Bu mezarlar görenleri şaşırtıyor, sebebini öğrenenler ise takdir ediyor
Türkiye'nin en verimli topraklarına sahip illerin başında gelen Aydın'da yeni nesil toprağın kıymetini bilmeyince yaşlılar kendi yöntemlerine göre bu duruma çare aramaya başladı.
Türkiye'nin en verimli topraklarına sahip illerin başında gelen Aydın'da yeni nesil toprağın kıymetini bilmeyince yaşlılar kendi yöntemlerine göre bu duruma çare aramaya başladı. İl genelinde özellikle köylerde yaşlılar miras bıraktıkları arazilerin torunları tarafından satılmaması için öldüklerinde mezarlığa değil miras bıraktıkları arazilere defnedilmeleri için vasiyet ediyor. Benzer vasiyetin en yoğun olduğu bölgelerin başında ise Aydın'ın Çine ilçesi geliyor.
Çine'ye bağlı Soğukoluk, Kabataş ve çevresinde bulunan köylerde ölenlerin büyük çoğunluğu mezarlıklar yerine kendilerine ait bahçelerde defnediliyor. Bu uygulamanın yaşlıların vasiyeti üzerine gerçekleştirildiğini belirten köylüler, "Yeni nesil toprağın kıymetini bilmiyor. Bunu fark eden eskiler "mezarımızı satmazlar" düşüncesi ile öldüklerini kendilerini kendi dikip yetiştirdikleri zeytin bahçelerine defnettiriyor" diyerek, mezarlı bahçelerin diğer bahçeler gibi pek alınıp satılmadığını belirttiler.
Türklerin yerleşik hayata geçmesinden önce Yörük olarak yaşadıkları sırada cenazelerini mecburiyetten öldüğü yerlerde defnettiklerini ancak yerleşik hayata geçildikten sonra mezarlık geleneğinin yaygınlaştığı Aydın dağlarında köylerde yaşayan sayısı her geçen gün azalırken araziler de miras yoluyla değil satış yoluyla daha sık el değiştirmeye başladı. Bunun birinci nedeni köyden şehre göç olarak belirtilirken, ikinci nedenin ise tarım faaliyetlerini yürüten genç nüfusun azalması olduğu belirtildi.
Hayatını tarıma ve zeytin ağaçlarına adamış pek çok kişinin bir ömür vererek yetiştirdiği zeytin ağaçlarının satılmasına pek çok yaşlı vatandaşın dayanamadığını belirten Çineli vatandaşlardan Hakan Akın, "Aydın, Türkiye'nin en fazla zeytin ağacı varlığına sahip ildir. 5-6 asırlık zeytin ağaçları odluğu gibi bunların yaklaşık yüzde 90'ı 1, 2 asırlık zeytin ağaçlarından oluşur. Zeytin ve zeytinyağının kıt olduğu dönemlerde binbir zahmetle bu ağaçları dikip yetiştiren büyüklerimiz, özellikle zahmetin yoğun olduğu dağlardaki zeytinliklere miras yoluyla sahip olan genç neslin bahçeleri çok kolay sattığını görünce kendi yöntemleri ile tedbir almak istemiş. Pek çok yaşlı öldüğünde mezarlık yerine hayatını adadığı zeytinliklere defnedilmek için vasiyet bırakıyor. Bunun esas amacı zeytinliklerin satılmasını önlemek. Aslında yaşlılarımızın bu taktiği de işe yarıyor. Pek çok kişi içinde atasının mezarı olan bahçeleri satmıyor" diye konuştu.
Kaynak: