Bakan Şahin Kars'ta Konuştu
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Ardahan Üniversitesi'nin 2011 – 2012 akademik yılı açılışı ve kampus alanının temel atma törenine katılmak için tarifeli uçakla geldiği Kars'tan, karayolu ile Ardahan'a geçti.
Beraberinde AK Parti Kars Milletvekilleri Ahmet Arslan, Prof. Dr. Yunus Kılıç, CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt ile birlikte Kars’a gelen Bakan Şahin’i Kars Havaalanında; Ardahan Valisi Mustafa Tekmen, Kars Vali vekili Muhammet Lütfü Kotan, Kars Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş, Ardahan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Korkmaz ve AK Partililer karşıladı.
Burada mink öğrenciler tarafından çiçek verilen Bakan Şahin, VİP salonuna geçerek gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı.
İlk olarak Ardahan’a geliş amacıyla ilgili olarak açıklamada bulunan Şahin, “Bildiğiniz biz hükümet olarak dört yıl önce her ile bir üniversite açma karadı almıştık. Bu günde Ardahan Üniversitesi’nin 2011- 2012 akademik yılının açılış törenine katsalcağız. Üniversitenin Ardahan için ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Ardahan da Doğu’daki diğer iller gibi göç veren bir şehirdir ve üniversitemizde 4 Bine öğrenci öğrenim görmektedir. Akademik olarak da değerli öğretim görevlileri görev yapmaktadır. Yoğun işlerimiz arasında Sayın Rektörümüzün davetini geri çevirmeyerek mutlu günlerine katıldık. Kars’a daha önce Sayın Başbakanımızla birlikte gelmiştim. Bu nedenle Kars’ta çok iyi dostlarım var ve Kars’ı çok seviyorum. İnşallah daha sonra Kars’a gelip sosyal politikalar adına yapılması gereken sorunlar üzerinde duracağız. Bildiğiniz gibi yeni bir bakanlık kuruldu. Kimsesiz çocukların veya yaşlıların, yoksulun, yaşam kalitesi ile mücadeleyi de içerisine alan engellilerinde yaşam kalitelerini yükseltecek bir bakanlıktır. Kars içinde bu sorunlar ile ilgili olarak çalışmalar yapıyoruz ve aynı zamanda da 2012 yılında da daha neler yapabiliriz onu planlıyoruz. Umarız bakanlığımın alanları dışında Hükümetimizin ustalık döneminde Kafkaslar ve bu bölge yatım bölgesi olur.” dedi
Bakan Şahin, bir gazetecinin “Türkiye’de kadına ve kadın cinayetlerin önlenmesine yönelik kanun teklifini hükümet tasarısı haline dönüştürmek gibi hükümetinizin bir çalışması oldu. Şu anda bu konudaki durum ne aşamadadır. Ayrıca bu konunda topyekûn mücadele etmek gerektiğine vurgu yapmıştınız. Şu anda çalışmalarınız ne aşamadadır?” sorusuna şu cevabı verdi:
“Bu tasarı ben bakan olduğum zaman verdiğim ilk talimattı. Çünkü ülkemizde kadının yaşam hakkı önem vermemiz gereken bir durumdur. Türkiye’de gazetelerin 3. sayfaları artık manşet oluyorsa bu bir büyük sorundur ve üzerimize büyük bir sorumluluk düşmektedir. Bu nedenle bu sorunun hukuki alt yapısını hazırlamak, hem de koruyucu ve önleyici tedbirleri hayata geçirmek, hukuki alt yapıyı güçlendirmede için bir taslak hazırladık. Konu şiddetle mücadele olunca bu sorunu bütün paydaşlarla paylaşmamız ve onların da görüşlerini almamız gerekiyordu. Bu hafta biz baro başkanlarıyla ve 41 tane kadın sivil toplum kuruluşu temsilcisiyle görüştük. Ayrıca kadın sığınma evlerinin kurultayını yaptık. 150 kişinin katıldığı belediye, STK ve bizim kurum yöneticilerini katıldığı 2 günlük bir toplantı yaptık. Dün de ben Ankara’da aile mahkemesi hâkimleriyle bir araya geldim. Onların tüm bakış açılarına göre taslağımızı tasarı haline dönüştüreceğiz. Allah’ın izniyle de 1 Ekim’de parlamento açıldığı zaman sevk edeceğiz. Amacımız hem koruyucu ve öneyici tedbirler almak, aileyi korumak, kadını, kocası ve çocuklarıyla birlikte güçlü bir aile yapısını, güçlü millet yapısını oluşturacak politikalar oluşturmak. Bir taratanda sorun alanlarını çözecek hukuki altyapılarını oluşturup, ayrıca uygulamalarda bunu takip edecek kademeleri oluşturacağız. Bu sadece benim bakanlığımı ilgilendiren bir sorun değil ayrıca İçişleri, Adalet, Sağlık Bakanlıklarımız ile de ciddi manada koordinasyon ve organizasyon gerektirecek bir durumdur. Yasal altyapıyı bu şekilde güçlendirmesiz gerekiyor. Çok geniş bir alanı kapsayan inşallah yaşamı koruyan, toplumsal huzur ve barışı temel alan önemli bir yapısal değişim olacaktır. Çünkü çok iyi bir mutfak çalışması yaptık.”
“Şiddete uğrayan kadınlara çağrı cihazı verilmesi ve tek tuşla polise ulaşma uygulaması ile ilgili çalışmalar ne durumdadır?” sorusuna ise Bakan Şahin, “Bu çalışmamız da bütün çalışmalarımız arasında sadece bir madde olarak geçiyor. Bu durumun sadece teknik takip boyutudur. Teknik takip kısmıdır. Mahkeme kararıyla eşine şiddet evden uzaklaştırma almasına rağmen mahkeme kararına uymuyorsa yani her polisin başına bir polis koyamayız. Çünkü biz bir polis devleti değiliz. Ama şu anda İspanya, İngiltere ve Avusturya’nın kullandığı bu tip durumlarda teknik takip sistemiyle bu karara uymayanlar sinyalizasyon teknik takibini yapan bir sitemdir. Bu bir buton, elektronik kelepçe olabilir. Bu ilgili bakanlığımız olarak teknik alt yapısını oluşturuyoruz. Bu yalnızca 30 maddelik yasanın sadede bir tanesidir.” cevabını verdi.
Bakan Şahin, kadına şiddet uygulayana ağır ceza ve tasarının detaylarıyla ilgili de, “Zaten bu konunda şiddet yapan kişilere yeni cezalar geldi. TCK’da 2003 yılında töre ve namus cinayetleri araştırma komisyonu başkanlığı yaptım. Hep indirimler vardı. 3- 5 yıl yatıp çıkıyorlardı. Ama şu anda azmettirenlerde dahil olmak üzere nitelikli adam öldürme suçundan ceza alıyor. Cezayı artırmak önemlidir ama önemli olan koruyucu ve önleyici tedbirler almak ve olmasını önleyici tedbirler almak daha önemlidir. Yani yasanın genel mantığında bunlar var.” dedi.
Bakan Şahin daha sonra Ardahan Üniversitesi’nin Akademik Yılı açılış törenleri için karayoluyla Ardahan’a geçti.