Barış, huzur, kardeşlik, paylaşma-dayanışma, birlik-beraberlik, mutluluk gibi faziletli duyguları en yoğun şekilde yaşadığımız, rahmet, mağfiret ve bereket ayı olan Ramazan’ı idrak etmiş olarak bir Ramazan Bayramı’na daha erişmiş bulunmaktayız.
Bayram, birlik-beraberliğin ve millet olma bilincinin kuvvetlendiği, kırgınlıkların ve küskünlüklerin unutulduğu, insanları manevi bakımdan en üst seviyelere çıkaran özel gün demektir. Bayramlarımızın en önemli özelliği, yakınlarımızın ve bayram yapamayanların kederine, acısına ortak olmak, yaralarını sarabilmek, ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşmak ve yaşanan bayram sevincini en geniş anlamda paylaşabilmektir. Bu açıdan; vatandaşlarımızın Ramazan Bayramı'nı anlamına ve amacına uygun olarak kutlamasını temenni ediyorum.
Unutulmamalıdır ki; bizi bu topraklar üzerinde güçlü kılan, vatandaşlarımızın birbirine gönülden bağlılığı, büyük milletimizin yardımseverliği, milli birlik ve beraberliğimize olan sarsılmaz sadakatidir. Türk Milleti olarak, toplumsal huzur ve barışımızı, siyasi ve ekonomik istikrarımızı bundan sonra da özenle korumalı, daha da güçlendirmek için hep birlikte, bütün zorlukların üstesinden gelmeli ve bütün engelleri aşma azim ve kararlılığını göstermeli, bunun için de var gücümüzle çalışmalıyız.
Bu duygu ve düşüncelerle; başta Kars’lı hemşehrilerim olmak üzere tüm vatandaşlarımızın mübarek Ramazan Bayramı'nı en içten dileklerimle kutlarken; bu kutlu bayramın aziz milletimize, tüm insanlığa barış, kardeşlik, hoşgörü ve huzur getirmesini temenni ederim.