Ani’de, Davut Yıldızı (Süleyman Mührü)
İlk yerleşimi binlerce yıl öncesine dayanan 2016 yılında UNESCO Dünya Miras Listesine dahil edilen Ani Ören Yeri tarihi, dini kalıntıları ve kültürel mirasları ile ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor.
Tacettin DURMUŞ
Kars Kültür ve Turizm İl Müdürü Hayrettin Çetin, geçtiğimiz Pazar günü gazetecilerle birlikte Ani Ören Yeri’ndeki kazı çalışmalarını yerinde inceledi.
İl Müdürü Hayrettin Çetin’e, gazeteciler ve araştırmacı Yazar Vedat Akçayöz ile birlikte eşlik eden araştırmacı, yazar, fotoğraf sanatçısı Yıldırım Öztürkkan, dünya mirası Ani’de Kalkolitik, Eski Tunç Çağı, Erken Demir Çağ kültürleri ile Urartu, İskit, Kimmer, Pers, Roma, Arsaklı, Sasani, Emevi Abbasi, Bizans, Bagratlı, Selçuklu, Saltuklu, Moğol, Gürcü, Karakoyunlu, Akkoyunlu, Osmanlı ve Rus kalıntılarının ziyaretçileri büyülediğini söyledi.
Geçmişi 5 ile 6 bin yıl öncesine dayanan Antik Kent Ani’de yine binlerce yılın izini süren Öztürkkan, gazetemize önemli bilgiler verdi. Ani Ören Yeri’nde bulunan 6 köşeli “Davut Yıldızı” veya “Süleyman Mührü” diye bilinen yıldız kabartması hakkında bilgi veren Öztürkkan, bölgedeki tarihi varlıkların bir an önce gün yüzüne çıkartılmasının önemine değindi.
Ani’de arkeolojik kazı çalışmalarının yılda iki ay yerine, 12 aya yayılmasının önemine değinen Öztürkkan, ‘Süleyman Mührü’ olarak bilinen 6 köşeli Davut Yıldızı’na Ani’de birkaç yerde daha rastlandığını söyledi. Öztürkkan gazetemize yaptığı açıklamada, bu yıldızın Ani yerleşkesinde iç kalede, iç kalenin dış surlarında ve Aşot surlarının dibindeki varoşlarda bulunduğunu söyledi. Bu yıldızlı simgeyi Yahudilerin de kullandığına dikkat çeken araştırmacı, yazar fotoğraf sanatçısı Yıldırım Öztürkkan, bu yıldızın burada bir konutun doğu duvarında göze çarptığını, 30 cm çapındaki bu simgenin Bagratlılar döneminde ve Kamsarakanlılar döneminde de sıkça kullanılan bir simge olduğunu söyledi.
KARS, BİNLERCE YILLIK TARİHİ GEÇMİŞE SAHİP
Öte yandan Doğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük ve geniş ovasına sahip olan, Türkiye’nin Kafkaslara ve Orta Asya’ya açılan kapısı konumunda olan Kars, tarihsel süreç içerisinde, eski ticaret yollarının kavşak noktası üzerinde yer alması dolayısıyla her dönem önemini korumuştur. İlk yerleşimin M.Ö. 13 bin yıllarına kadar uzandığı bölgede Kalkolitik, Eski Tunç Çağı, Erken Demir Çağ kültürleri ile Urartu, İskit, Kimmer, Pers, Roma, Arsaklı, Sasani, Emevi Abbasi, Bizans, Bagratlı, Selçuklu, Saltuklu, Moğol, Gürcü, Karakoyunlu, Akkoyunlu, Osmanlı, Rus, Türkiye devletlerinin siyasi hakimiyetleri görülmektedir. Bu kadar kavmin geçtiği bugünkü Kars topraklarında başta Yerli, Kürt, Terekeme (Karakalpak) ve Azeri olmak üzere az sayıda Malakan ve Dukhobor gibi topluluklar da yaşamaktadır.
İl ülkemizin başlıca kış turizm merkezinden birisidir ve yapılacak yatırımlarla bu alanda daha da gelişebilir. Bunun yanı sıra kültür turizmi açısından da tarihin çok eski devirlerine uzanan antik kalıntıları ve ören yerleri ile önde gelen kültür turizmi açısından da Yontma Taş Çağı’ndan itibaren kesintisiz bir yerleşime sahne olan kent önde gelen kültür turizm merkezlerindendir.