Türkiye'nin ilk "Engelliler İçin Destek Programı" açıldı
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi bünyesinde açılan "Engelliler İçin Destek Programı" kapsamında, engelli bireylerin toplumsal yaşama katılımına destek olacak "gölge öğreticiler" yetiştirilecek- Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Engelliler için
İSTANBUL (AA) - ERGİN GARİP - Yükseköğretim kurumlarında engelsiz bir ekosistemin oluşturulmasının bir parçası olan "Engelliler İçin Destek Programı", Türkiye'de ilk kez Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi bünyesinde açıldı.
Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) 2019 yılında aldığı kararla "Engelliler İçin Destek Programı"nı eğitim-öğretim programı olarak sisteme dahil etme kararının ardından uzun yıllardır engelliler için çalışan Prof. Dr. Esra Akgül'ün başkanlığında Türkiye'nin yükseköğretim düzeyinde ilk "Engelliler İçin Destek Programı" açıldı.
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Meslek Yüksekokulu bünyesinde ön lisans düzeyinde eğitim verecek "Engelliler İçin Destek Programı" kapsamında engelli bireylerin toplumsal yaşama katılımına destek olabilecek "gölge öğreticiler" yetiştirilecek.
İlk öğrencilerini 2020-2021 eğitim-öğretim yılında alacak programın açılışına Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Meslek Yüksekokulu tarafından hazırlanarak Yükseköğretim Kurulu’na sunulan "Otizm Yaşam Liderliği Ön lisans Programı" önerisi öncülük etti.
"Engelliler İçin Destek Programı"nda, bireyin bakımına değil, topluma uyumuna odaklanarak bağımsız yaşam becerileri kazanması yoluyla kendi başına veya en az destekle toplumda var olabilmesine fiilen destek verecek elemanların yetiştirilmesi hedefleniyor. Programdan mezun olanlar, engelli bireylerin aileleriyle eşleştirilerek iş hayatına dahil olabilecek.
- "Programla birlikte Eğitimde Mükemmeliyet Araştırma ve Uygulama Merkezi kuruldu"
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Engelliler için Destek Programı Başkanı Prof. Dr. Esra Akgül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, programın açılması için YÖK'e teklifin Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi tarafından yapıldığını bildirdi.
Üniversitenin yüksek seviyede sosyal sorumluluğa sahip olduğu konulardan birinin özel gereksinimlilerin hayata tam olarak katılması olduğuna işaret eden Akgül, "Bu özel gereksinimliler arasında en çok otizm grubu ön plana çıkmaktadır. Söz konusu programın açılması teklifi, tamamen otizmli bireylerin ve ailelerinin yaşadıkları zorluklardan, toplumun yeteri kadar duyarlı olmamasından ve otizmli bireylerin toplumsal yaşama uyum konusunda ihtiyaç duydukları yaşam lideri veya gölge öğretici gibi yardımcı elemanlara duyulan ihtiyaca yönelik aile isteklerinden yola çıkılarak yapılmıştır." diye konuştu.
Halihazırda "gölge öğretici" olarak otizmli birey ve ailesine yardımcı olan elemanlar bulunmakla birlikte bu elemanların takipçisi veya bir eğitim ve yetiştirilme standardının bulunmadığını ifade eden Akgül, ön lisans programıyla uluslararası standartlarda eğitim veren üniversitelerinden eğitim alan yardımcı elemanlar yetiştirmeyi hedeflediklerini aktardı.
Programı başka üniversite bileşenleri ile bütünleştirdiklerini belirten Akgül, şunları kaydetti:
"Bu yıl bu programla birlikte üniversitemiz bünyesinde Eğitimde Mükemmeliyet Araştırma ve Uygulama Merkezi kuruldu. Bu merkezin 3 ana başlıkta faaliyetleri olacak. İlk ikisi eğitim-öğretim ile araştırma-geliştirme. 3. ana faaliyet başlığı ise üniversitenin sosyal sorumluluk projelerinin de yürütüleceği otizm eğitim birimi. Bu birimde planlanan projeler kapsamında hem otizmli bireyler hem de aileleri, sosyal ve akademik programlara katılabilecek. Engelliler İçin Destek Programı öğrencileri de bu birimde görev alabilecek, uygulama yapabilecek, ailelerle tanışıp kendi işlerini bulma şansına dahi sahip olabilecek."
- "Adayların iş bulma faaliyetleri desteklenecek"
Prof. Dr. Esra Akgül, programa 2020-2021 eğitim-öğretim yılında ilk öğrencilerin alınacağını, 30 kişilik kontenjanın 10 tanesinin tam burslu, 20 tanesinin ise yüzde 50 indirimli olacağını bildirdi.
Programı tamamlayan adayların öncelikle özel gereksinimli grupları temel özellikleri ile tanıyabileceğini, davranış yönetimi yoluyla öfke nöbetleri gibi ani gelişen durumlara müdahale edebileceğini aktaran Akgül, mezunlarının iş bulma sürecine ilişkin şöyle konuştu:
"Mezunlarımız, 'gölge öğretici' sıfatıyla özel gereksinimlilere eğitim veren kurum ve kuruluşlarda, dernekler, vakıflar gibi destek kurumlarında veya ailelerin istihdamı ile daha özel şartlarda çalışma hayatına başlayabilecek. 'Gölge öğretmen' kavramının Milli Eğitim Bakanlığı'nın da gündeminde olduğu bilinmektedir. Okulların özel eğitim sınıfları veya destek eğitim odalarında yardımcı eleman olarak görev yapabilmeleri de beklenmektedir. Üniversitemiz Mükemmeliyet Merkezi çalışmaları kapsamında aile ve gölge öğretici eşleştirmesi yoluyla da adayların iş bulma faaliyetleri desteklenecektir."
Akgül, kendisinin de 18 yaşında otizmli bir çocuğun annesi olduğunu belirterek, özel gereksinimli bireye "bakım odaklı” değil, "bağımsız yaşama katkı odaklı" yaklaşılması gerektiğini söyledi.
Bakımın, kısmen ailenin ve bazı durumlarda ilgili profesyonellerin işi olabileceğini ifade eden Akgül, "Bu program mezunları bakım odaklı değil, bireyi hayata karıştırma odaklı çalışmalar yürütecek. Öte yandan, otizm konusunda tecrübeli bir program geliştirme uzmanı, bir psikolog ve 2 özel eğitimci ile yeniliklere ve iş birliklerine açık, vizyonu geniş, güçlü bir akademik kadromuz olduğunu da söylemek istiyorum." diye konuştu.