"Dünya Kenti", "Binbir Kilise" ve "40 Kapılı Şehir" olarak da bilinen, 961-1045 yıllarında Pakraduni Hanedanlığı döneminde Ermeni hükümdarlarına başkentlik yapan, 11. ve 12. yüzyıla ait İslam mimarisi eserlerini de bünyesinde barındıran antik şehir, 15 Temmuz 2016'da UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne dahil edildi.
İlk yerleşimin milattan önce 3 binli yıllara dayandığı ve Saka Türkleri, Sasaniler, Bagratlı Krallığı, Bizanslılar, Şeddat Oğulları Beyliği, Anı Gürcü Atabeyleri, Harzemşah Devleti, İlhanlılar, Selçuklular, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Osmanlı devleti ile Rusların hüküm sürdüğü Ani, özellikle UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne alındıktan sonra çok sayıda turist çekti.
Kurulduğu günden bu yana 23 medeniyete ev sahipliği yapan, aynı zamanda Türklerin Kafkaslardan Anadolu'ya ilk giriş kapısı olan Ani, her mevsim ziyaretçileri cezbediyor.
Son yıllarda yabancı turistlerin de ilgisini çeken Ani'yi, geçen yıl 98 bin 600 yerli, 4 bin 214 yabancı ziyaretçi gezdi.
Antik şehir, bu yılın 8 ayında ise 74 bin 509 yerli, 5 bin 260 yabancı ziyaretçi ağırladı.
Antik şehri en son 28 kişilik Alman kafile ziyaret etti. Gezi sırasında Ani Ören Yeri Kazı Başkanı Muhammet Arslan ile karşılaşan turistler, "Medeniyetler Beşiği"nin gizemli tarihi hakkında bilgi aldı.
"İnsanların eskideki yaşam biçimlerini hayal edebiliyoruz"
Almanya'dan gelen Mechthild Bürgel, AA muhabirine, Kars'a ve Ani Ören Yeri'ni ilk defa ziyaret ettiğini söyledi.
Ani'nin adeta büyük bir şehir olduğunu ifade eden Bürgel, şöyle konuştu:
"Gerçekten çok enteresan bir yer, büyük bir şehir ve birçok kazı alanı ile günümüze kadar gelmiş. Oldukça büyük kalıntı yapıları var. Buradaki pazar yeri kalıntıları, yapılar, mezarlar kazı alanları, eskiden burada yaşayan insanlar hakkında oldukça bilgilendirici. Burada yaşayan insanların eskideki yaşam biçimlerini hayal edebiliyoruz."