Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, paralel yapının yeni kuracağı partiyi açıkladı.
Arınç, Balıkesir'de halka seslendi. Bülent Arınç, ilk defa Balıkesir'deki konuşmasında paralel yapının yeni parti kurma girişimini açıkladı. "İlk defa söylüyorum" diyen Arınç, AK Parti'den istifa eden eski Bakan Ertuğrul Günay ve İlhan İşbilen'in seçimden sonra yeni parti kuracaklarını, bunu da İzmir'deki bir hava gazı fabrikasında düzenledikleri basın toplantısında açıkladıklarını anlattı. Bülent Arınç, "Geç kalmanıza gerek yok, adam gibi partinizi kurun adam gibi karşımıza çıkın. Biz bunu istiyoruz" dedi.
"ADAM GİBİ PARTİNİZİ KURUN, ADAM GİBİ KARŞIMIZA ÇIKIN"
Bülent Arınç, Kütahya'da katıldığı programın ardından akşam saatlerinde özel uçak ile Balıkesir'de geldi. Burada partisinin düzenlediği mahalle mitinginde binlerce kişiye seslenen Bülent Arınç, AK parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Edip Uğur'un Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığının Balıkesir için bir şans olduğunu, Balıkesirlilerin bu fırsatı en iyi şekilde değerlendireceklerine inandığını kaydetti. Muhalefet partileri ile paralel yapıyı eleştiren Bülent Arınç, CHP ve MHP'yi kendilerine bir seçim hedefi dahi koyamamakla suçladı. Başbakan Erdoğan'ın seçimde birinci parti olarak çıkmaz ise genel başkanlıktan istifa edeceğini açıklamasını örnek gösteren Arınç, CHP'ye yüzde 30, MHP'ye de yüzde 20 hedefi koyarak "Eğer seçimde bu oy oranlarını tutturamaz iseniz siyaseti bırakın" mesajı verdi. Balıkesir'deki konuşmasında İzmir'de bir hava gazı fabrikasında AK Parti'den ihraç istemiyle disipline sevk edilince istifa eden eski Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'ın yine AK Parti'den istifa eden milletvekili İlhan İşbilen'in düzenlediği basın toplantısında yeni parti kurma kararlarını açıkladı. Erkan Mumcu ve Murat Başesgioğlu'nun da isimlerini Günay ve İşbilen ile birlikte zikreden Başbakan Yardımcısı Bülenrt Arınç, Pensilvanya merkezli yeni parti kurma girişiminin deşifresiyle ilgili şunları söyledi:
"Geçtiğimiz günlerde Ertuğrul Günay ile iki arkadaşı İzmir'de hava gazı fabrikasında basın toplantısı yapmışlar. Bunlar bizim arkadaşlarımızdı; geçmişi hatırlıyorum, Erkan Mumcu da böyleydi, Murat Başesgioğlu da böyleydi. Biz onları hiç ihtiyacımız yokken bu partiye bir güç katarlar mı, bir değişiklik olur mu diye düşündük milletvekili yaptık. Şu anda kötü insan olduklarını da söyleyemem. Ama insan siyasette hata yaparsa bunu büyük bir şekilde öder ve siyasi hayatı biter. Ben onun için üzülüyorum. Hava gazı fabrikasında yaptıkları basın toplantısında diyorlar ki, 'Biz seçimlerden sonra bir değerlendirme yapacağız belki bir parti kurabiliriz'. Yeni bir siyasi oluşum. Şimdi o arkadaşlarıma, geçmişteki merhabamızın, selamünaleykümlerimizin hatırına iki şey hatırlatayım; ey İlhan İşbilen ey bir başkası, ey Ertuğrul Günay, aslında biz bunu bekliyoruz. Geç kalmanıza gerek yok, adam gibi partinizi kurun, adam gibi karşımıza çıkın. Biz bunu istiyoruz. O zaman bu cemaat denen, camia denen, hizmet denen grubun biz siyasi rakibi oluruz. O zaman karşımıza çıkarlar 'Biz sizden daha iyi yöneteceğiz bu ülkeyi, siz yanlış yaptınız' derler. Milletten ne kadar oy alırsa o kadar da söz sahibi olurlar. Ama şimdi hem dini cemaatiz deyip hem de siyasi parti faaliyetinde bulunursanız bu kendinizi inkar olur. Siz siyasi bir organizasyonu bir an evvel kurun ve karşımıza öyle çıkın. Mertçe çıkın, açık çıkın. Biz de bir siyasi partiyiz deyin. Ama onlara iki tane tavsiyem oldu; Böyle toplantıları bundan sonra hava gazı fabrikasında filan yapmayın. Zaten adı bile ürkütücü, gaza mı geldiniz yoksa? Hava gazı fabrikasında parti kuracağız diyorlar, Allah aşkına, insan yerini bir seçer."
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç. Balıkesir'de AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ahmet Edip Uğur ile Karesi ve Altıeylül Belediye Başkan adaylarına destek olmak için katıldığı Sakarya Mahallesi'ndeki halkla buluşma mitinginde yaklaşık 4 bin kişiye seslendi. Platforma çıkan adaylar halkı selamladıktan sonra hemşehrilerine seslenen AK Parti Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ahmet Edip Uğur, büyükşehir belediye başkanlığını aldıklarında Balıkesirlilere en güzel hizmetleri vereceklerini kaydetti. Daha sonra sözü alan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Balıkesir'deki mahalle mitingine olan binlerce katılım için vatandaşlara teşekkür etti. Arınç, Başbakanın Balıkesir mitingindeki onbinlerce katılımın ardından diğer illerdeki seçim mitinglerinde çıtanın yükseldiğini, bunun ardından 5 binlerin, 100 binlerin, İstanbul Yenikapı'da 1 milyonun üzerinde insanın Başbakan ile meydanlarda buluştuğunu övgüyle ifade etti. Konuşmasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP lideri Devlet Bahçeli'ye yüklenen Bülent Arınç, Kılıçdaroğlu'na Başbakana yaptığı iftira ve karalamaları iade ettiğini söyledi. Bülent Arınç, "Sayın Kılıçdoaroğlu, Ana Muhalefet Partisi lideri. Bu seçim için sen kendine hangi hedefi koydun? Ben sana bir hedef vereyim, çok da mütevazi bir hedef. Her gün hakaret edip ağzından tükürükler saça saça ülkenin tertemiz Başbakanına hakaret ediyorsun ya, al sana misliyle iade ediyorum. Sana küçük bir hedef; De ki mesela, 'Ben yüzde 30'dan aşağı alırsam genel başkanlığı bırakırım' de. Var mısın? Sen nasıl iktidar olacaksın, niyetin var mı? Hani siz Atatürk'ün kurduğu partisiniz, hani cumhuriyet sizin eserinizdi, hani milletimiz sizi çok seviyordu. Bak 50'de bir gittiniz 64 yıl geçti hala iktidarda değilsiniz. Yüzde 30 bile hedef koyamıyorsunuz. Siz değil misiniz laik parti, cumhuriyetçi parti, şucu, bucu parti? Balıkesir'de aday bile bulamadınız da DYP'nin eskisini aday yaptınız. Hiç sıkılmıyor musun? Sen nasıl bir Ana Muhalefet Partisi'sin? Kendinize göre bir CHP'li bulup da, Atatürkçü, laik, şucu, bucu Kemalist, ulusalcı bir adam bulup da 'İşte benim partim, işte adayım' demediniz. Ankara'da da aynısını yaptınız. O kadar çığırtkan adamınız vardı ama Ankara'dan gösteremediniz. 10 tane oy alamayacağını biliyorsunuz sizin adaylarınızın tuttunuz MHP'nin eskisini aday yaptınız başınıza; Utanmıyor musunuz? Hatay, Hatay sizin için en verimli bir belde. Nüfusun neredeyse yüzde 40'ı sizinle duygusal bağı olan insanlar. Niye içinizden bir başkasını çıkarıp da aday yapamadınız da AK Parti'den belediye başkanlığı yapmış birisini aday yaptınız; Sıkılmıyor musunuz? Meydana çıktığı zaman 1 saat konuşuyorsa 55 dakikası Başbakanımıza hakaret. Biz bu hakaretlere müstahak değiliz, biz bu hakaretleri kabul etmeyiz. Senin heybende küfürden başka bir şey yok. Ağzına küfür yakışıyor. CHP böyle bir parti, uzamaz kısalmaz, hep böyle geldi. Kıytırık koalisyonlarda 3-5 ay koalisyon ortaklığı yaptı. 1950'den bu yana iktidarı unuttu. Bir kaset çıktı ortaya genel başkan oldu. Çünkü başka kimse yoktu. Şimdi arkasından gidiyorlar. Genel başkan da Balıkesir'e geldiğinde Balıkesir'den bahsediyor, Tunceli'ye gittiğinde ise 'Ben Dersimliyim arkadaş, Dersim' diyor. Dersimli dediğinin ne olduğunu siz çok iyi biliyorsunuz. Dersimliymiş beyefendi, Dersim de yani Tunceli de memleketimizin bir parçası, oranın da çok güzel insanları var, tertemiz, pırıl pırıl insanları var. Ama niye ikili oynuyorsun sen? Niçin buraya gelip de DYP'li bir adayı buluyor, Tunceli'ye gittiğin zaman da 1937 Dersim İsyanındaki fecaatı görmeyip Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanlığını taşıyorsun?"
DEVLET BAHÇELİ'YE, " SENİ SEVİYORUM" DEDİ
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, muhalefetteki ikinci parti MHP için de genel başkan Devlet Bahçeli üzerinden eleştiri getirdi. MHP'nin de her yerde iktidar rüyası gördüğünü ifade eden Bülent Arınç, Devlet Bahçeli'ye "Seni seviyorum" dedi. Başbakan yardımcısı Bülent Arınç, şöyle konuştu:
"İkinci bir parti daha var, Milliyetçi Hareket Partisi. Onlar da; 'Biz her yerde kazanıyoruz katladık gitti. AK Parti diye bir parti kalmadı' filan diyorlar. Fakat bazı hesapları hep yanlış yapıyor. Onun hesapları meşhurdur; '49'dan dokuzu çıkar, 11'e böl, 4 ile çarp. 8'in karekökünü al, tanjant, kotanjant; Ortaya bir sayı çıktı mı Milliyetçi Hareket Partisi iktidar' diyor. Bizim için AK Parti kaybedecek demiş; Nasıl, yüzde 51 oyu var, 50'ye düşerse kaybedecek demiş; Oh Allah'a hamd olsun. Erbakan hocam derdi ki, 'En güzel şehadet hasmın şehadetidir'. Yani bir insanın karşısında hasmı olan insan bu adam iyi adamdır böyle bir şey yapmaz dese 50 tane şahide bedeldir. Biz yüzde 50'ye düşersek kaybetmiş olacakmışız. Valla 50'ye de razıyız, 49'a da kardeşim. Bahçeli seni seviyorum, ama sana bir tavsiyem var. Bizim bunlara eskiden biraz faydamız dokunmuştu. 12 Eylül'den sonra ortalıkta hiç kimse görünmezken ben bunların Sıkı Yönetim Mahkemelerinde, Askeri Yargıtaylarda davalarını takip ettim yıllarca. Helali hoş olsun, tertemiz çocuklardı, memleketini ve milletini seviyorlardı, İslam ahlak ve fazileti diyorlardı. Bugünküler gibi değildi onlar. İşte o zaman savunduklarımdan birisi de Manisa'da milletvekilimiz, Doçent Selçuk Özdağ. Manisa'nın o dönemde Ülkücüler başkanı olan arkadaşımızı 5 yıl mahkemelerde bir kuruş ücret bile almadan savunmuştum, bir örgüt davası olarak takip etmiştim. Onların, eskilerin bana saygısı vardır. Benim de o kardeşlerimize bir sevgim oldu. Sayın Bahçeli'ye buradan bir selam vererek şunu söylüyorum; Ey Bahçeli sen de Balıkesir'de iddialı olduğunu söylüyorsun, bu dönemin belediye başkanı sizden oldu. Hatta o kadar iddialısın ki bütün Türkiye'de seçimi kazanacağım diyorsun. Sana küçük bir hedef verdim, şunu söyleyebilir misin; 'Ben bu seçimde yüzde 20'den ayağı alırsam genel başkanlığı bırakıyorum.' Bugüne kadar cevap vermedi. Ona bile evet diyemiyor ama bizim yüzde 50'ye düşmemiz halinde başarısız ilan edecekmiş. Bu lafların hepsi boş. 2004'te biz Belediyeleri kazandık, 2009'da AK Parti'ye çelme takmak için bir formül buldular. Bu ne kadar ahlakidir ne kadar doğrudur bilmem. Dediler ki, AK Partiye kazandırmamak için o seçim bölgesinde en güçlü kimse herkes ona oy versin. Balıkesir ve Manisa'da MHP adayları oradaki araştırmaya göre daha önde düşünüldü, diğer bütün oylar onlarda toplandı. O oylar MHP'nin kendi oyları değil, o zamanki siyasetin oyları. AK Parti'yi yukarıdan bir el mecbur etmek için böyle bir formül uyguladılar şimdi de öyle bir formül uygulayacaklar. Yukarıdan birileri Balıkesir'dekilerin böyle şeyler aklına gelmez, yukarıdan birileri cetvel, pergel, kalem, kağıt ile siyaset mühendisliği yaptılar. Bizim AK Parti'yi kazandırmamak için oyların MHP'de toplanması için çaba göstereceklerdir. Ne yapılmış, ne yapılmamış, başarılı mı, değil mi, iyi mi, kötü mü, doğru mu, yanlış mı ona hiç bakmayacaklar. Yeter ki Edip Uğur gibi Balıkesir'in has evladı, bugüne kadar parlamentoda hem geçmiş dönem hem bugünde hem de partimizin idari ve mali işler genel başkan yardımcılığını alın teriyle yapan, alnının akıyla yapan tertemiz inançlı bir insan burada kazanmasın diye güçlerini birleştirecekler. Bir MHP'li Balıkesir'in menfaatini düşünerek Edip beye de oyunu verebilir. Başka partidekiler de kendi adaylarını tercih edebilir. Ama AK Parti düşmanlığı birilerinin gözünü öyle kapatıyor ki onlar sürü halinde bir taraftan bir tarafa da gidebilirler. Dolayısıyla hamd olsun; Üçü gelse yetmiyor, dördü gelse yetmiyor, beşi gelse yetmiyor. Bu AK Parti ile nasıl baş edeceklerini geceden gündüze düşünüyorlar. Onlar düşünedursunlar. Biz hep yukarıya doğru giden bir başarı grafiği gösteriyoruz, hep beraber devam edeceğiz. Biz daha iyisini, en iyisini yaparız, çünkü biz yalnız değiliz. İlk defa Balıkesir'i büyükşehir yapan AK Parti'ye bir AK Partili belediye başkanı yakışır. Unutmayın kardeşlerim, bugün Balıkesir büyükşehir olduysa onu sadece benim hükümetim yaptı. CHP, MHP karşı çıktı. CHP Anayasa Mahkemesine götürdü, büyükşehirin iptalini istedi. Orada da milletin evladı, Allah'tan korkan insan evladı var. 2010'da referandumunda siz yüzde 60'lara yakın evet oyu verdiniz o Anayasa Mahkemesi gitti şimdi gerçek Anayasa Mahkemesi var Türkiye'de, bu da sizin eseriniz. Şimdi büyükşehir yasasını çıkardık, büyükşehirler bütün şehir oldu. Hak önemlidir, hak haklının en mukaddes malıdır, vermezlerse alacaksın tamam mı der şair. Biz büyükşehir yaparken Balıkesir'in menfaatini düşündük. Şimdi ikinci bir formülün üzerinde duruyorlar, yani bir partinin üzerinde oyların toplanması şu tarafa AK Parti'nin seçimle, sandıkla yıkılmayacağını anlayanlar başka bir şeytanlık peşine düştüler. AK Parti kapansın diye dava açtılar kıl payı kurtulduk, para cezası ile kurtardık partiyi. Hazine yardımının yarısı onlara gitti. DYP iktidar partisiydi gitti, Anavatan Partisi iktidar partisiydi gitti, şimdi onların çakmaları var, kimse tanımıyor. Şimdi başka kötü bir işin içindeler. Anadolu'da belden aşağı vurmak diye tabir vardır; Yani ahlaksızlık, edepsizlik, insanları suçlamak, karalamak, duvara çamur atsan tutmazsa da izi kalır demek. Bize hiç yakışmayacak iftiralar atıyorlar. Yolsuzluk diyorlar, suistimal diyorlar, kaset dinletiyorlar ve başımızdaki tertemiz insanı yaralamak, yıkmak istiyorlar. Tayyip beye diz çöktürecekler, AK Parti'yi tökezletecekler. Hükümet gidecek seçimlerden sonra, cumhurbaşkanını seçtirmeyecekler, memleket AK Parti'den kurtulacak. Be hey vicdansız; AK Parti giderse ne gelecek onun yerine? Sizin gelecek haliniz yok, eski darbe dönemleri mi gelecek, eski kaos mu gelecek? Bugünün beti-bereket bittiği zaman bunu hangi hükümet yapacak? Bu bölünmüş yolları yapan hükümet, bu şehir hastanelerini, devlet hastanelerini kuran hükümet, bu barajları, göletleri yapan hükümet, binlerce derslik, çocuklarımızı 30'ar kişilik sınıflarda okutan bu hükümet gidecek; Pahalılığı yüzde 5-6'lara indiren, faizleri yüzde 60'lardan yüzde 7'lere düşüren bu hükümet gidecek de kim gelecek? Soruyorsun; Kim gelirse gelsin diyor. Bu neye benzer, sigarasını yakacak adam da evinin komşusunu ateşe veriyor. Utanmadan, sıkılmadan, yalanla, iftira ile tertemiz bir AK Parti'yi tertemiz bir Başbakanı lekelemeye çalışıyorlar. Hazinenin 25 milyar dolar bürüt rezervini 80 milyar dolara çıkardık. IMF'ye bizden öncekiler yaptı biz 23.5 katrilyon borç ödedik. Zorunlu tasarruftan milletten almışlar almışlar yemişler, geldik ki hazine tam takır kuru bakır. Sizden toplanan 18.5 katrilyonu da son kuruşuna kadar biz ödedik. Biz kahraman insanlarız. Ülkeyi öyle iyi yönettik ki 5 sene öncesi IMF ile yollarımızı ayırdık, geçen mayıs ayında son borcumuzun taksitini 400 milyon dolar ödedik, ellerinden temiz kağıdını aldık. Eskiden 1 milyon dolar borç bulabilmek için bu ülkenin Başbakanları, Bakanları Avrupa kapılarında dolaşırlardı, o zamanın Başbakanları 70 sentte muhtacız derlerdi. 2000-2001 krizini unuttunuz mu? Bir gecede cebimizdeki 100 liranın yarısı gitti. Bunlar 4 tane koyunu yolda kaybederler, geri getiremezler. Bunlar siyasetçi değil, bunlar devlet adamı değil, bunlar iş bilmezler."
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Fethullah Gülen destekçilerinin AK Parti hükümetine karşı bir tuzak içerisinde olduğunu belirterek, "Seçimin ardından artık size kim destek verir, himmetler, yardımlar ne olur düşünün" dedi.
Arınç, "Şimdi birileri bize tuzak kurmaya çalışıyorlar. Yıllardır tanıdığımız hatta sevdiğimiz, pek çok faaliyetlerine destek olduğumuz bazı kişiler de ellerine kağıt parçaları tutuşturmuşlar, AK Parti'ye oy gidecek diye çalışıyorlar. Kapı kapı dolaşıyorlar. Ne kadar oy çalabiliriz onun hesabını yapıyor. Bunlara vereceğiniz cevap bir tavırdır, diyebilirsiniz. Ama sen şunu diyemezsin; 'Ben CHP'ye, MHP'ye oy toplayacağım' diyemezsin, yanlış olur. Dini cemaatler siyasi parti gibi değildir. Siz siyaset düşünemezsiniz. Siz millete eğitim vs. toplumsal faaliyetlerle iyilik yapmaya çalışıyordunuz. Şimdi nasıl olur da AK Parti'ye karşı başkalarının değirmenine su taşırsınız? Bundan sonra seçime 1 hafta kaldı; Böyle yapmaya devam ederseniz seçimi biz kazanırız. Ama artık size yardımlar, himmetler, destekler ne kadar gelir onu da bir düşünün bakalım" diye konuştu.
Büyük bir coşkunun yaşandığı mitingin sonunda Bülent Arınç, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ahmet Edip Uğur, AK Parti Karesi Belediye Başkan Adayı Yücel Yılmaz, AK Parti Altıeylül Belediye Başkan Adayı Zekai Kafaoğlu, AK Parti Milletvekili Tülay Babuşçu, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Hülya Kamçı, eski milletvekili Ayşe Akbaş ile birlikte halkı selamladı. Platformdan ayrılan Bülent Arınç yakındaki Balıkesir kubbeli Kayabey Ortaöğrenim Erkek Öğrenci Yurduna girdi. Bülent Arınç buradaki yönetici ve öğrencilerle sohbet ettikten sonra Balıkesir Havaalanından özel uçakla Ankara'ya hareket etti.