Başkan Uludaşdemir, baba evi vurgusu yaparak satın alınması planlanan yerin 1980 darbesi öncesi Cumhuriyet Halk Partisi Kars İl Başkanlığının mülkü olduğunu söyledi.
Mevcut il başkanlığı binasının satın alınacağı yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını dile getiren Başkan Uludaşdemir, haberleri kendisinin de hayretle izlediğini söyledi. 100 yıllık tarihi binanın alımı sürecinin devam ettiğini de söyleyen Başkan Uludaşdemir açıklamasını şöyle sürdürdü; “Orada birkaç şeyi de vurgulamak isterim. İlk başta yanlış, şöyle düzeltelim; birincisi mevcut kullandığımız il binası değil. 1980 darbesinden önce Cumhuriyet Halk Partisi'nin kendi mülkü olan tarihi bir binayı almamız söz konusudur. Kesinlikle mevcut kullandığımız bina değil. Onu belirteyim. Haberde en çok dikkatimi çeken şeylerden birisi Kars gibi bir yer vurgusu. Yani burada en çok aslında diğer olaylar zaten gerçeği yansıtmadığı için çok da takılmadım ama yani ulusal bir medyada yayınlanan bir şeyde Kars gibi bir yerde bir şeylerin değersizleştirilmesi aslında beni biraz daha çok üzdü. Çünkü işte gökdelen mi alınıyor? Gökdelen'den ziyade Kars tarihi, kültürel bir şehrimiz, bunu da bütün ülkede zaten biliniyor. Mevcut tarihi 100 yılı aşkın bir tarihi olan bir binadan bahsediyoruz hemen bitişiğindeki bina zaten kültür envanterleri arasında yer almış bir bina, şehrin göbeğinde Kars Belediyesi'ne yaklaşık 50 metre uzaklıkta. İddia o şekilde yayınlanmış. Dediğim gibi mevcut oturduğumuz bina değil.
1980 darbesinden önce Cumhuriyet Halk Partisi'nin kendi mülkü olan bir binayı satın almayı planladıklarını kaydeden Başkan Uludaşdemir, “Tarihi bir bina, bunun altını özellikle çizmek istiyorum. Orada da zaten hani böyle daire gibi denilmiş ama daire değil. Bu normal bağımsız bir bina, dediğim gibi bahçesi olan iki katlı tarihi bir bina. Tabii ki garip buluyorum, daha önceden ben merkez ilçe başkanlığı dönemimde o arkadaşımız gençlik kolları başkanımızdı. Daha önceden tanışmışlığımız vardı. Ama Kars'a gidip geldiğini ben hiç görmedim. Büyük ihtimal buradan böyle yanlış bir haber aktarılmıştır. Önceki gece de kendisi zaten beni aradı. Bu konuyla ilgili başkanım hakkını helal et. Farklı bilgiler aktarıldı. Hatta yazmış iki ay öncesinde bu binanın işte ilanda 5 milyon olduğunu falan gösterdi. Ben o ilanı ilk baktığımda ocak ayında ilanın 14 milyon 750 bin lira olduğunu kendisine gönderdim zaten. Onun üzerinden bir pazarlık yapıldı ve satın alma süreci devam ediyor. Kendim elektrik mühendisiyim, ben bu tür süreçlerin nasıl gerçekleştiğini de biliyorum. Bir ekspertiz olur. Bununla ilgili bir çalışma yapılır. Genel merkezde zaten bunun çalışmasını yapıyor. Genel merkezimiz isterse buradaki ekspertiz raporunu da kendileri paylaşabilir. Direkt gelen bir şey olmadı. Çünkü biz buraya bir eser kazandırmaya çalışıyoruz, partimize kazandırmaya çalışıyor sanki biz kendime bir mülk alacağım gibi bir izlenim söz konusu oldu. Biz partimizin kendi binasını tekrar partimize kazandırmak için uzun bir mücadele içerisindeyiz. Hatta satın alma süreciyle ilgili sayın Genel Başkanımızla görüştüğümüzde genel başkan olduktan sonra ilk grup toplantısında özellikle baba evi vurgusunu çok yaptı. Hatta şöyle bir şey söyledi; “Buranın tapusunu ne Özgür Özel'e, ne Kemal Bey'e, ne İnönü'ye, ne de Ecevit'e aittir. Buranın tapusu Mustafa Kemal Atatürk'e aittir.” İşte tam olarak da bizim de aslında yapmaya çalıştığımız bizim baba evimiz. Yüz yıldır kullanılan bir yerimiz, oranın tapusu da aynen ulu önderimiz Mustafa Kemal'e ait olan bir yeri. Biz tekrardan partimize kazandırmak için mücadele ettik. Partili arkadaşlarımız arasından böyle bir muhalefet olacağını zannetmiyorum