Rusya'dan göçe zorlanıp zorlu bir yolculuğunun ardından Denizli'nin Honaz ilçesine yerleşen Ahıska Türkleri, yüzyıllardır süregelen gelenek ve kültürlerini yaşatmaya devam ediyorlar. Bu miraslardan en önemlilerinden birisi olan "Hınkal" mantısı, Ahıskalılar tarafından özel günler, düğünler ve haftanın belirli günlerinde pişiriliyor.
Rusya'dan 1996 yılında göçe zorlanan bir Ahıska Türkü ailesi, zorlu yolculuğun ardından Denizli'ye ulaşarak Honaz ilçesine yerleşti. Geçen 28 yılda yaklaşık Honaz'da bin 300 nüfusa ulaşan Ahıska Türkleri, yüzyıllardır
süre gelen geleneklerini yaşatmaya devam ediyor. Bu geleneklerden biri de lezzetiyle ünlü Hınkla Mantısı. Özellikle düğünlerin ertesini günü geline Hınkal Mantısı yaptıran Ahıska Türkleri, özel günler ve haftanın belirli günlerinde de pişiriliyor. Eliyle hamurunu yoğuran yeni gelin, atalardan süre gelen tarifle bu lezzetli mantıları hazırlayıp tüm komşulara ikram ediyor. Bu sadece bir yemek hazırlama süreci değil, aynı zamanda toplumsal bağların güçlendirilmesi ve kültürel değerlerin paylaşılması açısından da büyük önem taşıyor.
Hınkal Mantısının asırlardır olduğu gibi gelecekte de sofralarda yerini almaya devam edeceğini ifade eden Ahıska Türkü Feride Ragip, "Hınkal yemeği biz Ahıskalıların geleneksel yöresel yemeğidir. Geleneğimizi yaşatmaya devam edeceğiz. Biz bunu genellikle hafta içi falan yaparız, düğünlerde de gelin ertesinde mutlaka yaptırırız. Gelin kendi hamurunu yoğurur, açar, yapar ve bütün komşulara ikram eder. Honaz'da da bu geleneği sürdürüyoruz. Ahıskalıların bu geleneksel yemeğini yıllardır yaşatıyoruz ve yaşatmaya devam edeceğiz" dedi.
Hınkal mantısını genç kuşaklara öğretiyor
Annesinin öğrendiği tarifi kızları, gelinleri ve torunlarına aktaran Kebire Ragib ise "Bu yemeği yapmak için hamuru yoğuruyoruz. İçine yumurta, su, tuz ekleyip yoğuruyoruz, biraz dinlendiriyoruz ve sonra incecik açıyoruz yufkayı. Sonra kıymayı ve soğanı doğrayıp karıştırıyoruz. Sonra kesip içlerine koyup düzüp yapıyoruz, sonra da suda 5 dakika kaynatıyoruz. Sonra çıkarıp üzerine yağ döküyoruz; isteyen sarımsaklı yoğurt da dökebiliriz. Yağı olarak tereyağını kullanıyoruz, onu eritip azıcık soğanla pembeleştiriyoruz, sonra çıkarıp üzerine serpiyoruz. Sonra ikram ediyoruz, isteyen yoğurdu biraz sarımsaklı katıyor, isteyen normal yiyor. Biz bu yemeği analarımızdan öğrendik, onlar da analarından öğrenmiş. Haftada bir kere yaparız bu yemeği, çünkü ailemiz ve erkeklerimiz çok sever. Düğünlerde de gelinlerimize yaptırıyoruz, gelinler kendi yoğurur, kendi yapar ve konu komşuya ikram eder. Konu komşu geldiği zaman oturur, yer içer, gider. Bizim adetimiz böyle" diye konuştu.