Arpaçay’a Karşıyaka Parkı!
-CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ADNAN KESKİN’DEN SARIGÜL AÇIKLAMASI
İzmir’in Karşıyaka Belediyesi tarafından Kars’ın Arpaçay ilçesine yaptırılan parkın açılış törenine katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, Mustafa Sarıgül’ün CHP saflarına katılmasıyla ilgili soruyu, “CHP’ye gelirse elbette CHP yetkili kurullarla değerlendirir. Kurulların verdiği karara göre, siyasetteki, CHP’deki konumunu belirler.” şeklinde cevapladı. Keskin, AK Parti’nin yerel seçimlerde İzmir’i alma iddialarıyla ilgili de “Elbette ki mağlubiyeti kabul etmeyecektir ve kendisinin İzmir’de iddiasının olduğu düşüncesini söyleyecektir. Kendilerine başarılar diliyorum.” dedi. Keskin’in park açılışında sakallarını kesmesini istediği gençle olan diyalogu ise güne damgasını vurdu.
EZON MOLASI
CHP genel başkan yardımcıları Adnan Keskin ile Haluk Koç, Arpaçay Belediye Başkanı Enver Akkaya’yı makamında ziyaret ettikten sonra İzmir Karşıyaka Belediyesi tarafından ilçe merkezine yaptırılan parkın açışına geçtiler. Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının ardından programa geçildi. Kafkas Halk Oyunlarının gösterisi sırasında ezan okununca ara verildi. Ezandan sonra devam eden gösteride Karslıların Ulu Önder Mustfa Kemal Atatürk için bestelenen“Hoş Gelişler Ola Mustafa Kemal Paşa” oyunu alkışlar eşliğinde sürdü. Oyunun bıçaklı gösterisi ise izleyenleri adeta büyüledi.
ARPAÇAY’DA KARŞIYAKA PARKI
CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt, İzmir Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, İstanbul Esenyurt eski Belediye Başkanı Gürbüz Çapan, Kars eski Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu ve daha bir çok davetlinin katılımıyla parkın açılışı yapıldı.
SARIGÜL GELİRSE CHP KURULLARINDA DEĞERLENDİRİR
Keskin, Mustafa Sarıgül’ün CHP saflarında yer alıp almayacağı sorusu üzerine Keskin, “Yalnız Mustafa Sarıgül açısından değil, Türkiye çok nazik bir süreçten geçiyor. Türkiye’de iktidarda bulunan siyasi parti Türkiye’nin bütün değerlerini alt-üst etmiştir. Başarısızlık ortaya çıkınca da şimdi savaş tellallığı yapıyor. Adeta cellatlık yaparak toplumu kutuplaştırmaktadır. Benden, sizden gibi toplumumuzu ayırmaktadır. Toplumumuzda çok ciddi bir şekilde rahatsızlık vardır. Bu seçimler yalnız yerel yönetimler açısından değil Türkiye’nin barış içinde yaşaması için önem taşıyan seçimlerdir. Bizimde sosyal demokratlar olarak Türkiye’nin içinden geçtiği bu nazik süreci dikkate alarak geçmişte CHP veya başka siyasi partilerde çalışmış; sosyal demokrat ve dünya görüşünü özümlemiş herkesin CHP’nin saflarında görev almasını bekliyoruz. Böylesine geniş kapsamlı çalışmayla bu mücadeleyi götürmemiz gerekmektedir. Sarıgül’de bu siyasetçilerden birisidir. CHP’ye gelirse elbette CHP yetkili kurullarla değerlendirir. Kurulların verdiği karara göre, siyasetteki, CHP’deki konumunu belirler.” dedi.
AKP ELBETTE İZMİR’DE MAĞLUBİYETİ KABUL ETMEYECEKTİR
Keskin, AK Parti’nin önümüzdeki yerel seçimlerde İzmir’i almak için iddialı olduğunun hatırlatılması üzerine de, “Bir siyasi partinin elbette ki iddiaları olacaktır, AKP’nin de. Elbette ki mağlubiyeti kabul etmeyecektir ve kendisinin İzmir’de iddiasının olduğu düşüncesini söyleyecektir. Kendilerine başarılar diliyorum. Onların da böyle iddialarda bulunmaları demokrasilerde temel haklarından birisidir.” şeklinde konuştu.
KESKİN “KES” DEDİ, SAKALLI GENÇ ŞAŞIRDI
Keskin’in açılışı yapılan park gezintisi sırasında vatandaşlarla kurduğu ilginç diyaloglarda dikkat çekti. Vatandaşlar arasında 25 yaşlarında Candan Turan isimli gencin sakal bıraktığını görünce takılmaktan kendini alıkoyamayan Keskin, “Niye sakallarını kesmiyorsun? Yaşlıları anladık da siz niye kesmiyorsunuz? Hem de şehir merkezinde. Sabaha tıraş ol e mi?” dedi. Vatandaşlarda bunu gülümseyerek karşıladı ve “İş-güçten fırsat mı buluyor ki sakal kessin” derken Candan Turan simli sakallı genç ise, “Niye keselim ki sakalımızı paramız yok, pulumuz yok. İşten güçten vak mi buluyoruz ki. Daha yeni işten geldim. CHP genel başkan yardımcısı da “Kes” dedi ama!” diye konuştu.
KESKİN, TÖREN KONUŞMASINDA GÜNDEMİ DEĞERLENDİRDİ
CHP genel başkan yardımcısı Adnan Keskin, siyasi gücü elinde bulunduranların toplumu kendi anlayışlarına göre yönetmeye kalkmaları halinde o toplumda barışı yakalamanın ve güzellikleri paylaşmanın zor olduğunu söyledi. Demokrasinin insanlar için mutluluk kaynağı olabilmesi, demokrasi içindeki insanların güzellikleri paylaşarak yaşayabilmesinin belli kuralların hayata geçirilmesiyle mümkün olabileceğini kaydeden Keskin, “Demokrasiyi soyut bir mekanizmayla getirirseniz, hukuku, adaleti, yargının bağımsızlığını, demokrasinin diğer ilkelerini ortadan kaldırırsanız, demokrasi insanlar için mutluluk kaynağı olmaz” diye konuştu. Keskin ayrıca, 33 yıl önce Türkiye’de işbaşına askeri gücün geldiğini ve demokrasiyi askerin kaldırdığını ifade etti. Kaskin şöyle konuştu: “Türkiye’yi buyruklarla, talimatlarla yönetme anlayışına geçmiştir. 600 bin insan o yönetimin uyguladığı baskı, tankların eziyetine katlanmak zorunda kalmıştır. 33 yıl evvel yaşadığımız bu olumsuzlukların aslında toplum olarak hepimize ders almamız gereken uygulamalar olması gerekirdi ama maalesef bugün de 33 yıl sonra tekrar ülkemizde demokrasiyi tartışıyoruz. Demokrasinin güzelliklerini yakalayabilmenin mücadelesini veriyoruz. seçimle gelen siyasal iktidar, demokrasimizi arka sokaklarda satılan defolu mal haline getirmiştir. Ülkemizde insanların temel hak ve özgürlükleri kısıtlanmakta, sisteme karşı tepki koyan insanların demokratik tepkilerini ortaya koymaya kalktıklarında gençlerimiz ölmekte, gençlerimiz organlarını kaybetmektedir. Demokrasinin iyiliklerini, güzelliklerini yakalayabilmemiz için evrensel standartlara, hukukun evrensel kurallarını toplum yaşamımıza egemen kılmamız gerekiyor.”
Keskin, konuşmasına şöyle devam etti: “Yapılan anti demokratik uygulamalara tepki duyan insanlarımız sokaklara dökülüyor ama siyasal iktidarın yüreklendirdiği güvenlik güçlerimizin orantısız güç kullanarak yarattığı tahribatlar, ölümler ve organ kayıpları toplumumuzun sistemle, devletle uyumlu yaşamasını engelleyecek olumsuzlukların Türkiye’ye yaygınlaşmasına neden oluyor. Devletin yurttaşa karşı temel görevleri vardır. Devlet demokrasiyi işletirken yurttaşın sistemle uyumlu yaşamasını sağlayacak tedbirleri almak zorundadır. Günümüzün devleti jandarma devleti değildir, yalnız asayişi sağlayıp suç işleyende onun eline kelepçe vurarak hapishaneye atmak günümüzün devlet anlayışıyla yaklaşmaz. Günümüzün devleti sosyal devlet olmak zorundadır. Vatandaşın temel hak ve özgürlüklerini kullanmasına imkan sağlayacak hizmetleri vatandaşa vermek gerekir.”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç da parkın yapımında emeği geçenlere teşekkür ettikten sonra 12 Eylül’ü hatırlattı ve “Daha önce karanlık, tank sesleriyle kapkara faşizme uyanan Türkiye’de de 12 Eylül’leri yaşadık. Allah bir daha hiçbirimize o günleri göstermesin. Bundan sonrasında hep böyle parlak, sevinçli açılışlar yaptığımız, mutlulukları paylaştığımız 12 Eylül’lerde buluşalım” diye konuştu. kha