Van'daki Gözaltlarına Kars'tan Tepki

Van'daki Gözaltlarına Kars'tan Tepki

KESK ve DİSK Kars Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Yılmaz İnce, Van'da yapılan operasyonlara tepki gösterdi.

 

Faikbey Caddesi'ndeki şube binasında KESK ve DİSK Şubeler Platformları adına basın açıklaması yapan Yılmaz İnce, Van'daki gözaltıları kınadı. KESK Platformu adına açıklama yapan İnce, "Balkon konuşmaları'nın aksine, emek ve demokrasi güçlerine karşı çeşitli ad ve gerekçelerle yeni bir saldırı dalgası daha başlatılmış durumdadır. Seçimlerin sonuçları netleşip de AK Parti'nin oy kaybı yaşadığı yerler ortaya çıkınca yeni operasyonlar için düğmeye basıldı. 15 Haziran tarihinde Batman'da içinde sendikamız TÜM

BEL-SEN temsilcisi Muzaffer Çınar'ın da bulunduğu onlarca siyasetçi ve demokratik kitle örgütü temsilcisi gözaltına alındı ve bunlardan 8'i tutuklandı" dedi. 

 Dün sabah yeni bir operasyon dalgasıyla uyandıklarına dikkat çeken Yılmaz İnce, "Van'da EĞİTİM SEN Şube Başkanımız Selami Özyaşar, eski şube başkanlarından Lezgin Botan ve Müzahit Karakuş, şube yöneticilerinden Garip Yaviç, eski şube sekreteri Sinan Gündüz ve sendika üyesi Hakan Yaman gözaltına alınmışlardır. Gece kimsenin olmadığı saatlerde sendika şube binamızın kapısı kırılarak açılmış ve içerisi dağıtılarak arama işlemi gerçekleştirilmiştir. Adresleri ve çalıştığı yerler belli olmasına, Van'da

bilinen/tanınan insanlar olmasına rağmen gözaltına alınmışlardır. Oysa rahatlıkla çağrılıp ifadeleri alınabilirdi. Ancak biliyoruz ki, korku salmak ve toplumsal muhalefeti susturmak istedikleri için demokrasi ve emek mücadelesinde öne çıkan, emek harcayan arkadaşlarımızı özellikle böylesi bir yöntemle gözaltına alıyorlar" diye konuştu. 

 İleri sürülen gerekçeler ne olursa olsun, hangi kanuna muhalefet etmekten gözaltına alınmış olurlarsa olsunlar, gerçek nedenin AK Parti'nin seçim intikamı ve muhalefete tahammülsüzlüğü olduğunu öne süren İnce, "Kamu emekçileri mücadelesinin öncüsü ve direngen gücü KESK üye ve yöneticilerine yönelik anti demokratik uygulamalar da toplumsal muhalefeti susturma politikasının bir parçasıdır. Halen yönetici ve üyelerimizden; Seher Tümer , Olcay Kanlıbaş, Ahmet Zirek, Metin Fındık, Ayhan Kurtulan, Lokman

Özdemir, Aynur Şahin, Yüksel Ozan, Sedat Güler, Yakup Tekin, Serpil Arslan Düzgün, Nazire Ayata Civelek ve en son 26 Nisan 2011 tarihinde gözaltına alınan Gülsüm Yıldız tutuklandılar. Yüzlerce üyemiz hakkında başta memuriyetten uzaklaşma talebiyle olmak üzere adli ve idari soruşturmalar açılmaktadır. Onlarca üyemiz sürgün edilmiştir. 19-20 Nisan 2011 tarihlerinde SES ve TTB'nin yaptığı grev ve AK Parti'nin sağlıkta dönüşüm programını Adana'da Demokratik Çözüm Çadırı'ndaki kitleye anlattıkları gerekçesiyle

28 Nisan 2011 tarihinde gözaltına alınan üyelerimizden Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu ve Dr. Ömer Eşki 'örgüt üyeliği' iddiasıyla yargılanmaktadırlar" şeklinde konuştu.

 KESK VE DİSK Şubeler Platformu adına basın açıklaması yapan Yılmaz İnce, daha son özetle şunları söyledi: 

 "O halde bize düşen de direnmek, direnmek ve yine direnmektir. Çünkü biliyoruz ki, tarihte kazananlar hep direnenler, mücadele edenler olmuştur. KESK, fiili ve meşru mücadele içerisinde, 12 Eylül cenderesine karşı inançlı ve kararlı insanların bir araya gelmesiyle kurulmuş bir emek örgütüdür. Ne askeri cuntaya ne de sivil cuntalara teslim olmamış bir örgüttür. 

 Her sabah yeni bir gözaltı ve tutuklanma haberi ile uyanmak istemiyoruz. Her bir operasyon ve baskı yeni sorun, gerginlik ve çatışma demektir. Tüm yurttaşlar güven içinde yaşamak, yarınından emin olmak hakkına sahiptir. Ortamı daha fazla germek kimsenin hayrına değildir. Siyasi iktidarı yıllardır uyguladığı ekonomik ve siyasi politikalardan hoşnut olmayan, eleştiren ve muhalefet eden kesimlere karşı tahammüllü olmaya çağırıyoruz. Demokratik hak ve özgürlükleri genişletecek, Kürt sorununun demokratik ve

barışçıl yollarla çözümünü esas alacak, ifade ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engelleri kaldıracak adımlar atılmalıdır. Arkadaşlarımızın gözaltında tutulduğu her bir saat bir eziyet ve işkencedir. Güvence altına alınmış haklarımızın açık ihlalidir. Bu nedenle arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır."

Etiketler :
Önceki ve Sonraki Haberler