VEKİLİ AĞLATAN SORU
AK Parti Kars Milletvekili Prof. Dr. Yunus Kılıç dün Ankara'dan gelir gelmez kadını evinde ziyaret etti. Ziyaretinde kadının, “Sizi arayacaktım ama telefonuma bakmazsınız diye korktum” demesi üzerine Milletvekili Yunus Kılıç ağlamaya başladı. Behice Altundaşlar, “Kaç kez aramak istedim ama cesaret edemedim. Dedim acaba bir şey der mi, ilgilenir mi, cevap verir mi?, vermez mi? diye düşündüm” dedi. Bu sıra ağlamaya başlayan Vekil Kılıç, “Aramanız lazım. Yani bizi herkes arıyor zaten asıl sizin arayıp ulaşmanız lazım.” diye konuştu. Behice Altundaşlar, “24 saat engelli kızım Şafakla birlikteyim. Hiç kimsem yoktur. Tek başıma kalmışım. Bir kapımı açan bile yok. Allah’tan başka kimsem yoktur. Geçen yıl analı-kızlı 40 gün hasta yattık bir gün kimse kapımızı çalıp bir yudum su vermedi. Engelli kızım Şafak bile açılıktan bağırıyordu. Yarım limon bulmuş onu yemişti.” şeklinde ağlayarak derdini anlattı.
“DEVLET VAR ARKANIZDA”
Milletvekili Yunus Kılıç’ın, “Devlet var arkanızda yeter ki sizden haberi olsun. Her gün bizim gelmemiz lazım. Biz gelemiyorsak bu bizim ayıbımızdır. İz ber kere geldiğiniz zaman yeterlidir. Eğen gelememişsek bu bizim kusurumuzdur. Allah sana sabır ve sıhhat versin. Bende senin durumundan ilk defa haberdar oluyorum. Allah sana güç versin. Devlet her zaman yanında özellikle de böyle zamanlarda senin yanında. Unu anlayamayanlar varsa, bu işleri sizden esirgeyen varsa o bunun önemini anlayamamış demektir. Devlet bunun için vardır. Devlet zenginin yanında değil, fakirin, fukaranın, kimsesizin, ihtiyaçlının yanında olursa devlet olur. Senin haberin televizyonda çıkınca bazı işadamları hayırseverler eni de aradılar. Bende bu haber üzerine bugün uçakla Kars’a geldim ve seni ziyaret ediyorum.” demesi üzerine de Behice Altundaşlar, “Allah sizden razı olsun. Bu Şafak engelli ama benim evladım. Evlat Hiçbir şeye benzemez. Be eşya değil ki kaldırıp atayım. Bu benim evladım, canım, ciğerim. Ben kömür istedim vermediler ki ‘Şafak seninledir’ diye. Ben ne yapayım kaldırıp bunu çöpe mi atayım.” dedi.
BEN EVLADIMA KÖMÜR İÇİN Mİ BAKIYORUM?
Devletten hiçbir yardım almasa bile evladına örü boyunca gözü gibi bakacağını söyleyen Behice Altundaşlar, “Yeni şimdi ben evladıma kömür için mi bakıyorum?. Devlet bana kömür vermez ise ben evladıma b.akmayacak mıyım? Elbette ki yine bakacağım. Ben ona ömrüm boyunca canı gönülden bakacağım. Dünya bir yana benim evlatlarım bir yana. Babası (Erdal) bunun üzüntüsünden öldü. Şimdi Şafak’ın engelli maaşı bazen bahane ediliyor onu yüzüme vuruyorlar. O da ortada kızım yüzde 100 engelli. Ben ne yiyecek için ne devletin parası için evladıma bakıyorum. O benim canımın parçasıdır. Devlet yardım verse de vermese de ben o da bakmak zorundayım. Gece sabaha kadar 10 kez kalkıp bakıyorum ki nefes alıp veriyor mu?. Engelli, benim için sağlıklı insanlardan daha önemli. Çünkü o bakıma muhtaç. Annenin eline bakıyor ki bir şey verirse yiye vermezse yiyemez. Rahmetli babası sanki gökten inmiş bir melek gibiydi Şafak’a o kadar güzel bakıyordu ki. Dünya bir yanaydı onun için Şafak bir yanaydı. Şafak’ın derdi de eşimi alıp götürdü bizden. İki çocuğum ve kocamdan başka kimsem yoktu. Kocamı toprak aldı bizde kaldık böyle sefalet içinde. Allah beterinden korusun.” ifadesini kullandı.
ANNESİ ŞAFAK’IN YANINDAN, ŞAFAK’DA ANNESİNİN YANINDAN AYRILMIYOR
Zihinsel ve Bedensel engelli Şafak Altundaşlar (32), kendisiyle 31 yıldır yakından ilgilenen annesinin yanından bir an bile ayrılmıyor. Röportaj sırasında bile annesinin anına gelen, sarılıp öpen ve boynuna sarılan Şafak, annesinin elini tutarak evden çıkmasını bile istemiyor. Hayatta tek güvencesi olan annesinin bir an bile yanından ayrılmasına tahammül edemeyen Şafak, annesi kaybolur, kendisine yalnız kalır diye çok korkuyor.
ŞAFAK SADECE “ALLAH” DİYEBİLİYOR
Hiç konuşamayan Şafak, sürekli acı çekiyor. Tırnaklarıyla vücudunu yaralıyor, elleriyle yüzüne ve başına vuruyor, elbiseleri sürekli yırtıyor. Bunca acının içinde onu rahatlatan tek şey ise “Allah” demesi. Her acı çektiğinde “Allah, Allah…” diyerek inliyor.
AİLENİN SIKINTILARI TEK TEK GİDERİLİYOR
Milletvekili Yunus Kılıç ailenin yaşadığı evi, içinde bulundukları ortamı ve sıkıntılarını görüp gerekli incelemeleri tamamladıktan sonra kadına evin boyası ve tamir işleri ile ilgilenip bir de çamaşır makinesi alacağını söyledi. Ayrıca, ailenin diğer sorunlarıyla ve banka kredi borçlarıyla ilgili de gerekli çalışmaları yapacağını ve yakından ilgileneceğini söyleyerek evden ayrıldı.
EŞİNDEN KALAN KREDİ BORÇLARI
52 yaşındaki Behice Altundaşlar Fırat (28) ve engelli kızı Şafak’la (32) birlikte Kars’ın Halitpaşa Mahallesi Ziya Ağa Sokak Numara: 2’de ölen eşine ait evde oturuyor. Esnaf eşi Erdal Altudaşlar 5 yıl önce iki bankadan 8 bin TL kredi aldıktan sonra geçirdiği bir rahatsızlık sonucu hayatını kaybetti. Eşinin ölümünden sonra borçlarda kendisine kalan Behice Altundaşlar, 5 yıldır eşinin kredi borcunu ödemek için akla karayı seçiyor. Yüzde 100 engelli kızının maaşıyla tüm borçları yüklenen fekadar anne, eşinden kalan 3 bin TL Bağkur ve 5 bin TL Maliye borçlarını da yatırmak zorunda kaldı. Engelli kızı Şafak’ın 3 aylık 850 TL engelli maaşı ve 600 TL bakım parasıyla borçları edemeye çalışıyor. Aradan geçen süre içinde bankalardan alınan 8 bin TL’nin faizleriyle birlikte 30 bin TL olması anneyi tamamen çaresizliğe itti.
kha