Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, 15 Temmuz`a ilişkin, "Bu kahramanlık destanını yazan çok kişi var. Müteşekkir olduğumuz, teşekkür etmemiz gereken çok kişi var ama herhalde birinci sıraya koymamız gerekirse 80 milyonu millet olma şuuruyla meydanlara inen, gözünü kırpmadan tankın altına yatan, jetin, helikopterlerin yağdırdığı kurşunların karşısında göğsünü siper eden, şehit olmayı göze alan bu millet birinci sıradadır." dedi.
Arslan, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin birinci yılı dolayısıyla TAV Havalimanları tarafından Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Gidiş Terminali'nde düzenlenen "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Sergisi"nin açılışına katıldı.
Darbe girişiminin yaşandığı gece görev yapan İstanbul Havalimanları Muhabirleri Derneği (İHMD) üyesi basın mensuplarının fotoğraflarıyla görüntülerinin bulunduğu sergiyi gezen Arslan, yetkililerden o geceye ilişkin fotoğrafların hikayesi hakkında bilgi aldı.
Bakan Arslan, 15 Temmuz'da hiç ummadıkları bir hainlikle karşılaştıklarını, 80 milyonluk necip Türk milletinin genci ve yaşlısıyla, kadınıyla erkeğiyle, dini, dili, ırkı, etnik yapısı ve mezhebine bakmadan millet olma şuuruyla meydanlara indiğini belirtti.
Bu coğrafyada geçmişteki gibi bir kahramanlık destanı yazıldığını, bu destanların asla tek başına yazılamayacağına dikkati çeken Arslan, "Bu kahramanlık destanını yazan çok kişi var. Müteşekkir olduğumuz, teşekkür etmemiz gereken çok kişi var ama herhalde birinci sıraya koymamız gerekirse 80 milyonu millet olma şuuruyla meydanlara inen, gözünü kırpmadan tankın altına yatan, jetin, helikopterlerin yağdırdığı kurşunların karşısında göğsünü siper eden, şehit olmayı göze alan bu millet birinci sıradadır. Bu milletin bir ferdi olmaktan, bu ecdadın bir torunu olmaktan gurur duyuyoruz." diye konuştu.
Arslan, ikinci sırada da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Lider olmanın ne demek olduğunu göstermiş, şapkasını, ceketini alıp gitmek değil, tam tersine milletine önder olmak, milletiyle birlikte sokaklara inmek, meydanlara inmek ne demektir, onu göstermiş olan Sayın Cumhurbaşkanımız var. Dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanımıza, onun ekip arkadaşı Sayın Başbakanımıza ve bütün ekibe müteşekkiriz. Üçüncü sırada Gazi Meclisimiz var. Ulu Önder Atatürk zamanında bu ülkenin istikbalinde ve istiklalinde çok ciddi bir mücadele vermiş Gazi Meclis vardı. O gün, o gece Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bombaların altında 'Biz buradayız, biz irademizi temsil ediyoruz, biz milletten aldığımız yetki çerçevesinde millete hizmet etmek için buradayız. Hiç kimseye ama hiç kimseye taviz vermeyeceğiz. Başkalarının emellerine değil, milletimize hizmet edeceğiz.' dediler. Tabii bütün bunların olabilmesi için de doğru bilgilenmek gerekiyordu, doğru bilgilerin aktarılması gerekiyordu. Yine, siz değerli basın mensuplarına çok teşekkür ediyoruz. Sadece İstanbul Atatürk Havalimanı'ndaki basın mensuplarına değil, ülkemizin genelinde medya kuruluşlarımız o gece çok başarılı bir sınav verdiler. Doğru bilgilerin anında vatandaşlara erişebilmesi ve vatandaşın da Sayın Cumhurbaşkanımızın o talebiyle meydanlara, havalimanlarına inebilmesi adına görevlerini yapmaları çok önemliydi. Çok önemli bir görev üstlendiler."
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Arslan, bakanlık olarak insanların sosyal refahının artması, ekonomisinin büyümesi adına ülkenin erişilebilir ve ulaşılabilir olması gerektiğini söyledi.
240 bin kişilik ulaştırma ailesinin her zaman görevinin başında olduğunu dile getiren Arslan, hainlerin ilk önce yayınların vatandaşa ulaşmasını engellemek istediklerine dikkati çekti.
Arslan, o hainlerin vatandaşın kirli ve yanlış bilgiye erişmesi için olağanüstü mücadele sarf ettiklerini, özellikle havalimanlarının devre dışı kalması, kendi istedikleri gibi hizmet etmesi adına buradaki personelin görevini yapmaması ya da onların istedikleri doğrultuda hizmet etmesi gerektiğini düşündüklerini ifade etti.
Üçüncü olarak köprüleri kapattıklarını ve yolları kestiklerini anımsatan Arslan, 240 bin kişilik ulaştırma ailesinin yaptıkları işin kutsallığının bilinciyle, ölümü göze alarak işlerini en iyi şekilde yaptığını belirtti.
Ahmet Arslan, yayınların vatandaşa erişmesi adına hayatlarını ortaya koyduklarını, diğer şehitler gibi TÜRKSAT'ta hayatını kaybeden iki mesai arkadaşını da rahmetle andığını dile getirdi.
"Liderini milletiyle buluşturmak için o gece teyakkuzdaydık"
Dünyanın ve İstanbul'un göz bebeği Atatürk Havalimanı'nın sağlıklı ve doğru çalışmasının çok önemli olduğunun altını çizen Arslan, "Sayın Cumhurbaşkanımızı, sayın liderini ağırlayıp milletiyle buluşturmasına aracılık ederken hainlerin hedef noktalarının başındaydı. Nitekim ilk saatlerden itibaren gerek havalimanı yönetimini ele geçirmek gerek kuleyi ele geçirmek gerekse apron ve itfaiye hizmetlerini aksatmak adına olağanüstü gayretle buraya hücum ettiler. İlk andan itibaren gerek il valimiz başta olmak üzere mülki idare amirimiz, havalimanından sorumlu vali yardımcımız gerek bu sektörden sorumlu müsteşar yardımcımız gerek genel müdürümüz gerek havalimanı başmüdürümüz ve elbette ki, işletmeci kuruluşumuz TAV'ın yöneticileri de dahil olmak üzere bir telefon trafiği, ciddi bir hareketlilik, onların yapmak istediklerinin tam tersi, liderini milletiyle buluşturmak için o gece teyakkuzdaydık." ifadelerini kullandı.
Arslan, ekip ruhuyla hareket ederek 15 Temmuz gecesinde bir destan yazdıklarını, milletin bu kahramanlıklarıyla hainlerin hainliklerini de unutturmamak gerektiğini vurguladı.
Gelecek nesillere doğru anlatmak için havalimanında görev yapan basın mensuplarının bunu anlatmalarının çok önemli olduğunu vurgulayan Arslan, gazetecilerin tarihe not düşmek adına çok önemli bir görevi yerine getirdiklerini söyledi.
Bakan Arslan, trafik kontrol kulesinde görev yapan çalışanların da darbe girişimi sırasında havalimanında çok önemli işlere imza attıklarını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın uçağının ilk önce Marmaris'ten Dalaman Havalimanı'na, oradan da Atatürk Havalimanı'na teker koyuncaya kadarki süreçte onlarca filme konu olabilecek olaylar zincirinin yaşandığını hatırlatan Arslan, bunun bir kahramanlık destanı olduğunu kaydetti.
Arslan, milletin başkahramanıyla beraber darbecilere darbe yaptığını, bu milletin başına çorap geçirmek isteyenlerin başlarına çorap örerek, onları başlarına geçirdiğini belirtti.
Sadece o gece şehitler verilmediğini, bin yıldan beri bu coğrafyada milyonlarca şehit verildiğine dikkati çeken Arslan, "Silahlı Kuvvetlerimiz, güvenlik güçlerimiz, güvenlik koruyucularımız dahil olmak üzere şehitler veriyoruz. Hepsini rahmetle, minnetle anarken şunun altını bir kez daha çizelim ki, Silahlı Kuvvetlerimiz 'O ocak Peygamber ocağı, o üniforma Mehmet, Muhammed üniforması, o üniformanın içine giren hainleri alıp Silahlı Kuvvetlerin temsilcisi' diye ifade edersek asıl hatayı orada yaparız. Dolayısıyla o kutsal üniformaya, o kutsal mekana, o Peygamber ocağına da halel getirmemek adına hep ama hep üzerini çizerek diyoruz ki, o kutsal üniformanın içine girmiş hainler, sızmış hainler, onların liderleri, onların sözde hocalarıydı, bu ülkenin başına bela olmak isteyen. Bu ülkenin başına bela açmak isteyen ve tabii ki bir üst akılları vardı." diye konuştu.
"Siz maşa olursanız, siz ülkenize hain olursanız, siz milletinizin parasıyla, vergisiyle alınmış uçağı, tankı, helikopteri, kurşunu milletinize doğrultursanız sizi kullanacak birileri hep çıkar." diyen Arslan, necip milletin lideriyle tankların altına yatabileceklerini hesaba katmadıklarını söyledi.
Arslan, değerlerinden yoksun ve apolitik yetiştiğini zannettikleri gençlerin ecdadından aldığı dersle, annesi ve babasından aldığı öğütle, genlerindeki Mehmetçik olma duygusuyla tankların önünde durabileceklerini hiç hesaba katmadıklarını vurguladı.
Darbecilere verilen bu dersin dünyaya bir ders olduğuna dikkati çeken Arslan, böyle bir durumla bir daha karşılaşılırsa verilecek cevabın belli olduğunu söyledi.
Ahmet Arslan, kendilerine düşen görevin unutmamak ve unutturmamak olduğunu, bu değerlerin unutulduğu takdirde birilerinin yine hainlik yapmaya kalkabileceğini belirtti.
Açılışa, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Orhan Birdal, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürü Funda Ocak, Atatürk Havalimanı Mülki İdare Amiri Mehmet Ali Ulutaş, TAV Havalimanları İcra Kurulu Başkanı Sani Şener, Türk Hava Yolları Genel Müdürü Bilal Ekşi, darbecileri durdurmak için Atatürk Havalimanı'nda tankın önüne yatmasıyla bilinen Metin Doğan ile bazı davetliler katıldı.