Kars’ta Zafer coşkusu

Kars’ta Zafer coşkusu

30 Ağustos Zafer Bayramı tüm yurtta olduğu gibi Kars’ta da törenlerle kutlandı.

Tacettin DURMUŞ

Hükümet Konağı önünde düzenlenen törende 30 Ağustos coşkusu yaşandı. Kars Valisi ve Belediye Başkan Vekili Türker Öksüz ve 14. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Hakan Tunç burada bulunan Atatürk anıtına çelenk sundu. Ardından saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Vali Öksüz tebligata giriş sırasına göre tebrikleri kabul etti.

Daha sonrada Kars Valisi Türker Öksüz ve 14. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Hakan Tunç askeri araç üzerinde halkın bayramını kutladı. Ardında da Alparslan Anadolu Lisesi öğrencilerinden Egesu Öğüsu ve Gazi Kars Anadolu Lisesi Öğrencilerinden Barış Kuçlu ’30 Ağustos’ konulu şiirler okudu.

Gazi Ahmet Muhtar Paşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Edebiyat Öğretmeni Hülya Bulut, günün anlam ve önemini belirten konuşma yaptı.

Bulut konuşmasında, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı 99. yıldönümünüde onur ve kıvanç içerisinde kutladıklarını ve bu kutlu günü dünya döndükçe, Türk milleti dünya üstünde var oldukça milli hafızamızda tutup gelecek kuşaklara aktaracaklarını söyledi.

Bulut konuşmasında “Başta Cumhuriyetimizin kurucusu, Büyük Taarruz’ un Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve O’nun silah arkadaşları olmak üzere, gözlerini kırpmadan canlarını bu aziz vatanın toprakları uğruna feda eden tüm şehitlerimize, kahraman Mehmetçiklerimize en derin şükranlarımı sunar, sizleri en kalbi duygularımla selamlarım.

Birinci Dünya Savaşı sonunda imzalanan Mondros Mütarekesi ve Sevr Antlaşması’yla topraklarımız bilfiil işgal edilmiş, bağımsızlığından tarih boyunca asla taviz vermeyen Türk milleti esaret altına alınmak istenmiştir.

19 Mayıs 1919’da Türk milletinin karanlık günlerini aydınlığa çıkaracak olan Mustafa Kemal Samsun ufuklarından bir güneş gibi doğdu. Atatürk’ün Samsun’a çıkmasıyla Kurtuluş Savaşı başladı. Amasya Genelgesi’nin yayımlanmasının ardından Erzurum ve Sivas Kongreleri ile milli birlik ve beraberlik sağlanarak tek bir vücut haline gelinmiştir.

23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi kurulmuş, böylelikle hem memleketin yönetimi milletin iradesine verilmiş hem de Kurtuluş Savaşı’nın merkezi Ankara olmuştur. Türkiye Büyük Millet Meclisi “ Misak-ı Milli” sınırları içinde vatanın bir bütün olduğu ve parçalanamayacağı görüşünden hareketle düşmanla mücadele kararı almış, oluşturulan düzenli ordularla bir olma mücadelesi başlatmıştır.

İlk başarı, yaşadığımız bölgenin de içinde bulunduğu Doğu Cephesi’nde Ermeni çetelerine karşı kazanılmış, Batı Cephesi'nde Yunanlarla 1.İnönü ve 2. İnönü Savaşları yapılarak elde edilen başarılarla ordu ve milletin moral gücü en üst seviyeye çıkarılmıştır.İnönü Savaşları’nın kazanılmasıyla Yunanlılara ağır kayıplar verdirilmiş ancak Yunan ordusu yeniden saldırıya geçmiş, bu saldırı üzerine Mustafa Kemal,  Türk ordusuna: “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır; bu satıh bütün vatandır, vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz.” emrini vermiştir. Türk askeri, büyük bir azim ve fedakârlıkla bu karara uymuş, 23 Ağustos ve 12 Eylül 1921 tarihleri arasında yapılan Sakarya Meydan Muharebesi’yle ordumuz savunma durumundan taarruz durumuna geçmiştir. Bu zaferin sonunda, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nce Mustafa Kemal’e “Gazi” unvanı ve “ Mareşal” rütbesi verilmiştir.

Türk tarihinin dönüm noktalarından biri olan Sakarya Savaşı’nın kazanılmasının ardından büyük bir taarruz hareketiyle düşmanın tamamen yok edilmesi kararı alınmış, 1922 yılı Ağustosuna kadar hazırlıklar tamamlanmıştır. Bu hazırlıklardan sonra Gazi Mustafa Kemal’in başkomutanlığını yaptığı ordumuz 26 Ağustos 1922’de düşmana taarruz etmiş, 30 Ağustos’ta düşman çember içine alınmış, sağ kalanlar ise esir alınmıştır. ”Ya İstiklal Ya Ölüm” parolası ile başlayan muharebede elde edilen bu büyük zafer, Türk’ün bağrına dayanan hançerin ulusça sökülmesi, özgürlük ve haysiyetimizi yok etmek isteyenlerin dize getirilmesi destanıdır.

Atatürk’ün başkomutanlığında yapılan bu savaş, “ Başkomutanlık Meydan Muharebesi” olarak adlandırılmış, Büyük Taarruz’un başarıyla sonuçlanmasından sonra düşman İzmir’e kadar takip edilmiş, 9 Eylül 1922’de İzmir’in kurtarılmasıyla yurdumuz düşmandan tamamen temizlenmiştir.

26 Ağustos’ta başlayıp 30 Ağustos 1922 günü zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz ile Türk milleti Anadolu’nun sonsuza kadar Türk yurdu olarak kalacağını bütün dünyaya ilan etmiştir.

Düşmanın haksızca ve alçakça işgaline “Dur” diyen ve kanının son damlasını akıtmadan yurdunu bırakmayacağını tüm dünyaya ispatlayan ordumuzun bu onurlu zaferini her yıl 30 Ağustos günü kıvançla kutlamaktayız.

30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutladığımız bu günde Türkiye Cumhuriyetimizin varlığını devam ettirmek adına var gücümüzle çalışacağımızı ifade ederek, burada bulunan herkesin ve büyük Türk milletinin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı canı gönülden kutlarım.” dedi.

Kutlama programı daha sonra tören geçişi ve araç konvoyu ile tamamlandı.

Protokol üyeleri Kars Şehitliğini de ziyaret ederek, başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehitlerimiz için dua ederek, şehit kabirlerine karanfil bıraktı.

kars’ta-cumhuriyet-coskusu-(1).jpgkars’ta-cumhuriyet-coskusu-(2).jpgkars’ta-cumhuriyet-coskusu-(3).jpgkars’ta-cumhuriyet-coskusu-(4).jpgkars’ta-cumhuriyet-coskusu-(5).jpgkars’ta-cumhuriyet-coskusu-(6).jpgkars’ta-cumhuriyet-coskusu-(7).jpgkars’ta-cumhuriyet-coskusu-(8).jpgkars’ta-cumhuriyet-coskusu-(9).jpgkars’ta-cumhuriyet-coskusu-(10).jpg

Önceki ve Sonraki Haberler