Biyogaz Projesinde sona yaklaşılıyor
Fizibilite çalışması daha önce tamamlanan ve EPDK'dan lisansı alınan Kars'ın Selim İlçesinde kurulacak olan Biyogaz Elektrik Santralı Projesinde sona yaklaşılıyor.
Biyogaz Projesinde sona yaklaşılıyor
Fizibilite çalışması daha önce tamamlanan ve EPDK’dan lisansı alınan Kars’ın Selim İlçesinde kurulacak olan Biyogaz Elektrik Santralı Projesinde sona yaklaşılıyor. Almanya Köln’den Banka uzmanı Reınhard Störmer de Kars’a gelerek Bozkuş başkanlığındaki proje değerlendirme toplantısına katıldı.
Projesini Prof. Dr. Cevdet Bozkuş, Ekonomist Suat Karakuz ve Viessmann Group’tan Schmack Biogas’ın hazırladığı Kars-Selim Biyogaz Santralı
Biyogaz Elektrik Santralinin hammadde kaynaklarını Mısır silajı, Çimen silajı, Hayvan Pancarı, Büyük Baş Hayvan Atıkları, Muhtelif Enerji Bitkileri oluşturuyor.
Yaklaşık yatırım bedeli 22 milyon Euro olan, İnşaat ve Devreye Alma Süresi 18 Ay olarak belirlenen projenin inşaat ve imalat ihalesi yapıldı. Finansmanı Alman bankalarında yapılacak olması hasebiyle finansman yapılacağı Alman Bankasının yetkili uzmanı da 19 Ağustos 2014 günü yatırımcı heyeti ile birlikte Kars’a geldi. Proje yürütücüsü Prof. Dr. Cevdet Bozkuş başkanlığında dün (20 Ağustos 2014) bir toplantı düzenlendi.
Proje yürütücüsü Prof. Dr. Cevdet Bozkuş başkanlığındaki toplantıya; Yatırımcı Erdem Soğukpınar, Alman banka uzmanı Reınhard Störmer, yatırımcı şirket temsilcisi M. Cenk Naipgil katıldı.
Proje yürütücüsü Prof. Dr. Cevdet Bozkuş proje hakkında yaptığı konuşmada; Bölgenin coğrafik özellikleri, Hammadde durumu ve maliyeti, Proje neden burada yapılması ile ilgili detay bilgileri, Bayburt Barajı ve bitecek olan Kars barajından sonra yeni projelerin yapılabileceği ve projenin detay özellikleri hakkında genişçe bilgi verdi:
Projenin finansmanı sağlayacak Almanya Köln Banka uzmanı Reınhard Störmer de söz alarak; Kars hakkında fazla bilgisi olmadığı için olumsuz bir şekilde buraya geldiğini, daha sonra yaptığı görüşmeler, proje yerine yaptığı gezi, toplantı ve sunumdan sonra buranın proje için ideal bir yer olduğu kanaatine vardığını söyledi. Hatta bu projeye destek konusun bir sorun olmayacağı gibi yeni projelere de finansmanı sağlayabileceklerini belirtti.
Böylelikle ihalesi yapılmış olan ve kredi bağlantıları bitmek üzere olan proje için artık sona gelindiği ifade edildi. Ayrıca, Kredi bağlantısı yapıldıktan sonra projenin inşaatına başlanacağı da vurgulandı.
KARS SELİM BİYOGAZ ELEKTRİK SANTRALI PROJESİ UMUT OLACAK
Hammadde olarak organik ve hayvansal atıklar ve muhtelif enerji bitkileri kullanımıyla elektrik ve ısı enerjisi üretilecek olan Türkiye’nin ilk Biyogaz Tesisi için Kars’ın Selim ilçesinde düğmeye basılması bölge içinde umut odu. Kafkas Üniversitesinden Prof. Dr. Cevdet Bozkuş, Üretime yönelik 4 senedir uğraşılan bir projenin temelini atma noktasına geldiklerini, yatırımcı firmanın Özel İdare Genel Sekreterliğine, inşaat ruhsatını almak üzere müracaat ettiğini, bütün işlemleri bitirdiğini söyledi.
PROJENİN GEÇMİŞİ
Projenin geçmişinden bahseden Bozkuş, “Ben 2001’de Kars’a geldiğimde bu bölgeye ne verebilirim, kendi alanımda neler yapabilirim diye düşündüm, sonuçta doğduğum şehir. 2009 yılında Ankara’da katıldığım bir sempozyumda bu biyogaz üzerine yapılan konuşmalar yapıldı. O esnada tanıştığım bir arkadaş Almanya’da, Avrupa’da bu tesislerin fazla olduğu ancak Türkiye’de olmadığından bahsetti. Ben neden Türkiye’de olmasın diye düşündüm. Bir süreç başlattık. 2012 yılıydı ve Almanya’daki bu tür tesisleri kuran firmanın Türkiye koordinatörüyle iletişime geçtim, davet ettim, geldi konuştuk ve bu işin burada çok iyi olabileceği kanaatine vardık. Neden burada çok iyi olabileceğinin açıklaması şu; bugün Batı Anadolu, orta Anadolu’ya da Akdeniz bölgesinde her şey yetişiyor ancak bizim burada buğday, arpa dışında yetişen pek bir şey yok. Dolayısıyla bizim tarım arazilerimiz bakir alanlar olarak düşünülüyor. Tarım alanlarımızın bu özelliği nedeniyle de hammaddesi de enerji bitkisi olduğu için buralarda enerji bitkisini yetiştirebileceği yolunda hareketle nitekim bu noktaya geldik. 2012’de gelen Fuat Karakuz bana bir şey söyledi. Dedi ki; bunların yatırım bedelleri öyle kolay temin edilecek bir bedel değil ve nitekim şuan da Selim’de kurulacak bu tesisisin yatırım bedeli 22 milyon EURO. Bir yatırımcı lazım. Yatırımcıyı ben bulup getirebilirim dedi bana. Ve sonuçta da 2012’de Ağustos ayında yatırımcıyı aldı geldi.” diye konuştu.
SELİM BÖLGESİ UYGUN GÖRÜLDÜ
Yatırımcının buranın şartlarını ve koşullarını görerek değerlendirdiğini de belirten Bozkuş, “Daha sonra Ankara’ya dönerek Ankara’da kendi şirketlerinin yönetim kurulunda değerlendirerek yatırımın buraya yapılmasına karar verdik. Ve sonuçta da 2012–2014 şuan da inşaat ruhsatını alma aşamasına geldi. Bu yatırım Selim’de Mayıs sonu ya da Haziran başı temeli atılacak. Kısaca ben bu projeyi size tanıtmak istiyorum. Selim’de kurulacak bu projenin gücü 6. 2 Mb. Bu da yatırımcı firmanın Ankara’da EPDK’dan almış olduğu lisansının belgesi. Yani bu belge şunu ifade ediyor. Artık bu adam bu belgeyi almış. Bu yatırımı Kars- Selim’de yapacak. Proje benim ve ŞİMAK’ın koordinatörünü beraber hazırladığı bir projedir. Hedefi şudur. Türkiye enerjide dışa bağımlı bir ülkedir. Bu tür yatırımları yaparak Türkiye’nin enerji bağımlılığını azaltmak, tarımda istihdamı arttırmak ve birde çevre projesi olması nedeni ile devlet korumasına katkıda bulunmak, birde yöremiz ve bölgemiz tarım ve hayvancılık bölgesi olduğu için tarım ve hayvancılık sektörüne de bir ivme kazandıracak bir proje olarak bakmaktayız. 6.2 mb. Burada kullanılacak hammaddesi ağırlıklı olarak mısır silajı olacaktır. Bir yılda kullanacağımız mısır silajı 120 bin metre küp silaj kullanılacaktır. Ve bunun iki önemli özelliği var. Bir elektrik. Yılda 51 milyon kw. saat elektrik üretecek. Bunun yanında da yılda 54 kw. saatte ısı yani sıcak su üretecek. Projenin yaklaşık yatırım bedeli 22 milyon EURO. Bu yatırımın inşaata başlamasıyla üretime geçmesi süresi ise 1 buçuk yıl. Yani 18 aydır.” şeklinde konuştu.
PROJENİN NEDEN BURADA YAPILMASI DÜŞÜNÜLDÜ?
Projenin neden burada yapılmasının düşünüldü ile ilgili de Bozkuş şu açıklamayı yaptı:
“Projenin yeri Kars -Selim. Selim ile Karahamza köyü arasında eski Sarıkamış yol ayırımının hemen yaklaşık 700 metre kuzeyinde yer alan bir köy tüzel kişiliğine ait 125 dönüm alan da kurulacak bu proje. Ana yola yakınlık mesafesi ise 700 metredir. Projenin neden burada yapılması düşünüldü? Bölgenin ikliminin sulamasız tarıma müsait olması ve ayriyeten Selim ovası gibi ovalarının sulanabilir arazilerinin olması, ikincisi selim Akyaka, Arpaçay gibi verimli toprakları olan sulandığında da enerji bitkilerinin rahatlıkla yetiştirilebileceği tarım alanlarının bulunması. Üçüncüsü Kuzey Doğu Anadolu bölgesi Türkiye’nin en fazla hayvancılık yapılan bir bölgesi olması nedeni ile mısır silajı burada yetiştirilmesi halinde artık hayvancılık yapan üretici köylerimizin saman ve diğer bitkiler yerine artık mısır silajı gibi hayvan için besleyici bir bitkiyi kullanacaktır. Ayriyeten bölgede yeterince faydalanamayan tarım alanları artık bu projelerin çoğalması ile birlikte faydalı hale gelecektir. Bu projede tarımda, enerjide, seracılıkta yeni bir iş alanı, istihdam alanı oluşturacaktır. Almanya’da kurulmuş bir tesisin 3 boyutlu görüntüsü aynısı Selim’de kurulacaktır. Arka planda tarlalarından biçimli getirilmiş mısır silajı hammadde bitkilerinin depolandığı alan, ön tarafta da siloların siyah olanları bitkinin fermente edildiği silolardır. Bu tarafta ki silolar ise fermente edilen bitkiden elde edilen biyogazın korjenetör sisteminde yakılması ile elde edilen silolar ise biyogazın depo edildiği alanlardır. Orta kısımda ise o depolarda depolanan biyogazın yakılarak elektriğe dönüştürüldüğü korjenatör sistemlerini görüyorsunuz. Dolayısıyla bu proje sadece bir elektrik projesi değildir. Bu proje hem tarım projesi, hem ısı elde etmeniz nedeni ile isterseniz bu ısıyı merkezi ısıtma sisteminde kullanabilirsiniz, isterseniz bunun yanında kuracağınız seralarda çok rahatlıkla Kars iklim koşullarında seracılık dahi yapabilirsiniz.”
SADECE BİR TARIM PROJESİ DEĞİL, BU PROJE ÖNEMLİ BİR İSTİHDAM YARATAN BİR PROJE OLARAK KARŞIMIZA ÇIKIYOR
Bozkuş, projeden elde edilecek ürünlerle ilgili de şöyle konuştu:
“Yılda 51 milyon kw. saat elektrik üretecek ki bunun 202 bin konutun bulunduğu bir yerleşim merkezinin elektrik ihtiyacını karşılayacaktır. 20 bin konut demek bir ailede 4 kişi varsa 4 ile çarparsanız 80 bin nüfuzlu bir yerleşim merkezinin elektrik ihtiyacını karşılayan bir projedir. İkincisi çok önemli bir ürün daha var ki organik gübre. Çünkü hammaddesi bitki olan bu projede fermente edilen bitkinin gazı alındıktan sonra kalan tortusu sıvı ve katı olmak üzere iki organik gübre örneği size verecektir. Ve bunun 30 bin ton katı organik gübre, 60 bin ton ise sıvı organik gübre. Artık bu bölgede tarımda kimyasal gübre yerine bu tür tesislerin çoğalmamsı ile birlikte biz organik gübre kullanacağız. Hata yatırımcının önemli bir hevesi var. O da şudur. Diyor ki; “ben bu organik gübreyi uzak doğu ülkelerine ya da orta doğu ülkelerine paketleyip satma imkânım olacak.” Üçüncüsü ise biyogazın elektriğe dönüşüm sistemi sırasında bir ısı oluşacaktır. Yılda 54 milyon kw. saat ısı. İsterseniz bu ısıyı eğer yakınında bir yerleşim merkezi varsa o yerleşim merkezinin merkezi ısıtma sisteminin ısıtabileceksiniz. Eğer yoksa Selim projesinde hemen bu proje tesisinin yanında 40 dönüm üzerine sera kurulacaktır. Kurulacak bu seralardan yapılan hesaplamalara göre yılda 2 buçuk milyon kg. organik sera domatesi üretilecek. Ama bu proje ayriyeten sadece bir enerji projesi değil, sadece bir çevre projesi değil, sadece bir tarım projesi değil, bu proje önemli bir istihdam yaratan bir proje olarak karşımıza çıkıyor. Bu seralarda 100 kişi çalışacak. Birde tesisin kendisinde en az 50 kişi çalışacak. O halde bu proje 150 kişi çalışanı istihdam edecek. Ama bir başka boyutu daha var ki bu projede hammaddenin ekileceği 1800 hektar bitkinin tarım alanında çalışacak insanları da düşünürseniz traktörü ile iş makinesi ile insan gücü ile bu projenin ayriyeten istihdam alanını da ne kadar genişlettiğini söyleyebiliriz.”
KÖYLERİMİZİN BUNA BAĞLI OLARAK DA GELİR DÜZEYLERİ ARTACAKTIR
Projenin istihdama katkısını da ele alan Bozkuş, “Sonuç itibari ile bu proje Selim ovasında yeni bir tarım anlayışı getirecektir. Nedir? Yıllardır ağırlıklı olarak arpa-buğday yetiştirilen Selim ovasının artık mısır silajı ve benzeri enerji bitkileri yetiştirilecek. Ve köylerimizin buna bağlı olarak da gelir düzeyleri artacaktır. Bu tesisten elde edilecek organik gübre ile birlikte Selim ovasında ki tarlalarda artık organik gübre kullanılarak tarım verimini arttıracak bir anlayış getirecektir. Hayvancılıkta bunun bir başka boyutudur. Siz mısır silajıyla hayvanları beslerseniz o halde burada hayvancılıkta da yeni bir beslenme dönemi başlayacaktır. Çünkü samanın yerine mısır silajıyla besleyecek olan hayvanlarda et ve süt veriminin artmasıyla yine üretici köylerimizin gelir düzeyleri artacak. Artık köylerimizin hayvancılığı daha da önemser bir hale gelir. Çünkü geliri artan insanlar yaptığı işi daha da önemserler. O halde bir yeni tarım ve hayvancılık anlayışı kırsal kesimden devam eden göçü bu projelerin kurulması ile birlikte durduracak. Hatta geri dönüşlere de vesile olacaktır. Tarımda yeni istihdam alanları oluşturacaktır. Tarım iş makineleri ve traktörler sahiplerine ek iş yapma imkânları sağlayacaktır.” ifadelerini kullandı.
ÜLKENİN ENERJİ İHTİYACINA KATKI SAĞLAYAN BİR PROJEDİR
Bozkuş konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Elektrik üretilerek ülkenin enerji ihtiyacına katkı sağlayan bir projedir. Hammaddesi ülkemizde olan ve çevreyi de koruyan Türkiye de yeni bir enerji üretimi başlamış olacaktır. Ayriyeten bu projede elde edilen ısılarla kurulacak seralar burada, Doğu Anadolu Bölgesinde Karsımız da sera tarımı yapılmaya başlanacaktır. Yani, önümüzdeki kış değil de ondan sonra ki kış ocak ve şubatta Selim de sera domatesleri üretilirse hiç kimse şaşırmasın. Tarım, hayvancılık,enerji ve sera faaliyetleriyle dolaylı ve dolaysız olarak çok sayıda vatandaşa iş imkanı sağlayan bir proje olacaktır. Ve bu proje Arpaçay, Akyaka, Iğdır ovalarında benzeri projelerin yapılmasına vesile olacaktır. Doğu Anadolu Bölgesi için de yeni bir umut kapısı açmış olacaktır. Bu projenin bir tarafı elektrik bir tarafında da seracılık yapılacaktır. Hamburg ta yapılmış bir tesisin yanına kurulmuş cam seraları görüyorsunuz. Türkiye de seracılık yaparlar ama naylonlarla örtülmüş rüzgarla çabuk yırtılan seraları görürüz. Ama burada, Avrupa da bu seraların gayet iyi yalıtılmış cam seraları görüyorsunuz. Yine başka bir yerden alınmış çok da güzel dizayn edilmiş, monte edilmiş cam seraları görüyorsunuz. Aynıları burada kurulacaktır. Bu cam seraların içten görünüşü ve Hollanda dan bu cam seralar içerisinden domates yetiştiren bir serayı görüyorsunuz. Biliyorsunuz bu domatesler şu anda manavda kilosu 4 ve 5 liradır. “
NEDEN BİYOGAZ? TÜRKİYE’DE NİYE BİYOGAZ ENERJİ ÖNEMSENMELİ?
Bozkuş daha sonra şunları söyledi:
“Neden biyogaz? Türkiye’de niye biyogaz enerji önemsenmeli? Bugün bu projenin önemi ve ya tarımı, tarım faaliyetlerini önemser hale getirecek bir projedir. Çünkü tarıma gereken önemi vermeyen ülkelerin tam anlamıyla sanayi ülkesi olmaya hak kazanmaları son derece zordur. Çünkü sanayi hammaddeleri genelde tarımsal alanlarda yetiştirilir. O halde zengin ülkelere baktığımızda ki, bunların içerisinde Almanya tipik örneğidir. Almanya da 16 hektar ekilebilecek alanlarının bulunduğunu ama 16 milyonun neredeyse 1 milyonu ya da 900 bin hektarı şu anda bu amaçla kullanıldığı tespit edilmiş. O halde ülkemizde bu tür projeleri hızla geliştirerek artık arpa, buğday çiftçisi değil, enerji bitkisi yetiştiren enerji çiftçisi kavramını hızla geliştirmeliyiz. Çünkü, özelikle Doğu Anadolu mesela Kars, Iğdır, Van, Muş ovaları, Güney Doğu Anadolu Bölgesinde Batman, Mardin ovaları bu projeler için ideal alanlar. Çünkü bu projenin sosyo-ekonomik sosyal-kültürel avantajlarıyla klasik bir ekonomik değerle hesaplanamayacağı kadar öneminin büyük olduğunu da görmekteyiz. Özelikle küçük ve orta çaplı biyogaz proje çiftçileri, yatırımcıları profesyonel bazda hayvancılık, çiftçilik yapmaları mümkün olacaktır. Böylelikle tarımsal biyogaz tesisi yatırımları hayvancılık ve tarım ile uğraşan kesime yan gelir sağlayacak özelikle benim kendi şahsi düşüncem evleri güzel yapılmış köylerimizi düşünürsek buralarda belki mısır şirazı kullanmayacağız. Daha küçük ünitelerle köydeki hayvan gübrelerini tesisin kurulduğu bir yerde toplayarak burada hem köylünün elektrik ihtiyacını karşılayacaksınız. Hem de buradan ayriyeten o tesisin yanında o tesiste elde edeceğiniz ısıyla birlikte köyleri bu projelerle merkezi ısıtma sistemiyle ısıtıldığını duyarsanız belki bazılarına hayal gibi gelecek ama hiç de hayal olamayan bir şeydir. Şimdi ben bu projenin bir başka boyutunu da şu açıdan önemsiyorum; 2015 yılında bizim Kars barajı bitecek. Kars barajının 10 megabayt gücünde bir elektik gücü var. ama barajın bir başka özeliği de şu, Digor, Arpaçay ilçelerimiz arası içerisinde 47 bin hektarı söyleyeceksiniz. Peki bu 47 bin hektarda ne yetiştireceksiniz?”
KARS’TA BENZER 24 PROJE DAHA YAPILABİLİR
Bunun hayata geçmesiyle birlikte 24 projenin daha hayata geçirilebileceğine dikkat çeken Bozkuş, “Evet işte, 47 bin hektar alanda Selim projesinin benzeri 24 tane projeyi hayata geçirebilirsiniz. Çünkü bu 24 tane projenin hammaddesini rahatlıkla bu sulanabilir alanda karşılayabilirsiniz. O halde tane projenin kurulduğunu düşünün her projede 200 kişi istihdam ederseniz 24 ile 200 ü çarparsanız bu projelerin gelecekte bu sulanabilir arazide 4 bin 800 kişiye bir istihdam sağlayacağı gerçeğini de yakalamış olursunuz. Tabi ki hayal değil bir gerçek. Eyer hala olsaydı bugün bu grafikten şunu görüyoruz. Almanya daki biyoga sektörünün 92 yılından 2013 yılına kadar geldiği nokta. Almanya da 92 yılında başlamış ilk kurulduğu yıl 139 tane değişik büyüklükte böyle tesis kurulmuş. Ama bugün 2013 e geldiği zaman bunun 7887 ye geldiğini görüyoruz. 2014 te kurulanla birlikte 8 bini aştığını bana söylediler. Almanya da 8 bin tane böyle tesis var. Hatta ben gittim Hamburg ta ve Frankfurt ta gördüm. Görünce de biz bunları niye bugüne kadar yapmamışız diye içten içe duygulandım. Yine Almanya dan bir örnek vereyim. Almanya bugün tükettiği enerjinin yüzde 20 sini yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılıyor. Ve Almanya bir hedef koymuş 250 bilemedin 260 yılında Almanya bu yüzde 100 olacak diyor. Bunun anlamı şu, ben 250 yılında ya da 260 yılında ülkemde tükettiğim enerjinin yüzde 100 ünü yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılayacağım. Nedir bu yenilenebilir enerji kaynakları? Almanya bu yüzde 20 nin 39-79 unu rüzgardan karşılıyor. 14.7 sini HES barajlarından karşılıyor. 15.7 sini güneşten 14. 2 sini de biyogas tesislerinden karşılıyor. Yani Almanya tükettiği enerjinin yüzde 20 si yenilenebilir enerji kaynakları da bu yüzde 20 nin 14.7 si de Almanya da kurulmuş bu 8 bin tesisten ürettiği elektrikle karşıladığını bu grafikte rahatlıkla görmekteyiz.” şeklinde konuştu.
HAYVANSAL ATTIKLAR DA DEĞERLENDİRİLECEK
Hayvansal atıklarında değerlendirileceğini vurgulayan Bozkuş, “Türkiye ye bir göz atacak olursak Türkiye de toplam yüz ölçümün içerisinde tarım alanı 77 bin 945 hektar bunun ekilebilir boyutu ise 26 milyon 423 bin 422 hektar yani, Türkiye deki ekilebilir arazinin yüzde 20 sinde bakın tamamında değil ekilebilir arazinin 5 te birinde enerji bitkisi yetiştirirseniz bu enerji bitkisinden de bu projeleri biyogaz enerji projelerini kurarsanız biz buradan rahatlıkla 211.4 kw enerji elde edebilmekteyiz. Hayvansal attıkları da değerlendirseniz 30.5 kw hayvansal atıklardan toplam enerji 241 kw enerji üretiyorsunuz ki yine burada bir iddia daha var Türkiye de tüketilen bildiğiniz gibi biz doğalgazı hep yurt dışından satın alıyoruz. Türkiye de tüketilen doğalgazın yüzde 80 nini kuracağınız biyogaz tesislerinden karşılayabilirsiniz. Ama biyogaz ile doğalgaz arasında ne fark var? doğalgazın formülü metengazıdır. Biyogaz ise metengazı ve karbondioksittir. Siz biyogazın içindeki metengazını elimine ederseniz, uzaklaştırırsanız o biyogaz size doğalgazı olarak da kalacaktır. Bundan ererji, ısı üretiyorsunuz kısaca bu tabloya bu şemayı da koydum. Mesela orada biyogaz pilent diyor. Yani mısır sirajını getiriyorsunuz o ferman töre koyuyorsunuz. Bu fermantörde 40 gün ya da o civarda bir zaman kalıyor. Oksijensiz bir ortamda o bitki fermente oluyor. Fermente olan bitkinin gazı bitkiden ayrılıyor. Ayrılan gaz kojanero sistemine geliyor. Kojenero sisteminden iki ürün elde ediyorsunuz. Termal enerji yani sıcak su birde elektrik enerjisi o halde iki ürün ha bir de diyoruz ki, biyogaz pilentte fermente edilen bitkinin gazı alındıktan sonra geriye kalan kısmını da organik gübre olarak değerlendirebileceksiniz.” diye konuştu.
SELİM PROJESİNİN HİKAYESİ
Bozkuş, Selim projesinin hikayesini de anlatarak “Şu anda bu büyüklükte Türkiye de bir proje yok. Sadece bazı belediyelerinin çöpten gaz elde etme tesisleri var. ama bu proje enerji bitkisinden. O halde Türkiye de bir ilki biz inşallah Kar-Selim de kuracağız. Bundan sonra bu projelerin kurulduğu ovalarda kurulacak seralarda sadece domates değil, domates bir örnek üründü. Çünkü sera demek bizim oraya gönderdiğimiz ısıyla belli bir hava sıcaklığı oluşturuyorsunuz. Mesela Doğu Anadolu Bölgesinde her bitkinin yetişmeme yegane sebebi şudur, hava sıcaklığının bitkinin istediği sıcaklık değerinde olmamasıdır. Bu seralarda biz 30 dereceyi 40 dereceyi istenirse daha fazlasını da oluşturabileceğiz. Ama her bitkinin istediği bir ısı değeri vardır. Dolayısıyla bu seralarda istediğimiz fidanı istediğimiz domates, salata vb. sebzeleri yetiştirebileceğiz. Çilek dahi yetiştirme şansımız var. Ama bu proje inşallah bir kurulsun ve 2015 in sonunda yönetime geçecektir. 2015-2016 kışında da buraların, seraların sizde Hollanda da çekildiği fotoğrafları çekeceksiziniz. Düşünü burada satılan domates manavda ben 5 liraya görüyorum. Onu toptan satsanız yılda bu projede üretilecek 2,5 milyon kg domatesi 2 ile çarpsanız toptan 2 ile satarsanız eski para 5 trilyon sadece sera domatesten yatırımcının geliri olacaktır. Elektrik bir başka boyutu, organik gübre bir başka boyutu.“ dedi.
4 SENEDİR BU PROJENİN HEYECANINI YAŞIYORDUM
4 senedir bu projenin heyecanını yaşadığını da vurgulayan Bozkuş, “Bu projeyi ben önemsiyorum. Niye önemsiyorum? Çünkü 4 senedir bu projenin heyecanını yaşıyordum. Ama bu proje şu endişeyle hiç kimseyle de paylaşmamaya çalışıyordum. Sebebi de şuydu; çünkü Türkiye de hiçbir şey hayata geçmediği sürece olacağına inanamıyorsunuz. Ama artık lisansını almış şu anda Özel İdare Genel Sekreterliğine inşaat ruhsatını da aldığı gün adam gelecek hatta temel atma törenine zaten geleceksiniz. Beraber gideceğiz göreceksiniz. Ama diyorum ki şu tesisi gördükçe heyecanlanmamak mümkün değil. Bu tesisin aynısı burada kurulacak. Bu heyecanı da Allah izin verirse hep beraber yaşayacağız göreceğiz. Şu domatesleri görünce heyecanlanmamak mümkün değil. Kars ta bu domatesleri ocak ve şubatta yetiştirme şansınız olacaktır. Şu fotoğrafı iyi bir şekilde insanlarımıza duyurun. Bu bir hayal değil ve bir buçuk yıl sonra bu fotoğrafın aynısını Selim ovasında görecekler.” dedi.
Bozkuş ayrıca, “Son günlerde Kars’ımız maalesef hiç de arzu etmediğimiz can sıkıcı bir olaya maruz kalmıştı. Bu olay hepimizi üzdü, aileye baş sağlığı ve sabır diliyorum.” dedi.
TÜRKİYE’NİN İLK BİYOGAZ TESİSİ SELİM İLÇESİNDE KURULUYOR
Türkiye’de İlk kez Kars Selim ilçesinde kurulacak olan Biyogaz tesisinde hammadde olarak organik ve hayvansal atıklar ve muhtelif enerji bitkileri kullanımıyla elektrik ve ısı enerjisi üretilecek.
Kars-Selim ilçe sınırları içerisinde planlanan biyogaz tesisinin kurulum ve elektrik bağlantı detay çalışmaları yapıldı. Yatırımcı şirket Altra Elektrik Üretim A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Sovukpınar başkanlığında geçtiğimiz günlerde toplantı yapılmıştı. Yapılan toplantıya, Projenin gelişmesinde büyük emekleri olan Kars Kafkas Üniversitesinden Prof. Dr. Cevdet Bozkuş, tesisin kurulumunu gerçekleştirecek Alman teknoloji şirketi Schmack Biogas/Viessmann Group Türkiye Koordinatörü Suat Karakuz, aynı sirketin elektrik ve İnşaat mühendisleri Alfons Nirrengarten, Wolfgang Regner, Albert Roidl, Istanbul Ateş Mimarlik şirketinden Sinan Ateş, TEİAŞ’tan Ersen Şimşek, Aras’tan Demirel Öncül katılmıştılar.
15 Nisan 2014 tarihinde de projenin detaylarını kamuoyuyla paylaşmak için Prof. Dr. Cevdet Bozkuş basın toplantısı düzenlemişti. Eğitim Fakültesi Konferans Salonundaki toplantıda konuşan Bozkuş, projenin bölge ekonomisi, istihdamı ve üretim noktasındaki can alıcı noktalarını anlattı. Bu projenin tamamlanmasıyla birlikte benzerinin Akyaka ve Arpaçay bölgesinde de kurulabileceği ardından da bu sayının artabileceğini ifade eden Bozkuş, Kars Barajının tamamlanmasıyla birlikte de bölgenin bu alanda üretim merkezi olacağına dikkat çekmişti.
BOZKUŞ ŞU NOKTALARA DEĞİNDİ
Proje Adı : Kars-Selim Biyogaz Santralı
Yatırımcı ALTRA Elektrik Üretim A.Ş.
Teknoloji firma Schmack Biogas/Viessmann Group Almanya
Yatırım Bedeli 22 000 000 euro
İnşaat ve Devreye Alma Süresi 18 Ay
PROJE YERİ
Proje yeri eski Kars-Sarıkamış Karayolu ile Erzurum-Kars çevre Karayolu- nun ayrım noktasının500 m kuzeyinde olup koordinatları 40º26’59.10”K ve 42º44’41,52”D dır. Rakım 1800 m.
PROJE ÖZELLİKLERİ:
-Bölgenin ikliminin sulamasız tarıma müsait olması ve sulanabilir arazilerin bulunması
-Selim, Arpaçay ve Akyaka gibi verimli toprakları olan ovalarının enerji bitkileri tarımına uygun olması
-Kuzeydoğu Anadolu Türkiye’nin en fazla Hayvancılık yapılan bölgesi olması nedeniyle mısır slajı ve benzeri enerji bitkilerinin çok iyi hayvan yemi olarak kullanılacak olması ve bölgede tarım anlayışının değişmesine katkı sağlaması
-Bölgenin yeterince faydalanılmayan tarım alanlarının ekonomiye kazandırılması
-Tarımda, enerji alanında ve seracılıkda yeni istihdam alanları oluşturacak olması
PROJE SİSTEMİNDEN ELDE EDİLECEK ÜRÜNLER
1. Elektrik: Yıllık üretim 51.000.000 kW ve 20 000 konutun elektrik ihtiyacını karşılayacak.
2. Organik gübre: Yılda 30 000 ton katı organik gübre, 60 000 ton sıvı organik gübre üretilecek.
Yapılan Bilimsel Araştırmalar sonucu tarımda azotlu gübre kullanımındaki aşırı artış sonucunda üretilen besinlerde nitrat ve nitrit artışına neden olduğundan üretilen bu besinleri yiyen kişilerde kansere yakalanma riski artmıştır. Bu yüzden Avrupanın birçok ülkesinde kimyasal gübre yasaklanmıştır.
3. Sıcak su: Yılda 54.000.000 kW ısı elde edilecek.
-Merkezi ısıtmada kullanılabilir.
-Seracılıkta kullanılabilir. Bu projede Kojenerasyon sisteminden çıkan ısı enerjisi, biyogaz tesisi yanında 40 dönüm üzerinde kurulacak Sera sisteminde kullanılacaktır. Öngörülen bu alanda 2,5 Milyon kg/yıl domates üretilecek ve takriben 100 kişi istihdam edilecektir.
SONUÇLARI
1-Selim ovasına yeni bir tarım anlayışı getirecektir. Yıllardır ağırlıklı olarak arpa, buğday yetiştirilen Selim ovasında artık mısır slajı ve enerji bitkileri yetiştirilerek arazinin en verimli bir şekilde kullanımı sağlanacak ve üretici köylülerin gelir düzeyleri artacaktır.
2-Tesisden elde edilen organik gübre Selim ovasındaki tarlalarda kullanımı ürün verimini artıracaktır.
3-Hayvancılık da yeni bir beslenme dönemi başlamış olacaktır. Saman yerine mısır slajı ile beslenecek olan hayvanlarda et ve süt verimi artması ile yine üretici gelirlerini artıracak ve hayvancılığa olan ilgi gittikçe artacaktır.
4-Bu yeni tarım ve hayvancılık anlayışı kırsal kesimden devam eden göçü durduracak, hatta geri dönüşlere vesile olacaktır. Tarımda yeni istihdam alanları oluşturacaktır. Tarım iş makinaları ve traktör sahiplerine ek iş yapma imkanları sağlayacaktır.
5-Elektrik üretilerek ülkenin enerji ihtiyacına katkı sağlanacaktır. Hammaddesi ülkemizden olan ve Çevreyi koruyan yeni bir enerji üretimi gerçekleşmiş olacaktır.
6-Elektrik üretimi sırasında oluşacak ısı enerjisi ile seralar kurularak domates ve benzeri sera bitkileri yetiştirilecek, yörede uzak yerlerden getirilen sera sebzeleri çok yakından karşılanarak daha ucuza vatandaşa sera sebzeleri sağlanmış olacaktır.
7-Tarım, hayvancılık, enerji ve sera faaliyetlerinde dolaylı ve dolaysız olarak çok sayıda vatandaşa iş imkanı sağlanmış olacaktır.
8-Bu proje Arpaçay, Akyaka, Iğdır ovalarında benzeri projelerin yapılmasına vesile olacak, Doğu Anadolu Bölgesi için yeni bir umut kapısı açılmış olacaktır.