Duru’dan ‘Tarih’ Ziyaretleri...

Kars Kağızman Kaymakamı Kemal Duru, Kağızman Özel İdare Müdürü Hüseyin Yıldız ve Kağızman Gıda Tarım Müdürü Bekir Çapan, Ağrı Doğubeyazıt'a giderek. Osmanlı mimarisinin en seçkin örneklerinden biri olarak kabul edilen İshak Paşa Sarayı'nda ziyarette bulun

Duru’dan ‘Tarih’ Ziyaretleri...

Kars Kağızman Kaymakamı Kemal Duru, Kağızman Özel İdare Müdürü Hüseyin Yıldız ve Kağızman Gıda Tarım Müdürü Bekir Çapan, Ağrı Doğubeyazıt’a giderek. Osmanlı mimarisinin en seçkin örneklerinden biri olarak kabul edilen İshak Paşa Sarayı’nda ziyarette bulundular,

AHMEDİ HANİ BABA TÜRBESİ’Nİ ZİYARET

Kağızman Kaymakamı Kemal Duru ve beraberindekiler, İshak Paşa Sarayı’nın ardından, Ahmedi Hani Baba Türbesi’ni ziyaret etti ve daha sonra Iğdır’a geçtiler.

İSHAK PAŞA SARAYI

Doğubeyazıt’a 5 kilometre mesafede, ovaya hâkim yüksek bir tepenin üzerine kurulmuş, 116 odası olan saray; türbesi, camisi, surları, iç ve dış avluları, divan ve harem salonları ve koğuşları ile aslında bir bey kalesidir. Birinci Dünya Savaşı’na kadar Beyazıt Sancağı bu saraydan yönetilmiştir. İstanbul’daki Topkapı Sarayı’nın ardından dönemin en ünlü sarayı olarak bilinmektedir. Sarayın yapımı, 1685’te Doğubeyazıt Sancak Beyi Çolak Abdi Paşa tarafından başlatılmış, oğlu Çıldır Valisi İshak Paşa döneminde devam edilmiş ve saray, torunu Mehmet Paşa tarafından 1784’te bitirilmiştir. Ahıskalı ustalarca yapılan saray, 7.600 m² alana kurulmuştur.

İshak Paşa Sarayı, Türkistan, Selçuklu ve Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerini birleştiren nadide bir eserdir. Dünyanın kalorifer sistemi döşenen ilk sarayı olduğu söylenmektedir.

AHMEDİ HANİ BABA TÜRBESİ

1651 yılında doğan ve 1707 yılında vefat ettiği tahmin edilen Ahmedi Hani’ye ait olan türbe, Doğubeyazıt’a 8 kilometre mesafede, İshak Paşa Sarayı’nın üst kısmındadır. Türbede yatan Ahmedi Hani, bilgin ve edebiyatçı kişiliğiyle bilinir. Ahmedi Hani, müderrislik ve İshak Paşa Sarayı’nda kâtiplik yapmıştır. Hakkâri’nin Han köyünden Doğubeyazıt’a geldiği söylenen Ahmedi Hani, ünlü “Mem-u Zin” adlı eserin yazarıdır. Ahmedi Hani bu eserde, Emir Zeyneddin’in güzellikleriyle dillere destan olan Zin ve Sili adlı iki kız kardeşin Memo ve Taceddin adındaki iki gençle olan aşklarını şiir şeklinde anlatır. Eser aynı adla sinemaya da uyarlanmıştır. kha

Kağızmanhaber Haberleri