İĞNE SONUCU SAKAT KALDI İDDİASI
Iğdır'da, bronşit olduğu gerekçesiyle doktor tarafından verilen iğneyi sağlık ocağında yaptırdıktan sonra sakat kaldığı ileri sürülen 10 yaşındaki Dilek Gündüz, koşmayı çok özlediğini söyledi.
Yüzbaşı Abdullah Rahman İlköğretim Okulu 3. sınıf öğrencisi Dilek Gündüz, rahatsızlanınca ailesi tarafından Iğdır Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi Acil Servisi'ne götürüldü. Küçük Dilek'i muayene eden doktor, bronşit teşhisi koyması üzerine çeşitli ilaçlar yazdırdı. 3 No'lu Sağlık Ocağı'nda görevli hemşire tarafından iğne vurularak evine gönderilen Dilek Gündüz, 2 bacağından tutulma şiddetli ağrı sonucu tekrar doktora başvurdu. 3 aydır yapılan tüm tedavilere rağmen yürümekte güçlük çeken Dilek Gündüz'ün
babası Tahir Gündüz, kızının yanlış teşhis ve ihmal sonucu sakatlandığı ileri sürerek, maddi durumunun iyi olmadığını ve kızının eski sağlığına kavuşabilmesi için yetkililerden yardım istediğini belirtti. Kızını 25 Ocak günü Iğdır Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'ne götürdüklerini bildiren Tahir Gündüz, "Doktor muayene etti ve 12 adet iğne yazdı. İğnelerin 11 tanesini hastaneye her gün götürüp vurdurduk. Son iğneyi ise evimize yakın olan 3 No'lu Sağlık Ocağı'nda yaptırdık. Bu iğneden sonra kızım, 'baba
ayağımda uyuşukluk oldu' demesi üzerine, iğneyi yapan hemşireye sorduğumda, 'bir şey olmaz, üzerine ıslak havlu koyun bir şeyi kalmaz' demişti. Ben eve getirdim ve düzelmesi için gece yarısına kadar bekledik. Fakat bir türlü ağrılar geçmedi. Hemen aynı hastaneye götürdük. Burada bize krem ve ilaç yazdılar. 10 gün sonra geçer dediler. 3 ay oldu bir türlü düzelme olmadı. Şimdi kızım okuluna yürüyerek gidemiyor. Iğdır Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundum" dedi.
Doktorların verdiği ilaçları kızının 10 gün kullandığını, fakat bir sonuç almadığını anlatan baba Tahir Gündüz, "Daha sonra çocuğumu Iğdır Devlet Hastanesi'ne götürdüm. Bana burada iğnenin yan etkisi olduğuni ve etkisinin 20 gün süreceğini söylediler. 20 gün aradan geçtikten sonra yine kızım iyileşmedi. Tekrar Devlet Hastanesi'ne götürdüm ve Erzurum'a sevk ettiler. Orada yapılan muayene sonucu, kızıma yapılan iğne sonucu bacağındaki bazı sinirlerin hasar gördüğünü söyledi. Ayrıca, bronşit olmadığını ve
bunun yanında çocuğa verilen iğnenin dozunun da yüksek olduğunu söyledi. Benim çocuğuma yanlış teşhis konuldu ve iğne yapılırken çocuğumun sinir damarları zedelendi. Sorumluların cezalandırılmasını istiyorum" şeklinde konuştu.
KÜÇÜK DİLEK, ARTIK KOŞMAK İSTİYOR
Yapılan iğneden sonra okuluna tek başına gidemeyen Dilek Gündüz ise, artık koşmak istediğini söyledi. Sporu çok sevdiğini ve koşmak, ip atlamak istediğini ifade eden Dilek, "Umarım sakatlığım geçicidir. Ben beden eğitim derslerine katılamıyorum. Arkadaşlarım koşu yarışmalarına katılıyorlar. Ben de koşmak, okullar arası yarışlarda okulumu temsil etmek istiyorum. Şimdi ortopedik ayakkabı yardımı olmadan yürümekte zorluk çekiyorum. Tekrar eskisi gibi yürümek istiyorum" diye konuştu.
Anne Saray Gündüz ise, kızının okuldan eve geldiğinde ağladığını ve arkadaşlarının kolbastı oynadığı zaman oynayamadığını kaydetti. Saray Gündüz, "Kızım sadece onları seyretmek zorunda kaldığı için zoruna gidiyor. Ben sadece kızımın iyileşip eski haline gelmesini istiyorum" ifadelerini kullandı.
Hamallık yaparak ailesini geçindiren baba Tahir Gündüz, kızını her gün bisikletle okula götürüp getirdiğini belirterek, "Ben yetkilerden şunu rica ediyorum, benim imkanlarım kısıtlı. Erzurum'a gidip gelme masraflarını karşılayamıyorum. En son gittiğimde param yoktu, araçlar beni almadı. Ben 100 TL borç istedim. Kimse vermedi. Devlet bize sahip çıksın, benim 2 çocuğum ve eşim hasta. Dilek benim kızım değil devletin kızı, benim kızımın bir an önce iyileşmesini istiyorum" dedi.