Dede Korkut Eğitim Fakültesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği 4. Öğrencilerinden Güllüşah Sango, Zeynep Döşkaya, Yağmur Yıldırımel ve Esma Aydın "Sosyal Proje Geliştirme Dersi" kapsamında Doç. Dr. Yaşar Kop öncülüğünde, "Tek Vatan Tek Aileyiz" isimli proje geliştirdi.
Kendilerini, "Bayrak Sevdalıları" olarak tanıtan öğrenciler yaptıkları açıklamada; "Karslı olup da şehit olan askerlerimizin ailelerine minnet borcumuzun farkında olunduğunu ve her zaman yanlarında olduğumuzu hissettirmek istedik. Bu topraklar üzerinde yaşayan her bir ferdin geçmişten bugüne bu vatanın ne zorluklarla korunduğu bilincini kazanması gerekmektedir. Bizlerde bu bilinci yerleştirmek ve vatan toprağının ne denli kıymetli olduğunu ne acılar yaşanarak korunduğunu bu projeyle farkındalık meydana getirerek göstermeğe çalıştık. Şehitlerimiz aileleri onlardan bize kalan yegane değerli emanetlerdir" dediler.
Öğrenciler, "Yazdığımız mektupların ailelerin eline geçmesi adına şahadet tarihleri son 15 ile 20 yıl arasında olanları tespit edip mektup yazmaya özen gösterdik. Tüm bu hususları göz önünde bulundurarak belirlediğimiz 26 ailemize mektuplarımızı yazıp gönderdik" diye konuştular.
Doç. Dr. Yaşar Kop da projenin amacını şu şekilde dile getirdi: "Bizler bu projeyle temelde iki hedef belirledik. Birinci hedefimiz bu toprakların birliğini korumak ve bu vatan üzerinde tek bir bayrağın dalgalanması için bu uğurda en kıymetli varlıkları olan evlatlarını feda etmiş şehit ailelerimize bir nebze olsun minnetlerimizi bildirebilmek, onları asla unutmadığımızı hatırlatmaktır. İkinci hedefimiz ise bu projeyi gören herkesin milli değerlerimiz adına bilinç kazanmasını sağlamaktır. Bu toprakları korumak adına insanların evlatlarını feda ettiğini ve bu topraklar üzerinde yaşayan her bir ferdin bunun ne kadar büyük bir fedakârlık olduğu bilincine varıp bu bilinçle ülkesine, vatanına ve bayrağına sahip çıkması gerektiği fikrini tekrar hatırlatmaktır."
Başta kendileri ile beraber verdiği tüm emekler için proje sorumlusu Doç. Dr. Yaşar Kop'a, projeye destek veren Kars'ta mevcut iki farklı şehitler derneğinin tüm yöneticilerine, PTT Müdürü Hakan Tan ve Kafkas Üniversitesi Dede Korkut Eğitim Fakültesi Dekanlığına teşekkür eden öğrenciler, son olarak, ne şehitleri ne de şehit ailelerini asla unutmayacaklarını, sadece bir gün değil her gün yanlarında olduklarını ve olacaklarını dile getirdiler.
Yazılan toplam 26 mektuptan bazıları ise şöyle;
"Bu mektubu aslında sadece kendi adıma değil herkes adına yazmak istedim. Binlerce şehidimizden biri olan oğlunuz şehit Alparslan Kaya'yı rahmet ve minnetle anıyoruz. Bugün bu topraklarda özgürce yaşayabiliyorsak bunu bu vatan için canını feda eden şehitlerimize ve onları yetiştiren siz değerli ailelerine borçluyuz. Hakkınızı ödeyemeyiz ama acınızı bizde yüreğimizde hissediyoruz. Tarih boyunca bu topraklar çok büyük kayıplar yaşamış çok büyük acılara sahne olmuştur. Ancak bu millet asla vatan savunmasından vazgeçmedi ne geçmişte ne de bugün. Zaten bu toprakların bu kadar kıymetli olmasının nedeni uğruna bu kadar can feda etmiş olmamızdır. Kurtuluş savaşında tek yürek olup vatanın her karışını canı pahasına koruyan kahraman milletimiz nasıl destan yazdıysa bugünde sizlerin yetiştirdiği evlatlar atalarından kalan bu toprakları aynı vatan bilinciyle korumaktadır. Bizler bu ülkede yaşayan her bir fert siz şehit ailelerine minnettarız. Biliyorum ki başınız her zaman dik. Sizin oğlunuz ve bu toprakları korumak için canını feda eden hiç kimse ölü değil şehittir. Bu vatan var olduğu sürece de tüm şehitlerimiz bu ülkede yaşayan her kesin yüreğinde ilelebet var olacaktır. Tarih boyunca bu toprakları ele geçirmek isteyen herkese karşı nasıl tek beden tek yürek savunma göstermişsek bugünde adı Türkiye olan tek bir aile olarak siz değerli büyüğümüzün yanındayız. Siz sadece şehidimizin değil bizimde ailemizsiniz. Bu ülkenin tek bir karışı verilemeyecek kadar değerliyse eğer uğruna feda ettiğimiz canlar içindir. Sizler bize şehitlerimizden emanetsiniz millet olarak her zaman size minnettarız ve yanındayız. Bizler size olan borcumuzu asla ödeyemeyiz. Ancak bir an olsun bu minnettarlığı unutmayacak aldığımız her nefeste değerli şehitlerimize olan borcumuzun bilincinde olacağız. Siz ki bu vatan için biricik evladınızı vatan savunmasında kaybetmiş bir babasınız. Bir gün değil her gün yanınızdayız bizler. Oğlunuz atalarımızdan kalan vatanı aynı nasıl koruduysa bizlerde onun emaneti olan siz değerli büyüğümüzü aynı bilinçle yalnız bırakmak istemedik. Bugün bu vatan bu bayrak altında yaşayan her bir fert size çok şey borçlu ve her zaman yanınızdayız. Satırlarımın sonuna gelirken siz değerli büyüğümün ellerinden öper tüm şehitlerimize ve oğlunuza Allahtan rahmet dilerim. Sağlıcakla kalın."
"Sevgili Anneciğim;
Bu mektuba böyle başladığım için şaşıracaksınız belki de. Kim acaba bu diyeceksiniz muhtemelen. Bu toprak için feda ettiğiniz oğlunuzun yerini tutamam elbette. Ama size minnettar olan birçok evladınızın olduğunu hatırlatmak istedim. Aramızdaki bağ her ne kadar biyolojik olarak ispatlanamasa da hem can bağı hem de milli duygularla bağlıyız birbirimize. Hali vaktinizin yerinde olduğunu umuyorum. Anneler günü vesilesiyle size bu mektubu yazmak istedim. Niyetim sizi üzmek değil. Haddimi aştıysam kusuruma bakma. Ağlıyorsan eğer sil gözyaşlarını. Anneler günün kutlu olsun. Bu sözlerimi yanına gelip gözlerinin içine bakarak söylemeyi o kadar çok isterdim ki. Maalesef koşullar buna imkan tanımıyor. Ama olsun ruhumda filizlendi bakışların. Ben senin bu mektubu okurken sanki yanındaymışım gibi hissetmeni umuyorum. Bu mektubumu çöle yağmış bir yağmur gibi nitelendirebilirsiniz. Fakat unutmayın ki çöl hep bir yağmur bekler. Umarım mektubumda beklentilerinizi birazcık dahi olsa karşılamış sizin bir nebze de olsa tebessüm etmenize yardımcı olmuştur. Mektubumun sonuna doğru yaklaşırken sizlerden tek bir ricamız var. Bizlerden umudunuzu kesmeyin ve hakkınızı helâl edin. Ellerinizden öper size ve ailenize sağlıklı bir ömür dilerim."
"Sevgili Babacığım;
Mektubuma böyle başladığım için beni bağışlayın. Ama siz sadece benim değil daha nicelerinin baba olarak bildiği birisiniz. Bu vatan uğruna şahadet şerbetini içmeyi Allah hepimize nasip eylesin. Nisa Suresi 74. Ayette "de bahsedildiği üzere "O halde dünya hayatını verip ahireti almak isteyen samimi mü'minler Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşır da öldürülür veya galip gelirse, biz ona pek yakında büyük bir mükâfat vereceğiz." Oğlunuz vermiş olduğu mücadele ile bu şerefe nail olmuştur. Bu uğurda nice evlatları, anneleri, babaları ve bu toprakları koruma görevini canı pahasına üstlenmiştir. Boşuna dememişler Kahraman Türk Evladı diye. Oğlunuzla milyonlarca insan iftihar etmekte ve ona minnettar. Bu vatan uğruna feda ettiğimiz canları bizler ölü olarak nitelendiremeyiz. Onlar bu vatanın toprağına can oldular, can verdiler. Bütün güzelliklerin toprakta olması buna işaret değil midir zaten? Pencereden baktığımızda dışarıda yıkık dökük binalar yerine rengarenk çiçekleri görebiliyorsak eğer bu sizlerin kahraman evlatları sayesindedir. Onlara çok şey borçluyuz. Bizlere hakkınızı helâl ediniz. Ellerinizden öper size ve ailenize sağlıklı ömürler dilerim."