Çek borcundan hapis yok

Çek borcunu ödeyemediği için hapse girme cezası, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) Türkiye aleyhine açılan dava ile tarihe karışabilir.

 

Çek Kanunu'na muhalefet ettiği gerekçesiyle adli para cezasına çarptırılan ve bu cezayı ödeyemediği için de 34 gün hapse mahkum edilen Hilmi D. bu durumun, “hiç kimsenin, borcu dolayısıyla özgürlüğünden yoksun bırakılamayacağı” şartını getiren Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (AİHS) 4 no'lu protokolüne aykırı olduğu iddiasıyla AİHM'e başvurdu.

 

Hilmi D. hakkında, bazı çek bedellerini ödeyememesi nedeniyle “Çek Kanunu'na muhalefet” suçlamasıyla bir dizi dava açıldı.

 

O dönemde ticaretle uğraşan Hilmi D., Gebze 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bu suçlamadan yargılandığı bir davada 22 bin lira adli para cezasına mahkum edildi.

 

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, kararın ardından Şubat 2001'de Hilmi D'ye, para cezasını ödeme emri tebliğ etti. Ancak H.D, bu cezayı ödeyemediği için tutuklanarak, 34 gün cezaevinde kaldı.

 

AİHM'E TAŞIDI

 

H.D, cezaevinden çıktıktan sonra avukatı Bilal Kolbüken aracılığıyla bu durumu AİHM'e taşıdı.

 

Avukat Kolbüken'in mahkemeye posta yoluyla gönderdiği başvuruda, AİHS'nin 4 no'lu protokolünün 1. maddesinin, “hiç kimsenin borcundan dolayı özgürlüğünden yoksun bırakılamayacağı” şartını getirdiğine dikkat çekilerek, şunlar kaydedildi:

 

“Başvurucunun karşılıksız çıkan çek borcu dolayısıyla hapis cezasıyla cezalandırılması, sözleşmeye aykırılık teşkil etmektedir. Taraf devlet (Türkiye), çek bedelinin ödenmemesi nedeniyle doğrudan hapis cezası vermiyor görüntüsü yaratmakta, oysa verilen adli para cezası ödenmediğinde, sanıklar fiilen özgürlüklerinden yoksun bırakılmaktadır.”

 

Bu durumun, “sözleşmenin doğrudan ihlal edilmesi” anlamına geldiği savunulan başvuruda, H.D'nin cezaevinde kaldığı 34 gün için Türkiye'den 17 bin euro tazminat talep edildi.

Türkiye Gündem Haberleri