Kars’ta tarihi ve turistik bölgeler mera vasfını koruyor
Kars Kalesi ve çevresinde bulunan tarihi bölge, büyük ve küçük baş hayvanlar için mera vasfını korumaya devam ediyor.
Tacettin DURMUŞ
Yıllardan beridir tıpkı bir köy gibi kullanılan Kars Kalesi çevresinde bulunan tarihi mekânlar ile tabyalar mera ve ahır olarak Kars turizmine hizmet veriyor.
Kars Valiliği ve SERKA marifetiyle yeniden turizme kazandırılma çalışmaları devam eden bölgede otlayan büyük ve küçük baş hayvanlar olumsuz görüntüler oluşturuyor. İlimizi ziyaret eden yerli ve yabancı ziyaretçiler ile duyarlı Karslılarının dikkatini çeken bölgenin mera vasfı, kadim kente yakışmıyor.
Yıllardır olduğu gigi bu yıl da Kars Kalesi çevresinde büyük ve küçükbaş hayvanlar bir mera misali yayılmaya devam ediyor. İl merkezinde yaklaşık 10 bini aşkın büyük baş hayvanının yanısıra binlerce küçükbaş hayvan il merkezinde ve tabyalarda otlamaya devam ediyor. Kars Kalesi çevresinde otlayan büyükbaş hayvanlar tarihi taş köprüyü insanlar gibi kullanmaya devam ederken geride önemli orada çevre kirliliği oluşturuyor.
TABYALAR ‘AHIR TABYA’ OLARAK KULLANILIYOR
İl merkezi çevresinde bulunun kaderine terk edilmiş tabyalar da ‘ahır tabya’ olarak kullanılmaya devam ediyor. Tabyalar ile birlikte sayısız makineli tüfek yuvası, korungah ve diğer tarihi yapılar da ahır olarak hizmet vermeye devam ediyor.
Yıllardır duyarsız kalınan tarihi mekanlar arasında Ani Ören Yeri de bulunuyor. Geçtiğimi yıl da gazetemizde dile getirdiğimiz gibi Ani Ören Yeri de geçtiğimiz yıla kadar mera vasfını korumaya devam ediyor. Yıllardır olduğu gibi geçtiğimiz yıla kadar da Ani Ören Yeri’nde büyük ve küçük baş hayvanlar otluyor. 15 Temmuz 2016 tarihinde UNESCO’nun dünya miras listesine dahil ettiği ve Ani Ören Yeri pandemiye rağmen yerli ve yabancı ziyaretçilerin akınına uğramaya devam ediyor.
Binlerce yıllık geçmişi bulunan ve sayısı bilinmeyen çeşitli medeniyetlere beşiklik etmiş olan ören yerini gezen yerli ve yabancı misafirler, yıllarca büyük ve küçük baş hayvanların alanda otlamasına anlam veremiyordu. Her kesin güzü önünde tarihi alanda otlayan hayvanların özgürce ve sahipsizmiş gibi otlamasına anlam vermeyen ziyaretçiler, köylülerin binlerce yıllık insanlık mirası tarihi saygı göstermesini ve korumasını bekliyor.