Esi Latife Hanım, Yaveri Salih Bozok, Hamdullah Suphi Tanrıöver, Başyaver Rusuhi Bey, İsmail Hakkı Tekçe, Miralay Emin Bey, Ali Kılıç Bey ve Miralay Nazım Bey ile beraber şehri dolaşırken Karslılar tarafından coşkuyla karşılanır. Atatürk’ün Kars’a gelişi sıradan bir yurt gezisi değildir. Erzurum ve Sarıkamış civarında meydana gelen yıkıcı depremin etkilerini yerinde görmek için önce Erzurum’a ardından da Sarıkamış’a gider.
O dönemde Kars Valisi İ. Edhem Aykut (Topal Vali) ve Belediye Başkanı Cihangiroğlu İbrahim Aydın Bey’dir. Atatürk’ün Kars’ta bulunduğu süre yaklaşık 10 saattir. Bu süre zarfında resmi kurumlar (Valilik, Belediye, Kız Lisesi) dışında Türk Ocağı’na da uğrar, bölge insanının taleplerini dinler. Bu taleplerin başında kamu yatırımları gelir ayrıca bölgedeki nüfusa ilişkin iskân sorunu da anlatılır.
1920 ile 1930 arasında Kars bölgesine Kafkasya’dan göç ettirilen Müslüman aileler ciddi bir iskân sorunu ile karşı karşıyadır. Rum, Ermeni ve Malakanlar’dan boşalan çevre köylerde bölge insanı geçici olarak iskân edinmiştir. 1930 yılından sonra uygulanan iskân kanunu ve mera koruma kanunu doğrultusunda yeni yerleşim alanları oluşturulduğu gibi, göçmenlere de kısmi tapu verilir.
Cumhuriyet Hükümeti ciddi bir toprak reformu düşünmektedir. Asıl tapu dağıtımı toprak reformundan sonra yapılacaktır. Ne yazık ki DP iktidarlarıyla gelişen süreç ve tasfiye edilemeyen mütegallibe, toprak reformunun gerçekleşmesine engel olur.
Kars bölgesinde iskân sorunu 1930 yıllarından sonra da ciddi bir biçimde devam eder. Kafkasya’dan Kars bölgesine gelmiş olan Müslüman ahali (Azeri, Terekeme, Kürt, Yerli, Türkmen) merkez ve köylere yerleşir. Durum bugüne kadar değişmeden sürer.