Ziyaret sırasında Sümerolog Çığ ile bir röportaj gerçekleştirildi. 16 Kasım 2015 Pazartesi günü gerçekleştirilen ziyarette Sümerolog Çığ, hayat hikayesinden yaptığı çeşitli çalışmalara kadar bir takım bilgiler verdi.
Mersin’in Erdemli ilçesinde yaşayan Sümerolog Çığ’a söyleşide ARÜ İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi araştırma görevlileri Züleyha Hande Akata ile Bünyamin Tetik ve Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü personeli Samet Dolu tarafından çeşitli sorular yöneltildi. 1. Dünya Savaşı’nın başladığı yıllarda doğduğunu belirten Sümerolog Çığ, savaş yıllarının yoksulluğuyla çocukluk yıllarından itibaren tanıştığını ifade etti. Bursa doğumlu olan Sümerolog Çığ, Kurtuluş Savaşı yıllarında önce Eskişehir ile Ankara’ya ve daha sonra Çorum’a göç ettiklerini bildirdi. Babasının eğitime çok önem verdiğini belirten Sümerolog Çığ, “Babam beni Fransızca ve keman dersi almam için özel okula gönderdi. O zamanlar ilk özel okuldu ve kız/erkek karışık eğitim veriliyordu. Orada ilkokulu tamamladım. Ortaokul yoktu. İlkokulu bitirenler öğretmen okulu sınavına giriyordu. Bende öğretmen okulu sınavlarına girdim, kazandım. 5 sene öğretmen okulunda okuduktan sonra Eskişehir’e öğretmen yaptılar.” dedi.
Sümerolog Çığ: “74 Bin Tabletten Oluşan Arşiv Oluşturduk.”
Eskişehir’de dört buçuk yıl öğretmenlik yapan Sümerolog Çığ, Ankara’da Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nin kurulması ile üniversite eğitimine başladığını kaydetti. Tesadüfi olarak yeni açılan Sümeroloji bölümünü seçtiğini belirten Sümerolog Çığ, fakültede Alman akademisyenlerden eğitim aldığını belirtti. Üniversiteden mezun olduktan sonra İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne atanan Sümerolog Çığ, burada birçok ilke imza attıklarına dikkat çekti. İstanbul Arkeoloji Müzesi depolarında bulunan Sümer, Akad ve Hitit dillerinde yazılmış tabletleri gün yüzüne çıkardıklarını ifade eden Sümerolog Çığ, o dönemde 3 adet kitap yayınladıklarını ifade etti. 1972 yılında emekli olduğunu hatırlatan Sümerolog Çığ, “Halka dönük kitaplar yazayım dedim, kafamda böyle bir şeye karar verdim. İlk kitabımı ‘Zaman Tünelinde Sümer’e Yolculuk’ isminde çocuklar için yazdım. Onu Kültür Bakanlığı bastı, yayımladı. Ailelerden bana mektuplar, telefonlar geldi, ‘siz bunu çocuklar için yazmışsınız ama biz daha çok istifade ettik’ dediler. Onun üzerine ben de ‘Ludingirra’yı yazdım. Elimdeki belgelerin daha iyi akılda kalması için bir Sümer Şairi olan Ludingirra’nın öyküsünü yazdım.” dedi.
Ardahan Üniversitesi ekibi tarafından yapılan ziyaret nedeniyle çok mutlu olduğunu dile getiren Sümerolog Çığ, Ardahan’ı ve Ardahan Üniversitesi’ni ziyaret etmek istediğini belirtti. Röportajın sonunda Sümerolog Çığ, ARÜ ekibine imzaladığı kitaplarını hediye etti.
Hakkında ’Son Sümer Kraliçesi Muazzez İlmiye Çığ’ adında belgesel yapılan Sümerolog Çığ’ın yayımlanan 22 kitabı bulunuyor. İlerlemiş yaşına rağmen hala hayat dolu ve enerjik olan Sümerolog Çığ, çalışmalarına devam ediyor.