Kışın çetin geçtiği Kars'ta arıların "tatlı uykusu" başladı
Türkiye'de bal üretiminin önemli merkezlerinden Kars'ta, soğuk havadan korunması için yayladan getirilen arıların kışlatma çalışması tamamlandı.
İlkbaharda yaylalara çıkarılan yaklaşık 60-70 bin kovan arıdan 400-500 ton balın elde edildiği kentte, havanın soğumasıyla birlikte arı yetiştiricileri kovanlarını köylere taşıdı.
Hava sıcaklığının sıfırın altına düşmesiyle arıcılar, kovanları daralttıktan sonra çuval, bez gibi koruyucu eşyalarla muhafaza ederek, arıları dondurucu soğuktan koruyor.
Arıcılar, bu yöntemle arıların hem telef olmasının önüne geçiyor hem de bir sonraki sezona daha sağlıklı girmelerini sağlıyor.
- "Kars'ta 130 bin kovan bulunuyor"
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Doğu Anadolu Bölge Sorumlusu Adem Ertaş, yaptığı açıklamada, Kars'ta Arıcılar Birliğine kayıtlı 130 bin civarında kovanın bulunduğunu söyledi.
Kış aylarının çetin geçtiği Kars'ta bazı üreticilerin arılarını başka illere götürdüğünü anlatan Ertaş, "Kars'ta 130 bin kovanın 60-70 bini, şehir dışına Antalya-Mersin, Muğla-Aydın bölgelerine, Ege ve Akdeniz sahillerine kışlatmaya götürülüyor. Burada kalan arıların kışlatma hazırlıkları ise bitti." dedi.
Ertaş, kovanlardaki arıların karın yağmasıyla depolara alındığını belirterek, kışlatmada rutubetsiz ortamların seçildiğini dile getirdi.
- "Arılarımız bahara daha sağlıklı şekilde çıkacak"
Arı yetiştiricisi Serhat Aybek ise yaylalardan getirdikleri arıları havaların soğumasıyla kışlattıklarını aktardı.
Kışlatmadan arıların sağlıklı şekilde çıkması için tüm tedbirleri aldıklarını dile getiren Aybek, şunları kaydetti:
"Dışarıda kışlatacaksanız arının oksijeni bol olmalı. Aslında biz hiçbir zaman gezdirme taraftarı değiliz, çünkü arının yaşadığı ömürden yılda en az 4 ayı yatarak, dinlenerek geçirmesi lazım. Arıların üzerine strafor koyduk ve ara daraltmalarını yaptık. İnşallah arılarımız bahara daha sağlıklı şekilde çıkacak. Arının kış uykusu, sağlıklı yatması çok önemlidir. 2 gündür kışlatmayla ilgili çalışıyoruz. Arının kapağı dahi açılmayacak, üzerine yağan kar süpürülmeyecek. Normal doğal yaşamında sahipsiz kalmış gibi kalacak, biz sadece gözlemde bulunacağız."