Kars Sarıkamış Orman İşletme Müdürlüğü, Boyalı Orman İşletme Şefliğinin Doğanpınar mevkiinde bulunan Sarıçam ağaçlarında “Doğal Gençleştirme” çalışması başlattı.
Sarıkamış Orman İşletme Müdürü Ayhan Deligöz; Doğanpınar mevkiindeki gençleştirme çalışması yapılan alanda Kaymakam Erdoğan Turan Ermiş, Belediye Başkanı İlhan Özbilen ve kurum amirlerine doğal ortamda brifing verdi.
Deligöz, amaçlarının yaşını doldurmuş sarıçam ağaçlarının alınarak, ormanlık alan içerisinde gençlik elde etmek için böyle bir çalışma başlattıklarını söyledi.
Yaşlı ağaçlardan kozalak toplanarak tohum elde ettiklerini belirten Deligöz, “Her yıl Sarıkamış Orman İşletme Müdürlüğüne bağlı ormanlık alanda yaptığımız gençleştirme çalışmalarına bu yıl Boyalı bölgesinde Doğanpınar mevkiinde 9 ve 10’nolu bölmelerde yaklaşık 17 hektarlık alanda başladık. 15 gün süreyle bu alanda yapılan gençleştirmeyle sarıçam ağaçlarını daha verimli hale getireceğiz. Boyalı Orman İşletme Şefliğinin gözetiminde yapılan çalışmaları, orman mühendisleri ve orman köylüleri birlikte yürütmektedir” dedi.
“Her canlı varlık gibi ormanlar da doğar, büyür, gelişir, yaşlanır, çöker (ölür). Kendi haline bırakılan ormanlarda, ormanların yeniden oluşmasının rastlantılara bağlı olur” diyen Deligöz, “İşletme ormanlarında çökme evresi yoktur. Ormanlar çökme evresine girmeden önce ağaç türlerinin biyolojilerine göre değişen teknikler ve gençleştirme metotları kullanılarak planlı bir şekilde gençleştirilirler. Yaşlanmış verimden düşmüş orman alanları esas olarak iki ana metot ile gençleştirilerek devamlılıkları sağlanır. Bunlar doğal (tabii) ve yapay (sun'i) gençleştirme metotlarıdır. Doğal gençleştirme uygulamalarında ormandaki ağaçların bol tohum verdikleri bir yılda yaşlı bireylerden bir kısmı kesilerek toprağın ışık görmesi, dolayısıyla toprağa düşen tohumların çimlenmesi sağlanır. Doğal gençleştirmede orman üstteki yaşlı bireylerin tohumları ile gençleştirilir. İleri ki yıllarda gençliğin ışık ihtiyacı dikkate alınarak üsteki yaşlı ana ağaçlar yavaş yavaş kesilerek alandan çıkartılır. Üstte tohum ağacı bulunmayan, yeterli olmayan ya da tohum verme yeteneğini kaybetmiş alanlar, toprak şartları uygunsa yapay (sun'i) olarak gençleştirilir. Burada yaşlı ağaçlar kesildikten sonra makine ile (dozer, traktör) yada işçi ile toprak işlemesi yapıldıktan sonra fidanlıklarda yetiştirilen fidanlar belirli aralık mesafelerde dikilerek yapay gençleştirme gerçekleştirilmiş olur” diye konuştu.
Deligöz, “Doğal yada yapay olarak gençleştirilen alanlardaki fidanlar biyolojik bağımsızlıklarına kavuşuncaya kadar otlatmaya karşı korunur. Çeşitli bakımlara tabi tutularak yaşamını sürdürerek büyümesi sağlanır. İlk dönemlerde birbirlerinden bağımsız bulunan fidanlar büyüdükçe birbirlerini etkilemeye başlarlar ve yaşam mücadelesine girerler. Bu yaşam mücadelesini kaybeden bireyler alt tabakada kalarak ölürler. İşte ormanda iyi gelişme gösteren fertlere yardımcı olmak için onlarla rekabet halinde olan diğer bireylerden bir kısmı kesilerek alandan uzaklaştırılır. Burada esas olan, iyi gelişme gösteren ağaçlar lehine onların besinine ortak olan diğer bazı ağaçların kesilmesidir. Böylece geleceğin ormanları, sağlıklı iyi gelişme gösteren iyi ağaçlardan kurulmuş olur. Bunu bir tabaktan yemek yiyen insan sayısının azaltılarak, yemek yiyenlerin daha iyi doymaları yada beslenmelerini sağlamak şeklinde özetleyebiliriz” şeklinde konuştu.
Deligöz daha sonra şunları söyledi:
“Yukarıdan anlaşılacağı üzere ormanlardan ağaç kesimi, yaşlı ormanların gençleştirilmesi ve genç ormanlarında bakımlarının yapılması amaçlarıyla gerçekleştirilir. Burada amaç, uzun süreler içinde zaten doğada meydana gelecek olan olayları hızlandırarak hem ormanlara gerekli müdahaleleri yapmak ve hem de bu arada toplumun orman ürünlerine olan ihtiyacının karşılanmasını sağlamaktır. Gerek gençleştirme çalışmaları, gerekse bakım çalışmaları olup, bu çalışmalar sırasında kesilecek ağaçların belirlenmesi tamamen orman Mühendisleri veya diğer Ormancı Teknik Elemanlar tarafından yapılır. Bu işlem yapılırken ormanın yapısı ve ekolojik şartlar dikkate alınır. Yani ormanlardan yapılan bir teknik çalışmanın sonucu olarak ağaç kesilir. Özellikle son yıllarda gittikçe ağırlaşan çevre sorunları, (Su ve toprak kirlenmesi, asit yağmurları, sera gazı etkisi, küresel ısınma vb.) aşırı usulsüz faydalanmalar ormanların geleceğini tehdit eden en önemli etmenler olarak ortaya çıkmaktadır. Tahrip edilen alanların yeniden ormanlaştırılması, sağlığını kaybetmiş ormanların eski sağlıklarına kavuşturulması, sağlıklı olanların ise bu şekilde devamlılıklarının sağlanması çalışmaları Ormancıların üzerine düşen büyük bir görev olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu da ancak ormanlara yapılacak bilinçli müdahalelerle gerçekleştirilebilir.”
“DOĞAL GENÇLEŞTİRME”
“Tohumun doğal kaynaklardan, doğal yollarla alana gelerek, doğal etkenler sonucu çimlenmesi ile elde edilen gençliğe doğal gençlik, bunu gerçekleştirmek için yapılan çalışmalara da “Doğal Gençleştirme” denilir.
Verimli koru ormanlarında gençleştirme çalışmalarına (tohumlama kesimi, toprak hazırlığı vs.) başlanmadan önce arazide gerekli etüt ve incelemeler yapılarak meşcerelerde, (Meşcere, yaş, ağaç türü kombinasyonu anlamındadır, büyüme ya da kuruluş şekli ile kendisini çevresinden açık olarak ayıran ve en az bir hektar büyüklükte olan orman parçasına verilen addır.) doğal yolla gençlik getirme olanağı bulunup bulunmadığı öncelikle saptanması gerekir. Bu amaçla doğal gençleştirme çalışmalarında başarı için aşağıdaki kriter ve faktörler dikkate alınır. Gençleştirilecek meşcerenin topoğrafik yapısı ve toprak özellikleri incelenmelidir. Çok dik, kayalık ve erozyona maruz olan, yeterli mutlak ve fizyolojik derinliği bulunmayan, ana kayanın yatay olarak tabakalaştığı alanlar kesinlikle gençleştirmeye konu edilmemesi gerekir. Gençleştirilecek meşcerede yeterli sayı ve dağılışta iyi nitelikli tohum ağacı bulunması gerektiğinden, İdare süresini doldurmuş “Kesime Olgunluk Çağı”na gelmiş yaşlı meşcereler doğal gençleştirmeye konu edilmesi gerektiğinden, bu özellikleri taşımayan genç meşcereler ise bakıma konu edilmemesi gerekir.
“Doğal gençleştirme çalışmalarının başarısını etkileyen en önemli etken, toprağa düşecek yeterli ve sağlıklı tohum miktarıdır. Bu nedenle doğal gençleştirme çalışmalarının mutlaka bol tohum yıllarında yapılması esastır. Doğal yolla gençleştirilmesine karar verilen prodüktif orman alanlarında, gençleştirme çalışmalarına başlanmadan önce ilgili meşcerenin bol tohum yılı içinde olup olmadığı öncelikle ve sağlıklı şekilde belirlenmelidir.”
“Doğal gençleştirmede, ana meşceredeki ağaçlardan dökülen veya uçarak yakın çevreden gelen tohumların toprağa (çimlenme yatağına) ulaşarak çimlenebilmesi ve köklenerek bir gençlik oluşturabilmesi için, diri ve ölü örtü engeli olmaması gerekir. Çimlenme gerçekleşmiş olsa bile, fidecikler köklerini müsait bir ortama eriştiremezse su ve besin maddesi noksanlığı yüzünden yok olurlar. Bu nedenle başarılı bir gençleştirme için çimlenme ve kök gelişimini engelleyecek diri örtünün öncelikle gençleştirme alanlarından uzaklaştırılması gerekir…”
“Gençleştirme uygulamalarına tabi tutulacak meşcerelerde, yer yer küme veya gruplar halinde sahaya gelmiş gençliklere rastlanabilir. Bu gibi hallerde, öncü gençliğin kabul edilip edilmeyeceğine karar verilmesi önemlidir. Sarıçamın bol tohum dökülme tekrarı 2-3 yılda bir olur. Tohumlar kozalaktan Şubat – Mayıs ayları arasında dökülür. Bunun için saha hazırlıkları tohum dökümünden önce bitirilmelidir”