Metsamor Bölgeye Tehlike Saçıyor!
Olası bir patlama soncunda başta Kars ve Iğdır olmak üzere Türkiye’nin yarısı nükleer tehlike altında.
Ermenistan sınırında eski teknoloji ürünü Metzamor Nükler Santrali’nin etkileri nedeniyle Iğdır’da kanser vakalarında artış gözlendiği iddia edildi.
En son Karakoyunlu ilçesinde Kasım Tuzluca isimli şahsın da kanserden öldüğü belirtildi. Iğdır’da kanser vakaları büyük artış gösterirken, kanser, yaşlı-genç demeden ölüm nedenleri arasında ilk sırada olmaya devam ediyor.
Azerbaycan Evi Derneği Başkanı Gazeteci Serdar Ünsal, resmi olmasına rağmen kabul edilmeyen istatistikî bilgilere göre, her yıl Iğdır’da ve 200 diğer illerde 150 civarında kişiye kanser teşhisi konulduğunu söyledi.
Iğdır Devlet Hastanesi’ne tedavi amaçlı giden ve hayatını kaybeden kişi sayısının bir hayli fazla olduğunu ifade eden Ünsal, 180.000 nüfuslu bir ilde, yılda kanser nedeniyle ölen kişi sayısı Iğdır Devlet Hastanesi kayıtlarına göre 300 civarında. İl dışında tedavi gören ve orda ölüp Iğdır’a getirilen kanser vakası da en az 300 civarındadır. En son Karakoyunlu ilçesinde 53 yaşındaki Kasım Tuzluca akciğer kanserinden hayatını kaybetmiştir. Bununla birlikte tespit edemediğimiz çok sayıda insan 7 ay içinde kanserden hayatını kaybetti. Edindiğimiz bilgiye göre, 1990’lı yıllarda Iğdır ilinde 15-20 kanser vakası, 2000’li yıllarda 30-40 kanser vakası ve 2010-2011-2012 yılında ise her yıl 300 civarında kanser vakasının görülüyor.”şeklinde konuştu.
Hastane kayıtları halka açıklansın
Iğdır Azerbaycan Evi Derneği Başkanı Gazeteci Serdar Ünsal” Halktan bir şeyleri saklamanın bir manası yok. Daha geçenlerde Türkiye Atom Enerjisi yaptığı açıklama da, Iğdır’ı kastederek, sınır illerimizde herhangi bir sıkıntı yok demişti. Yok demekle yok olmuyor. Haziran ayında Iğdır’a gelerek çeşitli yerlerde ölçüm yapıp toprak numunesi aldılar. Yeni ölçüm cihazları koydular. Hastane kayıtlarının halka açıklanması gerekiyor. Hatta bir tek Iğdır Devlet Hastanesi kayıtları da yetmez. Erzurum, Ankara ve İstanbul’da tedavi görürken yaşamını yitirenlerin de kayda geçirilmesi gerekmektedir… Ermenistan’da bulunan Metzamor nükleer santrali 1988 yılında yaşadığı 6.9 şiddetinde bir depremde hasar gördüğü için derhal kapatılıyor. 1990 yıllarında Iğdır’da kanser vakası 15-20, ilerleyen yıllarda hasar gören Metzamor 1995 yılında tekrar faaliyete sokuluyor. Yine hastane kayıtlarına göre 2000 binli yıllarda kanser vakası artışa geçiyor ve 40-50 kişinin kanser teşhisi ile hastaneye başvurduğu görülüyor. Hasarlı Metzamor çalışmaya devam ederken bu kez kanser vakası inanılmaz bir artış göstererek 300’lerde seyretmeye başlıyor. Çernobil vakası da aynı olmadı mı yıllar sonra etkileri görüldü. Metzamor’un etkileri de 10 yıldan fazladır görülüyor. Kadınlar hamile kalamıyor. Düşük doğumlar oluyor. Özürlü doğumlar var. Hayvanlarda sakat özürlü doğum sebze ve meyvelerde büyük değişim var. “dedi.
Kanser vakaları artıyor
Iğdır’a bağlı Karakoyunlu ilçesi Belediye başkanı Ziyatali Deliktaş ta konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Iğdır da kanser vakaları çok en son Kasım Tuzluca isimli vatandaşımız akciğer kanserinden öldü. Her geçen gün kanserli ölüm vakaları artıyor. Kanser vakalarının inanılmaz düzeyde artış göstermesi, doğal olarak halkın tepkisine neden olmaktadır. Öğle bir aile yoktur ki ailesinde kanserden yaşamını yitiren olmasın… Bu durumun mutlaka masaya yatırılması gerekmektedir. Yaşanan gelişmelerden halkımızın bilgilendirilmesi gerekmektedir. 1995 yılında üretime başlayan Türkiye-Ermenistan sınırındaki Metzamor nükleer santrali, miadını doldurmasına rağmen faaliyetine devam ederek başta Iğdır olmak üzere Kars, Ardahan, Ağrı ve Erzurum illerine büyük tehlike saçıyor. İlkel şartlarda üretimini sürdürmesi nedeniyle bölgede korku yaratan Metzamor' un fay hattı üzerinde olması da yaşanan korkuları iki katına çıkarıyor. Son dönemlerde doğuda yaşanan depremlerin yakın bir gelecekte de bu bölgede meydana gelebileceği endişesi halkı tedirgin ediyor. Olası bir depremde nükleer santralin zarar görmesi, bu bölgede nükleer bir depremin yaşanması anlamına gelecek. Yerli ve yabancı bir çok uzman, santralin bir an önce kapatılması gerektiğini savunurken, tepkilere kulak tıkayan Ermenistan, Uluslararası Atom Kurumu'ndan santralin çalışması için 10 yıllık ek bir süre daha almış durumda. Acilen kapatılmalıdır. Bu konuda herkesi göreve çağırıyoruz”.