Başkan Feyzioğlu Ankara Barosunu göreve davet etti!
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Ankara Barosunu göreve davet ederek, Ankara Barosu soruşturma açmazsa bu kişi hakkında işin TBB’ye geleceğini söyledi.
Ankara’da Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde 27 yaşındaki araştırma görevlisi Ceren Damar Şenel, 2 Ocak 2019 tarihinde üniversite yerleşkesindeki odasında, sınavda kopya çekerken yakaladığı 24 yaşındaki öğrencisi Hasan İsmail Hikmet tarafından tabancayla vurulduktan sonra, 17 yerinden bıçaklanarak öldürülmüştü. Olayın ardından tutuklanan Hikmet’in yargılanması Ankara 33’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam etti.
Dünkü karar duruşmasında, sanık Hasan İsmail Hikmet’in avukatı Vahit Bıçak’ın iddianameye ilişkin savunmasında, “Sanık neler yapabilirdi de yapmadı. Sanık elindeki silahla kantine girip birçok kişinin üzerine boşaltmamıştır, boşaltabilirdi ama yapmadı. Odalarına gidip öğretim görevlilerini de taramamıştır.” dedi. Avukat Bıçak’ın savunması ülkede büyük tepkilere neden oldu.
Bir tepki de Yargı Reformu Paketi içerisinde yer alan “Ceza Muhakemesindeki Seri Muhakeme Usulü” konulu seminere katılmak için Kars’a gelen Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu’ndan geldi.
Seminer öncesi Ceren Damar davasında sanık avukatı Vahit Bıçak’ın savunması ile ilgili gazetecilere açıklama yapan Başkan Feyzioğlu çok özgün olduğunu söyledi.
Ankara Barosunu göreve davet ederek sanık avukatı Vahit Bıçak hakkında soruşturma açmasını talep eden Başkan Feyzioğlu, “Mesleğim adına çok üzgünüm. Bu kişi Ankara Barosunun kayıtlı bir avukatıdır. Vatandaşlarımızın bizim usulümüzü bilmesi lazım. TBB itiraz merciidir, üst makamdır ve soruşturma açma yetkisi baronundur. Ankara Barosunun bu kişi hakkında derhal soruşturma açması gerekir.” dedi.
Başkan Feyzioğlu, hiçbir savunmanın hiçbir iddianın hukukçuluğun, avukatlığın, savcılığın görevlerinin insanların hatırasını rencide edilerek yapılamayacağının altını çizerek, “Bu savunma değil. Bu doğrudan doğruya gencecik bir akademisyenin delilsiz, dayanaksız savunma adına itibarsızlaştırılması ve en ağır şekilde üzerine gidilmesi gerekir diye düşünüyorum. Korunmaya layık bir beyan değildir. Savunma hakkına eğer giriyor olsaydı sert de olsa birilerini rahatsız ediyor da olsa ilk biz karşı çıkardık. Savunma hakkına dokunamazsınız derdik. Ancak katledilmiş bir gencecik bir akademisyen evladımızın arkasından bir takım ruhi sıkıntıları avukat eliyle ruhi sıkıntı dediğim sanığın ruhi sıkıntılarını, sanığın ilizyonlarını ya da uydurmalarını bir avukatın sanki oradaymış gibi sanki görmüş gibi olayı kişiselleştirerek sanki kendisiyle bir bağlantı kurarak dile getirmesini savunma kabul etmiyorum.” ifadesini kullandı.
Sanık avukatının savunmasının dokunulmazlık sınırlarını fersah fersah aştığını kaydeden Başkan Feyzioğlu, “Ankara Barosu soruşturma açmayı Cuma günü yapmamıştır bildiğim kadarıyla Pazartesi günü olağanüstü toplanıp işlem yapması lazım. Bir şekilde eğer Ankara Barosu soruşturma açmazsa bu kişi hakkında iş Türkiye Barolar Birliğine gelecek. Ben bu sözleri söylediğim için artık kurulda yer alamayacağım. Ama bunu bile bile söylüyorum, çünkü içimde tutamam bunu. Avukatlık mesleğinin itibarına son yıllarda meslek içinden verilmiş en ölçüsüz, en izahı olmayan zarardır bu kişinin yaptığı. Dolayısıyla meslek kuralları en ağır ne yaptırım gerektiriyorsa o yapılmalıdır. Çok net söylüyorum size.” şeklinde konuştu.