İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu dönemde ihaleye fesat karıştırdığı iddiasıyla yargılandığı davanın görülmesine devam edildi. Mahkeme ara kararında dosyanın mütalaasını hazırlaması için cumhuriyet savcısına gönderilmesine hükmetti.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu dönemde ihaleye fesat karıştırdığı iddiasıyla iddianame düzenlenmişti. İmamoğlu ve 6 belediye çalışanının yargılandığı davanın görülmesine devam edildi. Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada bir kısım tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada hakim, dosyayı bilirkişinin incelediğini ve rapor hazırladığını belirtti.
Söz verilen İçişleri Bakanlığı avukatı, bilirkişi raporuna itiraz ettiklerini ve yazılı olarak dosyaya sundukları dilekçelerini tekrar ettiklerini söyledi. Sanık Ekrem İmamoğlu'nun avukatlarından Kemal Polat ise, "İki ayrı heyetten bilirkişi raporu alınmıştır. Suç unsuru olmadığı ortaya çıkmıştır. Beraat kararı verilmesini talep ederiz" dedi.
Görüşü sorulan cumhuriyet savcısı ise bilirkişi raporlarının incelenmesi sonucu suça konu olayda kamu zararının tespit edilmediğinin anlaşıldığını belirtti. Cumhuriyet savcısı "ihaleye fesat karıştırma" suçunun 3. fıkrasının b bendinde yer alan "kamu kurumu veya kuruluşu açısından bir zarar meydana gelmemiş ise, fail hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur" maddesinin uygulanması gerektiğini ifade etti. Savcı, sanıklar hakkında ek savunma verilmesini de talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme, İçişleri Bakanlığı avukatının bilirkişi raporuna yaptığı itirazın reddine karar verdi. Hakim, dosyanın mütalaasını hazırlaması için cumhuriyet savcısına gönderilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
İddianameden
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu dönemde şartları karşılamayan bir firmaya ihale vermek suretiyle ihaleye fesat karıştırdığı iddiasıyla soruşturma başlatılmıştı. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma sonunda hazırlanan iddianamede, İçişleri Bakanlığı "ihbar eden" olarak, Ekrem İmamoğlu, Cem Ülken, Fidan Gül, Hasan Çetin, Hilal Çuhadar, Mehmet Hepgül ve Türkan Demirel Dişisağlam ise "şüpheli" sıfatıyla yer almıştı. İddianamede 2015 yılında Beylikdüzü Belediye Başkanlığı tarafından "Kültür Merkezlerinde Personel Çalıştırılması ve Kültür Sanat Organizasyonları Hizmet Alım İşi" ihalesinde, sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettikleri aktarılmıştı. Düzenlenen iddianamede, "Şüphelilerin ihale alıcısı bir firma lehine ancak kamu zararına neden olacak şekilde, ihaleye katılma yeterliğine veya şartlarına sahip olmayan kişilerin ihaleye katılmasını sağlamak ve teklif edilen malları, şartnamesinde belirtilen niteliklere sahip olmadığı halde, sahip olduğundan bahisle değerlendirmeye almak eylemlerinde bulunarak kamu kurumu statüsüne haiz Beylikdüzü Belediye Başkanlığı'nın 250 bin 86 TL fazladan para ödemesine ve neticede 250 bin 86 TL tutarında kamu zararına neden olarak üzerlerine atılı "ihaleye fesat karıştırma" suçunu işledikleri anlaşılmıştır" ifadeleri kullanılmıştı. Bilirkişi raporunda ise idare tarafından kanuna aykırı şekilde yüklenici ile ek sözleşme yapıldığı, yükleniciye KDV dahil 250 bin 86 TL tutarında haksız fazla ödeme yapılarak kamu zararına sebep olunduğu belirtilmişti. Öte yandan şüpheliler tarafından şartnamede açıkça belirtilen niteliklere sahip olmayan firma lehine ihalenin sonuçlandırılması eyleminin suç teşkil ettiği, sanıkların katılım şartı ile teknik şartnamede aranan kriterleri sağlamadığı, sabit olan ilgili firmanın bu durumunu fikir ve eylem birliği içerisinde hareket etmek suretiyle diğer ihale isteklilerinden gizleyerek ve ihale isteklilerini hataya düşürmek suretiyle suçun maddi unsurunun gerçekleştiği aktarılmıştı.
İddianamede, "Soruşturmaya konu yapılan ihale sürecinde işin sürdürebilirliği noktasında ihaleye katılım şartı ile teknik şartnameye yeterlilik şartını ilk aşamada dahi sağlayamayan firmanın lehine ihalenin sonuçlanmasının bir sonucu olarak, firmanın idare ile yaptığı 19 Şubat 2016 tarihli sözleşmenin 14/3. maddesine açıkça aykırı şekilde firma lehine olacak şekilde fakat kanun ve yönetmeliklere aykırı olarak ek sözleşme yapılması ile doğan zarar, kamu zararı olarak kabul edilmelidir" denilmişti. Hazırlanan iddianamede, İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu 7 kişinin "ihaleye fesat karıştırma" suçundan 3'er yıldan 7'şer yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti. Ayrıca 7 kişi hakkında Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi gereğince siyasi yasak uygulanması da istenmişti.