İstanbul'da 1509 ve 1766 büyük depremlerinin arasında 257 yıl olduğunu, Kuzey Anadolu fay hattındaki depremin üzerinden ise 258 yıl geçtiğini ifade eden Japon Deprem Uzmanı Yoshinori Moriwaki, "Özellikle İstanbul için hazır olmamız gerekiyor. Depremin gelmeyeceğini söyleyen 2 hoca var ama bizim kendimizin de binalarımızın da bir an önce depreme hazırlanması gerekiyor" dedi.
Bursa Teknik Üniversitesinde düzenlenen Yenilikçi Yapı Zirvesi'nde konuşan Japon Deprem Uzmanı Yoshinori Moriwaki, Türkiye'nin depremle yaşamayı öğrenmesi, küçük yaşta eğitimlerin verilmesi ve depreme dayanıklı binaların inşa edilmesi üzerine öğrencilere bilgiler verdi. Türkiye'de Kuzey Anadolu fay hattında 1766 yılında İstanbul'da 7,1 büyüklüğünde deprem olduğunu hatırlatan Yoshinori Moriwaki, "Bu depremler tekrar tekrar geliyor. İstanbul'u etkileyen 1509 yılındaki depremden 257 yıl sonra 1766 yılında meydana gelmiş. 1766 yılındaki depremin üzerinden ise 258 yıl geçti. Büyük depremlerin 250 senede bir geldiği görülüyor. Yani fay hatlarının enerjisini biriktirdiğini görüyoruz. Artık hazır olmamız gerekiyor. Depremin gelmeyeceğini söyleyen 2 hoca var ama bizim kendimizin de binalarımızın da bir an önce depreme hazırlanması gerekiyor" dedi.
Türkiye'nin birçok yerinde yaşanan depremlerle ilgili neler yapılması gerektiği hakkında da bilgi veren Moriwaki, "Çanakkale'de 2024 yılında 4,9 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Bu bölgede günde 20-30 kere küçük depremler oluyor ama ileride büyük bir deprem olabilir. Çanakkale tarafının da tehlikeli olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü yaşanan küçük depremler olabilecek büyük depremlerin önüne geçmiyor" şeklinde konuştu.
Bursa'da ortaya çıkan yeni fay hattıyla ilgili de konuşan Moriwaki, "Bu fay hattını görmenin önemi yok. Kimse endişelenmesin. Japonya'da yüzde 60'dan fazla yeni fay hattından deprem meydana geliyor. Türkiye'de fay hattı varsa deprem geliyor diye biliniyor. Aslında görülmeyen yerde de fay hatları var. Kaynamış yumurtayı düşünün, ilk vurduğunuzda birkaç çatlak oluşuyor. Daha sonra vurduğunuzda ise sağlam olan yerler de çatlamaya başlıyor. Birçok çatlak meydana geliyor" dedi.
Dünya ortalamasına göre, 5,5 büyüklüğündeki depremler metrekare üzerinden hesaplandığında, Japonya'nın 6'ncı, Türkiye'nin ise 17'nci sırada yer aldığını ifade eden Moriwaki, "Deprem, Türkiye'de var ama çok değil. Türkiye'de en büyük deprem 7,9 büyüklüğünde meydana gelmiş ama o fay hattı Endonezya'dan başlayıp İspanya'ya kadar uzanıyor. Ancak yine de büyük depreme hazır olmamız gerekiyor. Türkiye'de mimarı ve mühendisi statik hesabı bilmiyor veya zayıf olarak görüyorum. Depreme can kaybından bakınca, Türkiye 3'üncü sırada yer alıyor. Japonya ise deprem ihtimallerinin yüksek olmasına rağmen 7'nci sırada yer alıyor. Tabi bir de bu hayatını kaybedenlerin depremden değil, tsunami, yangın veya diğer olaylar sebebiyle öldüğü tespit edildi. 2011 yılında yaşanan depremde, 20 bine yakın insan hayatını kaybetti. Bunların sadece bin tanesi deprem sebebiyle vefat etti. 19 bin kişi ise tsunami sebebiyle hayatını kaybetti. Türkiye'de ise çok deprem olmamasına rağmen dünya sıralamasında 3'üncü sırada yer alıyor. Bunun çözümü ise bizden geçiyor" diye konuştu.
Türkiye'deki 21 milyon yapı stokunun yüzde 50'sinin izinsiz olarak kaçak yapıdan oluştuğuna dikkat çeken Moriwaki, "İzinsiz ve kaçak yapının oluşmaması için bizim çalışmamız gerekiyor. İmar barışı aflarının bir daha olmaması gerekiyor. Senede 1 kere yapılan tatbikatlar yetersiz. Sadece belli gruplara bunların yapılmamışı gerekiyor. Bunu anaokulundan itibaren insanlara anlatılması ve uygulamasının yapılması gerekiyor. Çocuklar duymasın veya görmesin gibi onlardan saklamamak gerekiyor. Bilmediği için panik oluyorlar" dedi.