Öğretim üyesinden enkazdan çıkan hurda metallerle deprem anıtı

Öğretim üyesinden enkazdan çıkan hurda metallerle deprem anıtı

Fırat Üniversitesinde öğretim görevlisi Rüçhan Keçeci, Elazığ ve Malatya'da 24 Ocak'ta 41 kişinin ölümüyle sonuçlanan depremin unutulmaması için büyük bölümü enkazdan çıkarılan hurdalarla yaptığı anıtı kentte sergilemek istiyor- Anıtın metal aksamını tama

ELAZIĞ (AA) - İSMAİL ŞEN - Fırat Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Öğretim Görevlisi Rüçhan Keçeci, Elazığ ve Malatya'da 24 Ocak'ta yaşanan depremin unutulmaması ve bu konuda farkındalık oluşturmak için enkazdan çıkarılan hurda metallerle deprem anıtı yaptı. Anıtın metal aksamını tamamlayan Keçeci, anıta bazı figürler ve kompozisyonlar eklemeyi planlıyor.

Merkezi Sivrice ilçesi olan, 41 kişinin yaşamını yitirdiği 6,8 büyüklüğündeki depremi evinde yaşayan Keçeci, yitirilen canların yanı sıra çok sayıda kişinin yaralandığı, ev ve iş yerlerinin yıkıldığı depremin neden olduğu acıyı ölümsüzleştirmek için anıt yapmaya karar verdi.

Keçeci'nin yüzde 70'ini enkazdan çıkarılan hurda metal parçaları ile 2 ayda yaptığı, 2,5 metre yüksekliğinde, 180 santimetre çapındaki anıtın üzerinde depremin gerçekleştiği saat olan 20.55 ve 1 metre yüksekliğinde ellerini dua için semaya açan iki el figürü bulunuyor.

Keçeci, 1 metrelik mermer kaide üzerinde Elazığ'da uygun bir alanda sergilemek istediği anıtı ilerleyen süreçte çevresine arama kurtarma ekiplerinin el ele tutuşmasını simgeleyen figürlerle de zenginleştirmek istiyor.

- "Bu anıtla 7'den 77'ye herkese mesaj vermek istiyorum"

Keçeci, AA muhabirine, 13 yıldır hurda metal parçalarını spiral, kaynak makinesi, çekiç gibi aletler yardımıyla çeşitli figürlere ve anıtlara dönüştürdüğünü söyledi.

Yaptığı çalışmalarında mesaj vermeye ve farkındalık oluşturmaya gayret gösterdiğini ifade eden Keçeci, son çalışmasının 24 Ocak'taki depremi anlattığını belirtti.

"Elazığ'da yaşayan bir vatandaş olarak 24 Ocak'ı hiç unutamıyorum, özelikle o saati, o anı. Saat 20.55'te büyük bir sarsıntı ile irkildik. Evim 10. katta ve sarsıntıyı çok fazla hissettik. Depremin o anının bendeki etkisi çok büyük. O anı unutturmamak için bir anıt yapmak istedim" diyen Keçeci, farklı materyaller kullanarak deprem anıtını hazırladığını aktardı.

Keçeci, "Bu anıtla 7'den 77'ye herkese mesaj vermek istiyorum. Deprem hayatımızın bir gerçeği, depremle yaşayacağız ama bunun önlemlerini de alacağız. Sağlam binalar yapacağız, zemini sağlam araziler seçeceğiz." ifadesini kullandı.

Keçeci, tamamladığı anıtın vişne mermerinden yapacağı kaide ile 4,5 metre yüksekliğinde olacağını dile getirerek, "Yapmış olduğum tasarımda dairesel formda mekanik saat görülüyor. Mekanik saat tam 20.55'te durmuş. Yani 24 Ocak 2020'deki deprem anını anlatan bir saat tasarladım. Saatin alt tarafında 2 el görülüyor. Eller avuç içi ile saati tutmakta." diye konuştu.

- Enkazdan çıkarılan metalleri kullandı

Anıtın yapımında kullandığı malzemelerin yüzde 70'inin yıkılan eski binaların enkazından çıkan çelik oranı az, kolay eğilebilen demir inşaat çubukları, lama demirleri ve sac parçaları gibi metaller olduğuna işaret eden Keçeci, geriye kalan bazı malzemeleri ise atölyesindeki hurda metallerden kullandığını bildirdi.

Keçeci, sac denilen malzemelerden kaynak ve spiral kullanarak el formlarını yaptığını anlatarak, şunları kaydetti:

"Eller deprem anında dua ediyor çünkü deprem anında büyük bir korku ve kargaşa yaşadık. Kimi insan kelime-i şehadet getirdi kimi insanlar da ellerini açıp, dua etti. İşte bu eller o anda yapılan dualardan esinlenerek tasarladığım eller. Eller ayrıca devletin yardım elini de temsil ediyor. Çok büyük bir afet yaşadık. Belki de o duaların sayesinde ayakta kaldık. Depremin şiddeti gerçekten çok büyüktü."

- Anıtta kurtarma ekiplerinin çabası da yer alacak

Keçeci, atölyesinde sergilediği anıtın ziyarete gelenlerin beğenisini kazandığını belirtti.

Deprem anıtını uygun görülmesi halinde Elazığ'da güzel bir meydanda sergilemek istediğini anlatan Keçeci, şu değerlendirmede bulundu:

"Deprem anıtı aslında iki parçadan oluşuyor. Şu an tamamlamış olduğum metal aksamı. Vişne mermer kaidenin etrafında AFAD, UMKE, sağlık, itfaiye ve diğer yardım kuruluşlarından gelen gönüllü insanlarımızın oluşturmuş olduğu figüratif bir kompozisyon olacak. Ekiplerin kenetlenmiş, el ele vermiş figürleri yer alacak. Ayrıca depremin sembol ismi olan enkaz altındaki Azize Çelik ile telefon bağlantısı kuran Acil Tıp Teknisyeni Emine Kuştepe'nin görüntülerini de tasvir edecek bir kompozisyon olacak. Yine Türk bayrağını tutan iki AFAD görevlisi de bu kompozisyonda yer alacak."



Etiketler :
Önceki ve Sonraki Haberler