelerine sahip çıkmasını beklerdik. 2019'dan itibaren Diyarbakır HDP il binası önünde nöbet tutan annelerin dertleri ile dertlenmeyenlerin Gazze veya Doğu Türkistan için ses çıkarmalarını bekleme de aslında beyhude. Tamamen göstermelik hislere sahip olan bu kesimin kendi aralarındaki bağları da oldukça güçlü ve birbirlerini sürekli besliyorlar. Bu çok yaralayıcı bir durum."
"Sadece Gazze'ye değil Doğu Türkistan'a da sessiz kaldılar"
Prof. Palabıyık, konforlarının bozulmasından çok korkan ve korktukları için sessiz kalan oyuncu ve sanatçıların Gazze katliamına sessiz kalmalarının yanında Doğu Türkistan zulmüne de sessiz kaldıklarını belirterek, "Bu şunu gösteriyor, belirli kesimde yer alan oyuncu ve sanatçıların derdi sadece para kazanmaktı, bunun ötesinde yapılan her eylemin ancak ve ancak göstermelik olduğu sonucu ortaya çıkıyor. Yabancı sanatçı ve oyuncuların özellikle Gazze konusunda işlerini kaybetme pahasına tüm destek gösterilerine katılmalarına ve sokaklarda olmalarına rağmen, bizim ülkemizdeki bu kesimler sokağa adım dahi atmadı. Hatta eğlence geceleri düzenlemekten veya konserlere çıkmaktan da vazgeçmediler. Konser verdikleri yerlerde ne Doğu Türkistan ne de Gazze'ye dair hiçbir iz taşımadılar. Aslında şaşırmamak lazım. Evladını terör örgütü PKK'nın kaçırdığı anneler için üzülmeyen, şehit anneleri için üzülmeyen sözde seçkinlerden Gazze veya Doğu Türkistan için destek bekleme deveye hendek atlatmak gibi bir şey" diye konuştu.